uçurumdaki kanatlar

Bölüm 21

Yusufla bugün birinci ayımızdı. nasıl bu kadar çabuk geçmişti halen anlayamıyordum. neredeyse hergün buluşuyorduk. hafta sonları ablamla ve babamla birşeyler yaptığımız için , hafta içleri her günüm yusufa aitti. derslerin başlamasına 1 hafta kalmıştı ve bu senenin diğer senelere göre daha güzel geçeceğine inanıyordum. sanırım bunda yusuf olan ilişkimin payı çok yüksekti. Üstelik bu sene stajım olucakdı ve hayalimdeki mesleğe bir adım daha yaklaşmış olacaktım. yusuf çokdan güvendiği bir arkadaşının hukuk bürosunda bana staj için yer ayarlamıştı.her ne kadar bunu istemediğimi , kendi çabamla bir yer bulmak istediğimi söylesemde , ısrarlarımın bir zaman sonra boşuna olduğunu anlamıştım.
Bugünde arkadaşının hukuk bürosuna beni tanıştırmaya götürecekdi. aslında o kadar heyecanlıydım ki, bir önceki akşam ablamla dertleştiğimde ister istemez kafasına tekrar yusuf ile ilgili endişeler sokmuştum.
Onunla görüştüğümü biliyordu ama sevgili olduğumu henüz söyleyememiştim.
Görüştüğümüzü bilmek bile ablamı sıkıntıya sokuyordu.
-tatlım inan şu yusuf denilen çocuk ile konuşmamdan hiç memnun değilim, birde sana staj yeri ayarlamış. murat abinde ilgilenebilirdi bu durumla.
- yusufa neden bu kadar önyargılısın abla ,
- çünkü yaşı senden büyük ve hayran hayran bakışlarını farkedemiycek kadar kör değilim.
Ablamın son söylediği cümle beni aniden mutlu etmişti ama ona hissettirmemeye çalıştım,
- böyle bir durumda onun seni üZebileceğini düşünüyorum
- hadi ama abla , onunla ilgili endişelerini artık bir kenara at. Zannettiğin gibi biri değil
- murat abinde sürekli beni rahatlatmaya çalışıyor. yaş farkından dolayı olamıycanı söylüyor ama içim hiç rahat etmiyor.
Evet aramızda yaş farkı olduğu doğruydu ama bunu eskisi kadar dert etmiyordum.
Çünkü aramızdaki bağ güçlendikçe , yaşın hiç bir önemi kalmıyordu.

Sabah babamla kahvaltının ardından staj yerimle ve hukuk bürosunun sahibi yasin beyle tanışmak için çokdan yola çıkmıştım.
Öncesinde yusufla buluşucaktık. beni mahalleden almasını istemediğim için sahile gelmesini söylemiştim.
Sahile geldiğimde yusuf çokdan gelmişti ve arabanın dışında beni bekliyordu,
- günaydın bitanem
Öyle içten ve sıcak söylüyorduki her seferinde , yusufun ağzından çıkan birtanem kelimesini sanki ilk defa duyuyor gibiydim.
- günaydın canım diye karşılık verdiğimde sıkıca ellerimi tuttu.
- seni çok özledim
Aslında daha dün görüşmüştük ,bu kadar kısa zamanda beni özlüyor olması beni hiç şaşırtmamıştı. çünkü bende onu özlemiştim. Hissettiğim yoğun duygular öylesine yabancıydıki bana. belkide aşık olmak böyle birşeydi. kendisi ile anlattığı tüm gerçekler , bana göstermiş olduğu dürüstlük ona daha da güvenmemi sağlamıştı.
Zamanla ona olan tedirginliğimi öyle hızlı yok etmiştiki.

Yola çıkmıştık ve gideceğimiz yer çok yakındı. benim için bu ayrıntı çok daha iyidi. eve yakın olacakdı.

