2.2

976 88 86
                                    

Satır aralarında yorum yapmayı unutmayalımmmm, iyi okumalar.

-

Ferdi," Hastalıklı bir adamım ben yani?"

Tutku omuz silkti kuma uzanmışken, dikleşti yerinde, sodadan bir yudum alıp yerine bıraktı tekrar.

Tutku," Plak çalar alacağım kendime."

Ferdi öylece bakıyordu kızıllara, burnu kızarıyordu yavaştan.

Tutku," Gülden Karaböcek ve Dario Moreno'nun plaklarını da alacağım."

Tutku," Eve koyamam ama, o pis eller üzerine değer ise bir anlamı kalmaz."

Hafifçe kendisini izleyen kıvırcıklara döndü, aynı şekilde başını omzuna yatırdı.

Tutku," Bana demiştin ya hani, benimde kalbim odalarda oluşuyor, belki konaklıyorsunuzdur birinde diye, oraya koymak istiyorum."

Ferdi," Kalbime mi?"

Tutku," Kalbim buraya ait dediğin bir yer var mı?"

Ferdi denizin dalgalarında gezdirdi bakışlarını, düşündü bir an boyunca, kızıllar onu izlerken her hangi bir reaksiyon göstermedi, konuştu.

Ferdi," Odanıza koyabilirsiniz, yasaklı kelimelerin kilidinin açıldığı o odaya."

Tutku," Oraya mı ait kalbin?"

Ferdi," Bilmem.. Duygularım oraya ait sanırsam, çünkü sizi tanımadan yani o odaya gelmeden önce pas tutmuştu içimdeki onca his.. Belki de hiç var olmamıştı."

Tutku," Hayır, yaşamda tutku ile yer alabilme yetersizliği hissettin. duyguların vardı, sadece sen hissedemedin."

Ferdi," Tesadüf seni karşıma çıkarmasaydı yine aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka türlü bir hayatın da mevcut olduğunu, benimde bir ruhum bulunduğunu, yaşamaya hazır olduğunu öğrettin."

Ferdi bakışlarını tekrardan kızıllara çevirdi, gözleri birbirini görüyordu şimdi, tamamıyla kızarmıştı burnu artık, dudaklarındaki kiraz rengi ruj olmak istedi bir anlığına.

Bu yaşına kadar mevcudiyetinden bile haberi olmayan bu doktorun vücudu birden bire  onun için nasıl bir ihtiyaç olabilirdi? Fakat hep böyle değil midir? Bir çok şeye ihtiyacımızı ancak onu görüp tanıdıktan sonra keşfetmez miyiz?

Giydiği pantolonun cebinden bir toka çıkardı Tutku, saçlarını topuz şeklinde topladı, beyaz tutamını parmağı ile tuttuğu gibi yüzüne süs yaptı.

Bu soğukta büstiyerinin üzerine giydiği hırka ile çıkmıştı evden, üstelik önü dahi kapalı değildi.

Ferdi üzerine giydiği ceketi çıkarmak üzere hareketlendiğinde Tutku elini Ferdi'nin eline koyarak onu durdurdu.

Tutku," Ceket istemiyorum."

Ferdi," Elin çok soğuk."

Dedi ceketi unutmuş, Tutku'nun elini sararken.

Tutku," Isıt."

Bakışlarını kadının ince ellerinden çekerek gözleri ile buluşturdu gözlerini, Tutku sodayı bir kenara koyarak kıvırcıklara yaklaştı, kolunun altına girdi.

Bittim ben ah.. Düşünmekten.
Yoruldum ah.. Hep sevmekten.

-

Tutku," Efendim İzge?"

Dedi kapıdan kafasını uzatmış kızıllara bakan İzge'ye.

İzge," Size bir paket var."

Tutku," Allah Allah, getir bakalım.."

İzge kısa bir süre gözden kayboldu, odaya geri geldiğinde elinde bir paket vardı, yavaşça adımlayıp Tutku'ya uzattı paketi, sonra aynı şekilde çıktı odadan.

Paketin içindeki her ne ise yumuşaktı, Tutku bir kaç hamlede paketi açtıktan sonra içinden bir manto çıkmasını beklemiyordu.

Krem renk bu kumaşın üzerinde bir kart vardı eline alarak okudu kartın üzerindeki yazıyı. 

"Kendiniz hakkında bu kadar umursamaz olmayın, tabii hala benim sizi ısıtmamı istiyorsanız her zaman buradayım."

Okuduğu nottan sonra dudağına istemsizce bir tebessüm yayıldı, ardından telefonunu eline alarak bir kaç işlem ile Ferdi'ye cevabını verdi.

-

Samandra'nın güvenliği elindeki çiçek ile bahçeye girerken gözler ona döndü, Ferdi yere oturmuş kramponlarını giyerken o çiçeğin kendisine olduğundan habersizdi.

Güvenlik," Ferdi Bey, size."

Ferdi," Bana mı?"

Dedi şaşkınlıkla kendisini gösterirken."

Güvenlik," Evet, size."

Ferdi ayaklandı ve bu buketi aldı güvenlikten.

İrfan," Ferdi? Kardeşim?"

Ferdi," Ya bir dur."

Dedi çiçeğin üzerindeki kartı okumaya çalışırken.

"Teşekkür ederim fakat ısınmak için kumaşa ihtiyaç duymamamı sağlamanı yeğlerim."

Arkadaşları elindeki kartı ve çiçeği almışken o bulunduğu durum nedeni ile bunu umursayamadı, gülümsedi boşluğa doğru.

-

Bölümü nasıl buldunuz?

Biliyorum kısa oldu, çok özür dilerim.

Bir tek ben mi Dzeko'yu beğenemiyorum? 

Gece Seansı' Ferdi Erenay KadıoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin