Gördüğü görüntüyle kaza yapan çocuk aylarca komada kaldı ve bunun sebebi ise ona çarpan kişinin onunla beraber aylarca komada kalan kişiydi. Rüyalarında gördüğü adamın aşk hayatına gireceğini de bilmiyordu.
mafya × psikolog
ressam
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Cenan...
_
"Bak arif kaç defa anlattım amk sana. Ne diye anlamıyorsun, böyle devam edersen öleceksin. Ya senin yerinde başka biri olsa umrumda olmazdı ama ne diye sana bu kadar ısındım? Bilmiyorum." diye bekir sinirle konuştu.
Arif yatakta ellerini göğsünde birleştirmiş iki mafya adamına trip atıyordu. Adamlara bile bakmıyordu.
"Ya bekir, bunun hoşlanacağı şeyler varsa belki kandırabiliriz." diye fikir sundu salih.
Bekir bir nefes alıp, "amk çocuğun hoşlandığı tek şey şuanlık yemek. Bir yemek için bize trip atıyor. Girdiğimiz duruma bak." diye bıkkınlıkla konuştu.
Arif yüzünü kaldırdı ve adamlara baktı. Bir gündür bir şey yemiyordu arif.
"Şeyy ben resim çizmek istiyorum." dedi arif. Ancak aklı öyle dağılırdı çocuğun.
Salih kapıya çıkıp, arifin resim çizmesi için bir şeyler sipariş etti adama. Sonra gelip bekirin yanında durdu.
Bir şey demeyip sustular arifin açlıktan başı dönüyordu. Zaten bir gün bile yemek yemesi fenalaşıyordu.
"Bekir, salih ben sizi sevdim. Sert yapınız var ama bana yumuşaksınız. Ben sadece o şişme kolluyu sevmedim. Onun yüzünden ben aç kaldım ve derslerim boş yere gidiyor." diye üzgünce konuştu arif.
Bekir, adımlayarak arifin yanına geçip oturdu. Arifin saçını önce karıştırıp daha sonra da öptü. Bu salihi sinir etmiş olacak ki seslice boğazını temizledi. Bekir onu anlamış olacak ki hemen ariften ayrıldı.
"Bak arif bugün uzaktan babanı göreceksin cenan abiyle. Hiçbir yaramazlık olmasın ve cenan abiye, abi de. Anlaştık mı?" diye güzelce konuştu.
"Tamam ona abicik derim." diyip sırtını geriye yasladı. Bu durum bekiri de, salihi de güldürtmüştü.
Bir süre sonra kapı çaldığında içeriye bir adam girdi ve arkasından üç adam elleri dolu bir şekilde gelmişti.
Şöval, tuval, akrilik boya, vernik, sulu boya, fırçallar, resim defteri vs.
Arifin gözleri kocaman açılıp ayağa kalktı yatakta. "Oha bunlar çok güzel. Birde kendi atölyem oldukça dolu diyordum. Bunlar benim tüm atölyenin maasraflarından daha pahalı ya." diyip bekire döndü.
Adamlar eşyaları bırakıp, çıktılar. Bekir boğazını temizleyip konuşmaya başladı. "Sen bizim sözümüzü dinle, bizde senin isteklerini karşılayalım. Olmaz mı?" diyip umutla baktı arife.
Arif kocaman sırıtıp yataktan atladı. Hemen bekirin yanına gelip kolunu tutup ısırdı. "Ahh." diye inledi bekir.
Arif ısırdığı kolu bırakıp salihe yöneldi. Salih bir kaç adım geriye gidip, "kuduz musun oğlum? Hoşt ulan." diyip kollarını arkada birleştirdi.