Hukuk bürosunun önüne geldiğimizde ,heyecanla dışarıdan incelemeye başladım. dışardan bu kadar güzel görünen bir yer , kim bilir içerde nasıl bir çalışma ortamına sahipti. yusuf sıkıca elimi tuttuğunda , içimdeki heyecan ve sevinçle gülümsemiştim ona.
Arkadaşının adı mustafaydı. benim için Mustafa bey olacaktı tabi. yusufa nasıl biri olduğu konusunda bir çok soru sorsamda cevap hep aynıydı.
- bitanem endişelencek bir durum yok gerçekten tanıdıkça ne demek istediğimi anlıyacaksın.
Her ne kadar istediğimi söylemesede , verdiği yanıt içimi rahatlatmaya yetmişti.
Mustafa beyin odasından girerken şaşkınlıkla yusufa dönmüştüm. beklediğim yusufun yaşlarında daha genç biriydi . arkadaşı olduğunu söylediğinde gözümde direk böyle biri canlanmıştı. ama tam aksine 50 yaşlarında bir bey duruyordu karşımda. oldukça güleryüzle ve sıcak kanlı bir şekilde elini uzattığında , şaşkınlığımı çokdan üstümden atmıştım. muhabbet ilerledikçe yusufun ne demek istediğini anlamıştım. mustafa beyin iş konusunda ne kadar disiplinli olduğunu kurduğu ilk cümlelerde hemen anlamıştım, ama bir o kadar da sıcak kanlı ve kendini çok iyi ifade eden biriydi. tedirginliğim şimdiden yok olmuştu. Mustafa beyin ve yanında çalışan diğer avukatların tecrübeleri sayesinde çok faydalı bilgilerle buradan ayrılacağımdan emindim.
Dışarı çıktığımızda , sormakda sabırsızlandığım soruyu hızlıca yusufa yönelttim.
- arkadaşım dediğinde senin yaşlarında biri sanmıştım.
Yusuf tebessüm etmişti.
- tanıştığımız gün ismiyle hitap etmemi istemişti .o günden beride ona istediği gibi sesleniyorum. önceleri yaş kompleksi filan olduğunu düşündüm ama hiç ilgisi yokmuş. yaşı her ne kadar 50 olsada inan ruhu benden daha genç
Cümlesinin sonunda bana bakıp gülümsemişti. herzamanki gibi bakışları kalbime işlemişti. öylesine duygu yüklü öylesine sıcak bakıyorduki. bende ona gülümsediğimde başımı sessizce önüme çevirdim. bir anlığına gelecek için yusuf ve ikimiz için endişe ettiğimi farkettim. bana ne kadar zaman böyle sevgi dolu bu kadar güzel bakabilecekti. Ya bir gün hepsi biterse. ya bana böyle bakmaktan vazgeçerse. henüz bana , beni sevdiğini bile söylememişti aslında. Belkide bunları düşünmem bile daha çok erkendi. daha 1. Ayımızdaydık " seni seviyorum" demesi çok uzun zaman alabilirdi. Belkide hiç söylemiyecekdi. düşünceler bir anda bütün vücudumun ürpermesine neden olmuştu.
Duygularımın ve hissettiklerimin öylesine farkındaydımki.
Yusufu kaybetmekten korkuyordum çünkü ona aşık olmuştum ve onu seviyordum
Yusufun bana seslendiğini farkettiğimde yüzündeki garip duraksamayıda görmüştüm.
- neyin var masal ,
- ben iyim , bir şeyim yok diyordum. ama sesim kekeleyerek çıkmıştı , yusufa içimdeki endişeleri anlatamazdım herşey için çok erkendi. ona aşık olmuştum belkide bunun için bile erken di, belkide değildi. duygularım bir çıkmaza doğru ilerlerken yusufa bunları asla anlatamazdım. belkide seni seviyorum cümlesini ilk önce ondan bekliyordum.
Ama öyle birşey vardı ki hissettiğim , tüm bu karmaşanın , endişelerin ve korkuların içinde beni dünyanın en mutlu insanı yapıyordu. Aşk ı tüm vücudumum her bir zerresinde çokdan hissetmeye başlamıştım

Tuttuğu elimi sıkıca sıktığımda , yüzümede kocaman bir tebessüm yerleştirmiştim. bir anlığınada olsa , istemeden, endişelerimi hissetmesine neden olmuştum.bunu unutturmak içinde tüm kalbimle ona gülümsediğimde, alnıma kondurduğu öpücükle kendimi çok iyi hissetmenin ötesinde bu dünyadaki en güvende insan hissetmiştim.

