HACKER'MIŞ | Yarı Texting

Best friend

İnstagram: Bedeliasn0

Bu bölümün şarkısı da Demi Lovato-Heart attack

-

Bamya: Kimdi o bahsettiğiniz?

Siz: Ay şaka yaptık dokunma çocuğa.

Siz: Gerçi, çocuk demeye bin şahit ister.

Bamya: O ne alaka?

Siz: Bamya'cığım görmen lazım, masmavi gözleri vardı.

Siz: Kıskandım ah ah.

Bamya: Eminim ki abarttığınız kadar yoktur.

Bamya: Çocuğun kim olduğunu kameralardan bulmamı istemiyorsan anlat.

Siz: Yuh yani.

Siz: Napacaksın çocuğu?

Siz: Benim için elini kana bulamana gerek yok, gerçekten.

Bamya: Sizden uzak durması için e-mail atabilirim.

Bamya: Fakat bu sizin için değil, onun sağlığı için.

Siz: Neyimizi gördün ya?

Siz: Bizden iyi best friendi nerden bulacaksın?

Bamya: Neyi neyi?

Siz: Best friend yakın arkadaş demek Bamya.

Siz: Cahil hacker mi olur?

Siz: Otur, sıfır aldın.

Bamya: Best friend kelimesinin yakın arkadaş olduğunu biliyorum.

Bamya: Bilmediğim şey o kafanın içinde dönenler.

Bamya: İngilizce notun kaç senin?

Bamya: Kağıttaki soruları cevaplarken de "Come Clara hadi." diye mi yazıyorsun?

Siz: Allah kahretmesin sen sınav kağıtlarını görebiliyor musun?

Siz: Ama bunu Deha yazdı, ben Clara küsmesin diye iltifat da ettim.

Bamya: Ne dedin mesela?

Siz: Clara my sugar come.

Siz: Senin ingilizcen yok şimdi, hemen çeviriyorum.

Siz: Clara balım gel, diyor orda.

Bamya: Üniversite sınavını nasıl yapabildin bu zekayla?

Bamya: Hayret ediyorum gerçekten.

Siz: Doktor hanım diyeceksin ulan.

Bamya: Ulan?

Siz: Ay çok gerdin beni öyle diyince.

Siz: Şaka yaptım Deha ulan.

Bamya: Ben nerden düştüm aranıza, delireceğim.

Siz: Ben de seni seviyorum Bamya da.

Siz: Ben olsam öyle demezdim.

Siz: Mesela güzelim, doktorum, eğlenceliyim.

Siz: Daha ne istiyorsun ya?

Bamya: Güzel olmadığını inkar etmedim, çek şu egonu gözümün önünden.

Siz: Ego değil gerçekler.

Siz: Ne yani çirkin miyim Bamya?

Siz: Ağır konuşuyorsun bak.

Bamya: Dışarıdan birisi senin ne kadar güzel, hanım efendi ve elit bir insan olduğunu düşünebilir.

Bamya: O mavi gözüne başladığım çocukta.

Bamya: Ama ben senin keko tavırlarını, evde gezdiğin niloyalı pijamanı, tek amacı eğlenmek olan hallerini bilirim.

Bamya: Ve onların aksine, ben senin böyle olmanı çoktan kabullendim.

Dediğine ağzım açık bakıyordum. Deha bir şeyler izlediği için büyük ihtimalle fark etmemişti ama şu an koltuğa sinebildiğim kadar siniyordum. Yani bizi arkadaşı olarak görmeye başlamış mıydı?

Tanışalı çok olmadı ama ben bile ona bazen alıştığımı hissediyordum. İnsanlarla arkadaş olmak benim için kolaydı, her ortama ayak uydurabilirdim. Tabii bunu yaparken ne sınırlarımdan ne de kendimden ödün verirdim. Bu yüzden bu zamana kadar Deha dışında kimse beni böyle kabul etmemişti. Sürekli değiştirmeye çalışmışlardı.

Bazen Bamya da yaptıklarıma laf ediyordu, bu durumdan rahatsız sanıyordum ama belli ki yanılıyordum.

Ben daha ekrandaki cümlelere izlerken aslında içimde bir yerlerin çok mutlu olduğunu fark ettim. Ben bunları düşünürken gruptan düşen bildirimle gözlerim kısıldı.

Bamya: Ben yazmadan sakın ikiniz de ne özelden ne de buradan yazın.

Bamya: Sakın.

Okuduğuma anlamaz gibi bakarken başım ağır ağır Deha'ya döndü. O da telefonu eline almış, gelen mesaja bakıyordu. Baktığımı anlamış olacak ki o da bana baktı. Aramızda ki saniyelik bakışı bölen şey evin kapısının açılma, sonra da abimin sinirle içeri girmesiydi.

Abim öyle sinirle eve girmişti ki, çıkardığı montu hışımla yere atıp, Deha'yla aramızdaki kumandayı eline alarak haberleri açtı. Annemle babam da arkasından endişeyle girdiğinde başımı "N'oldu?" der gibi salladım. Babam derin nefes aldığında bakışlarımı odanın içinde yankılanan sunucu kadına çevirdim. Sunucu kadının da gergin olduğunu kastığı bedeninden anlamıştım.

"Ünlü hacker'ın yurt dışında batırdığı şirketle beraber bir sinyal tespit edildi. Edilen sinyal Hacker'ın Türkiye'de olduğunu bir kez daha kanıtladı. Cumhur başkanları artık bu durumdan sıkılmış olmalı ki bu kişinin Türkiye'nin bir savaş için bu kişiyi eğittiğini düşünür haldeler. Yapılan açıklamalara göre bir toplantı düzenlenecek, beklemede kalın."

İçimden bu kişinin bizim bamya olmadığına dair dua ediyordum ama sanırım boşa. Abim sinirle solarak kanepeye oturdu.

"O şerefsizi bulmadan nefes yok bana."

Dudaklarımı birbirine bastırıp Deha'ya baktım. O da endişeyle bana bakıyordu.

-