BÖLÜM 10:SEÇİM

15 2 0
                                    

Snape: Ne yaptın onun ölmemesi gerek.
Bellatrix: Sadece intikamımı aldım.
Snape: Vulnera Sanentur.

Artık hiç bir yerimden kan akmıyordu. Bayılmadan önce duyduğum en son şey "Onu bulurlar birazdan onu burada bırakalım" oldu.

***

Biri beni taşıyordu. Beni bulmuşlardı. Gözlerimi araladım. Babam! Babam beni taşıyordu.

Lily: Baba?
Sirius: Efendim.
Lily: Neden beni taşıyorsun nereye gidiyoruz?
Sirius: Seni bulmak zor oldu ama buldum Hogwarts'a gidiyoruz.
Lily: Kendim yürüyebilirim.
Sirius: Olmaz yürüyemezsin daha yeni uyandın ayrıca yasak ormanda ne işin vardı? Ve neden üstün başın kan içinde?
Lily: Sanane bırak beni! Kendim yürüyebilirim.

Hogwarts'ın girişindeydik. Yukarı çıktık beni sedyeye bıraktı.

Sirius: Al bıraktım seni.

Bir anda Draco içeri daldı. Bana sarıldı.

Lily: Draco yaşıyorsun şükürler olsun iyi misin Draco sana bir şey yapmadılar değil mi?
Draco: Kimden bahsediyorsun ben hep Hogwarts'taydım asıl sen iyi misin?
Lily: Sonra sana olan her şeyi anlatacağım şu an olmaz.

Göz ucuyla babamı gösterdim.

Sirius: Bize de anlatacaksın zaten Dumbledore'u bekliyoruz.
Lily: Nedenmiş o.
Sirius: Anlatmak zorundasın.
Lily: Ben hiç bir şeyin zorunda değilim.

O sırada Profesör Lupin ve Dumbledore geldi.

Lupin: İyi mi?
Sirius: İyi sadece anlatmayacağım diye ısrar ediyor.
Dumbledore: Bayan Black iyi misiniz?
Lily: Sizce?
Dumbledore: Bize, neden ormanda olduğunu sana ne olduğunu anlatmak ister misin?
Lily: Bilmem ister miyim bir soruyum kendime? İstiyor muyum? -Hayır
Sirius: Anlatmazsan zorla anlattırılacak sana.
Lily: Belki sen dışında herkese anlatabilirim nasıl olsa sen beni istemiyorsun.
Sirius: İlk sen beni istemedin beni dinlemedin.
Lily: İsteseydim şu anda ölü olurdun! Ama ben senin ölmemen için uğraştım!

Herkes şaşkınca bakıyordu. Sonra birdenbire Profesör Snape geldi.

Snape: Ben ona anlattıracağım ama önce iyileşmesi gerek diye düşünüyorum.
Dumbledore: Severus haklı herkes çıksın iyileşince konuşur zaten.
Lily: Çok beklersiniz.
Dumbledore: Bir şey mi dediniz Bayan Black duyamadım.
Lily: Yok bir şey.

Herkes çıktı kısa bir süre sonra birisi girdi ışıklar kapalı olduğu için kim olduğunu göremiyordum.

Lily: Kimsin yine bana aynı seçimi suncaksanız cevap vermeyeceğim uzak durun benden!
Snape: Sana bir seçim sunmayacağım.
Lily: Profesör Snape sizin ne işiniz var burada siz Voldemort'a hizmet ediyorsunuz!
Snape: Hayır hizmet etmiyorum senin ölmeni engelledim.
Lily: Ne istiyorsunuz?
Snape: Olan herşeyi Dumbledore'a anlatmanı ama beni gördüğünü babana ya da herhangi birine söyleme Dumbledore zaten biliyor.
Lily: Nedenmiş o zorunda mıyım?
Snape: Kabul etmezsen kendim büyü ile zihninden silebilirim.
Lily: Peki kabul.
Snape: Kabul etmenize sevindim Bayan Black. Ayrıca Draco'ya sorduğunuz bir soruyu ben size yanıtlayım melez prens benim.
Lily: Nasıl?!
Snape: Öyle işte neyse dinlenin derslerinizden geri kalmayın.