- akşama seni yemeğe götürmek istiyorum masal, evden sorun çıkarmı.
Aniden gelen bu teklif beni mutlu etmişti. ama bizimkilere ne söylemem gerektiğini tam olarak bilemiyordum.
- stajını kutlamamız lazım dediğinde yusufun yüzündeki muzip gülümseme çok ortadaydı. stajın bahane olduğu çok belliydi.
- aslında çok iyi olur, ama bizimkilere yalan söylemek istemiyorum.
- söyleme ozaman bitanem, benimle birlikte yemeğe çıkacağını söyle hatta çok geç kalmıyacağınıda cümlenin sonuna eklemeyi unutma.
Yusufun verdiği cesaretle yalan söylememeye karar verdim zaten uzun zamandır babamdan ve ablamda birşeyler saklamak canımı oldukça fazla sıkıyordu.
- tamam ozaman dedim, seninle kutlama için birşeyler yiyeceğimi söyleyebilirim.
Yusuf parıldayan gözleriyle bana bakıp
- kim bilir belki ikimizi anlatmak konusunda birşeylerin başlangıcı olabilir. Dediğinde ,hızlıca ,kızaran yanaklarımın ,yüzümde hissettirdiği sıcaklığını yok etmeye çalışıyordum.
Kurduğu cümle benim için çok şey ifade ediyordu.
- anlatmamı istiyor musun ? Diye sorduğumda. kurduğu cümlenin öylesine söylenmiş olmaması için içimden hızlıca dua ediyordum.
Yusuf tekrardan alnımı öpüp kulağıma doğru eğildiğinde nefesi sanki bütün hücrelerimi esir alıyormuş gibiydi.
- bunu ne kadar istediğimi bilemezsin.
Kafamı hızlıca çevirdiğimde duyduklarımın başka bir anlam ifade etmiyor olmadından emin olmak istiyordum.
- bunun için sence erken değil mi peki
- hayır masal , seni bu kadar geç bulmuşken, seninle ilgili yapacağım hiç birşey erken değil aksine geç kalınmışlık.
Kurduğu cümle öylesine etkilemiştiki beni, "seni seviyorum "
demesini beklerken çok daha farklı hislerini açıyordu bana. .
İlişkimizi aileme anlatmam demek , ilerde ciddi birşeylerin olabileceği sinyalini vermem demekti. yusuf ailemin onu bilmesini isterken , bu kadar cesur davranırken neden halen beni sevdiğini söylemiyordu.
Sonra aniden olduğu yerde durdu yusuf, hızlıca kafasını bana çevirip.
- ailene söylememeyimi düşünüyorsun masal, onlardan saklamak mı istiyorsun. eğer böyleyse bu bana güvenmediğin anlamına gelir.
-sana güveniyorum yusuf, onlara tabikide anlatıcam. Ben sadece doğru zamanı bulmak istiyorum.
Yusuf un bir eli saçlarımda bir eli yanağımda , gözleri gözlerimde , yoldaki kalabalığa aldırmadan , kalbimin derinliklerine işleyen sesiyle
- seni seviyorum masal , ikimiz için bundan sonra her an doğru zaman.
Bir anda silinivermişti ruhumu sarAn tüm o endişeler ve korkular.
Kalbim öylesine hızlı atıyordu ki yerinden çıkıp yusufun atan kalbinde kendini bulmak istiyor gibiydi.
Kafamı hızlıca sol göğsüne kalbinin tam üstüne yasladığımda , biran bile düşünmeden dökülü verdi kelimeler ağzımdan
- seni seviyorum yusuf