Mafia Of My Heart - TK

10

iyi okumalarr...💞

.

Jeon Jungkook
Kafeye gelmiştik. Jin, Sehun ve Soobin Taehyung'la çok iyi anlaşmış, sohbete dalmışlardı. Ama Taehyung benle konuşmuyordu. Bu canımı çok sıkmıştı ve tüm tadım kaçmıştı.

Taehyung, "iki dakika Jungkook'u alıyorum gençler." diyerek bana "gel benimle" diye fısıldamıştı. Masadan kalktık ikimizde.

Tuvalete girmiştik. Taehyung arkadan kapıyı kitledi. üzerime gelerek beni lavabo tezgahıyla arasına aldı, ellerini iki yanıma yerleştirdi ve üzerime eğildi.

"Ne olmuş benim güzelime? suratın neden asık?" diye sordu. Ah, beni farketmişti demek.

"Hayret, onlarla konuşmaktan farketmişsin beni." diye sitemle konuştum. Taehyung'un dudağı kıvrıldı.

"Ah, tüm sorun bu muydu güzelim? sen sevgilim gibi davranma diyince, rahatsız olduğunu düşündüm. O yüzden pek ilgilenmedim senle. Ama eğer ilgilenmemi istiyorsan..." dedi ve dudakları boynumu buldu. Islak, sıcak dudakları tenimle buluşunca içim titredi. "İlgilenirim." Dudakları boynuma çarparken fısıldadı.

"Ben... şey... Ah, çok mu sıcak ya?" mal gibiydim aynı. Taehyung geri çekilip yüzüme baktı. "Bilmem, sıcak mı?" dedi dudaklarıma bakarken. Tanrım, dudaklarımın kuruduğunu hissettim. Islatmak istiyordum ama bunun için doğru zaman değildi. "Hm hm..." diye mırıldandım. Gülümsedi, o gülümseyince içim ısındı.

"Şey mi yapsak o zaman, mm, masaya mı geçsek?" diye sordum utançla. "Bilmem geçsek mi?" Tanrım.. "Şu an bulunduğumuz pozisyonu sevdim ben." bende, bende çok.

"Ama, ama şey yaparlar, beklerler bizi." dedim.

"Ah, Peki o zaman, dönelim masaya. Bizde evde devam ederiz."

.

Masaya geri dönmüştük. Benim aklım hâlâ Taehyung'un bana son dediği şeydeydi. Eve gidince neye devam edecektik? Beni boynumdan öper miydi yine? Yalnız o sıcak dudakları boynuma nasıl da de-

"Jungkook" irkildim. "bir şey mi oldu? daldın gittin." diye sordu Taehyung. "Y-yok, olmadı. uykum geldi de biraz." yalandı. uykum falan gelmemişti.

"O zaman bugünlük bu kadar yeter gençler, başka zaman tekrar buluşursunuz, anlaştık mı?"  Tanrım, resmen uykum geldi dedim diye eve gidiyorduk.  "Tamamdır, mutlaka buluşalım Enişte." dedi Sehun. Gözlerimi sonuna kadar açarak Sehun'a baktım. Mal mıydı bu çocuk? Taehyung rahatsız olabilirdi. Bir şey diyecek mi diye Taehyung'a baktığımda onlara göz kırpıp sandalyesinden kalktı.

"Hadi Jeon, hadi çocuklar, sizi de evinize bırakayım." çok centilmendi. "Siz arabaya geçin, ben hesabı ödeyip geliyorum." dedi ve omzuma küçük bir dokunuş atıp gitti.

Kafe den dışarı çıktığımız anda hepsi birden yolumu kesti. "Jungkook! şaka mısın sen? buldun gül gibi adamı, birde dalıp gidiyorsun, yapışsana dudağına!" diye bağırmıştı Jin.

"Şşt! sessiz ol! ya duyarsa? hem... Sehun, enişte falan noluyor?  ya rahatsız olursa?"  diye kızdım onlara.

Sehun tam konuşacakken, "tamam tamam susun geliyor." dedi Soobin.

"Enişt- ay, Taehyung abi, hoşgeldin, bizde tam Jungkook'un numarasını alacaktık." dedi Jin. Yalan söylemişti. Ama versem fena olmazdı. izin almak için Taehyung'a baktım. Bana bakıp küçük bir baş sallaması yaptı. Bu izin verdi demek oluyordu!

Yerimde ufakça zıplayıp onlardan birine numaramı verdim. Böylece evde Taehyung olmazsa onlarla konuşurdum, canım sıkılmazdı.

"Hadi gidelim." Dedi Taehyung. Hepimiz aynı yerimize oturduk ve Taehyung arabayı sürmeye başladı.