Adın benim kaderim

Şer 29 yaşına.

Bu bölümde Welat Şer'in 22 yaşından 29 yaşına kadar yaşadığı ve yaptığı olayları okuyacaksınız..

Bu bölümleri yazma sebebi mi
buraya açıklıyorum..

Welat Şer kolay bir gençlik yaşamadı. O yüzden çok kolay sinirlenip çokta kolay can yakabilen birine dönüştü.
omzuna aldığı yükleri birazda olsa anlamanız için bu bölümleri yazıyorum.

Bazı okuyucu bir kitle
o kadar önemli bir ağa nasıl 30 yaşına kadar evlenmemiş gibi yorumlar yazmıştı..

Welat ağa başkaları istiyor diye evlenecek birisi değil buna annesi bile dahil...

Üstelik adam aşiret içinde dönen gizli saklı silah ve uyuşturucu kaçakçılığı olaylarına da el atarken birde en önemlisi kardeşi Mirhan'ın Erkek hastalığı (ikdidarsızlık) ile ilgileniyordu..
Kardeşini tedavisi olamayacak bir üreme sorunu hastalığı varken evlilik
düşüncesi hiç aklına gelmedi..

Kardeşi üzülür diye Hasret'e olan aşkını bile hiç dile getirmemiş.. Mirhan onun aşık oldugunu anlayınca zorla aşkından vazgeçme diye destek olmuştur.

Hasretle evlenmeye karar verirken de ilk Mirhandan izin istemiş bir abidir..

Kitabı daha önce den bilenler.
biliyorsunuz ki Welat Şer'in asıl hikayesi 29 yaşında Hasret'i görüp aşık olması ile başlıyor..

Welat Hasret'i ilk kez gördüğünde (çocukken gördüğünü saymazsak) Hasret 18 yaşındaydı iki yıllık üniversite okumak için Diyarbakır a gitti.

onun yaşının küçüklüğü ve eğitimini tamamlaması için Welat Şer Hasret'i iki yıl boyunca uzaktan sevdi.

Uzaktan dediğim tabiki her an nerede ne yaptığı ile ilgilisi bilgi sahibi de oluyordu..
Bu sürede yaşadıkları isimsiz duygularına büyük bir keyifle okuyacağınıza eminim

Welat Şer ve Hasret Şer evlendiklerinde
Welat ağa 31
Hasret 20 yaşındadadır...

Spoi gibi oluyor evet ama ben kitabı silsem de önceden okuyup seven kişiler kitap içindeki çoğu sahneye editler yaptı..

Başlıyoruz..

Kurduğum düzen sorunsuz ilerliyordu..
Her an kimin, nerede, ne yaptığı konusunda düzenli bilgilerini alıyordum.
Bu düzeni kurmam kendimi kanıtlamaktan çok babamın katilini bulma amacını taşıyordu.. herkesden Şüphe duymaya başlamıştım. yüzümüze Gülen o kadar çok insan vardı ki.. bu huyları beni iyice şüpheci birisi haline getirdi.

Evimizde de istediğim o yaşama başlamıştık, Murad derslerini baya ciddiye alarak çalışıyor Mirhan ise çok gönüllü olmasada liseyi bitirmeye gayret ediyordu..
bunda eğer lise diplomasını getirmezsen seni çiftliğin başına geçiririm diye tehdit etmeminde bir etkisi olmuş olabilirdi..

Annem babamın kaybından sonraki o durgun halinden eski otoriter hanım ağa mooduna geri dönmüştü..

Kadın kolları adı altından kurduğu dernekte kız çocuklarının eğitimi, okuma yazma bilmeyen kadınların okuma yazma öğrenmesi .
Meslek edinmek isteyen kadınlar için Dikiş nakış ve bilgisayar kursları vardı.. bunların idaresi ile ilgilenmeye tekrardan başlamıştı..
Hala elinde ki o bastonu ile dolaşıyordu..

Aşirette yerimi sağlamlaştırmıştım..
en korktuğum şeyide yapıp bu uğurda elimi kanada bulaşmıştım.. bazen kendimce bunun için pişman oldum mu diye düşündüğümde hiç bir pişmanlığım da yoktu.
sadece bu pişman olmadığım hissiyattan korkuydum ama..