Melez prens oydu evet Bellatrix bana onun büyüsünü yaptığında o beni kurtarmıştı çünkü kendi büyüsüydü. Dinlenmem gerekiyordu uykum vardı.

***

Sirius ve Draco karşımda duruyordu. Yanlarında da ateş vardı.

Bir ses: Hangisini ateşe iteceksin Lily?
Lily: Hayır lütfen yapmayın onlara dokunmayın lütfen bırakın beni ben böyle bir şey yapamam.
Yine o ses: Seçim yapmak zorundasın Lily?
Lily: Seçmeyeceğim bırakın beni!

Sarsılıyordum gözümü araladım sadece bir kabustu. Babam karşımdaydı.

Sirius: Kızım iyi misin ne seçimi?

Onun da hiç beklemediği bir şey yaptım ve babama sarıldım.

Lily: Beni bir daha bırakma baba tamam mı?
Sirius: Seni bir daha asla bırakmam ne olduğunu o zaman seni neden bırakmak zorunda olduğumu anlatmamı ister misin?
Lily: Gerek yok sen yaptıysan iyi bir nedeni vardır ama bir daha olmasın lütfen. Sadece senden bir şey isteyeceğim annem o nerede bana onu anlatır mısın?
Sirius: Annen ona çok benziyorsun...
Lily: Peki annem nerede onunla tanışabilir miyim?
Sirius: Maalesef ben de çok istersim onu tekrar görebilmeyi. Harry'nin anne ve babasına ne olduğunu biliyor musun?
Lily: Evet Voldemort onları öldürdü.
Sirius: Voldemort o gece annenni de öldürdü.

Annem yaşamıyordu... Ve ben onu hiç tanıyamamıştım. Çok isterdim onunla tanışabilmek onunla konuşabilmek...

Lily: Birisini daha hatırlıyorum.
Sirius: Kimi?
Lily: Lily Potter Harr'nin annesi.
Sirius:Lily annen ile çok yakın arkadaşlardı kardeş gibilerdi annen sana onun adını verdi.
Lily: Peki James Potter onu tanıyorsun değil mi?
Sirius: Evet James çok iyi biriydi ölmeyi hiç hak etmiyordu.
Lily: Belki de o kadar iyi biri değildir.
Sirius: Anlamadım?
Lily: Yok bir şey.
Sirius: Asıl konumuza gelelim yasak ormanda ne işin vardı ve neler yaşandı orada?
Lily: Yürüyordum etrafta geziniyordum birden karşımda Draco'yu gördüm...

Gözümden bir yaş aktı.

Sirius: Draco mu yaptı sana bunları?
Lily: Hayır, Draco'yu gördüğümde yerde kanlar içinde yatıyordu. Hemen onun yanına koştum ona bir şey olmasına dayanamazdım. Yanına gittiğimde Draco birden kayboldu. Birisi beni ağaca doğru itti o kadın...
Sirius: O kadın kim?
Lily: İsmi neydi Bellatrix'ti sanırım evet Bellatrix'ti.
Sirius: Emin misin doğru duyduğuna?
Lily: Eminim siyah kıvırcık saçlı siyah elbiseli kadın değil mi yoksa onu tanıyor musun?
Sirius: Maalesef tanıyorum Bellatrix benim kuzenim sana o mu yaptı bunları?
Lily: Bana dedi ki...

Ağlıyordum ağlamamam lazımdı.

Lily: Ağlama Lily ağlama sen ağlamazsın.

Olmuyordu kendi kendime konuştuğum için babam bana şaşkınca bakıyordu.

Sirius: Ağlayabilirsin kızım ağlamak kötü bir şey değildir.
Lily: Ama ben asla ağlamam.

Zor da olsa ağlamamı durdurabilmiştim.

Sirius: Evet o sana ne dedi?
Lily: Bana baban mı Draco mu dedi?
Sirius: Ee ne var bunda?
Lily: Onlardan birisi ölücek sen öldüreceksin dedi...

815 kelime🐍💚



MRS BLACKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin