Gerginliğin en üst seviyede olduğu ortamda, Dilber hanım hiç keyfini bozmadan, kendisine ikram edilen, kahvesini yudumluyordu.
Welat salonun giriş kapısında, öfke ile annesine bakarken..
Hasret, Dilber hanımın son söylediği, sözlerin etkisi ile korkudan ayakta öylece titriyordu.. Agâh ağa ise duyduklarından hiç birşey anlamadığı için, şaşkınca önce Dilber hanıma sonra Welat'a, en sonunda ise kızına bakarak, birisinin anlayamadığı konuyu anlatmasını bekliyordu.Oda da tek ortamın içine dahil olamayan kişi, Agâh Ağa'nın karısı Havaana idi.
Şaşkınlıkla burada ne dönüyor acaba düşüncelerine girdi...Welat annesine attığı sinirli bakışlarını, annesinin önünde ayakta durmuş titreyen Hasret'e çevirdi.. annesi yüzünden sevdiği kız korkudan titriyordu.. sırf bu yüzden bile Welat'ın annesine öfkesi iyice katlandı..
Agâh ağa daha fazla ortamın gerilmesini engellemek için, yavaşça ayağa kalkıp Oo!! Welat ağam hoşgelmişsiniz dedi..
Welat, Agâh Ağa'nın bu hareketine, Ellerini ona uzatarak, Agâh ağayı selamlayıp Hoşbulduk Agâh Ağa diyip yavaşça içeri girdi.. Agâh Ağa'nın ona, buyur ağam geç otur diyişi ilede Annesini yanına hızlıca geçip oturdu... Annesinin yanına oturan Welat, annesinin hiç birşeyi umursamadan kahve yudumlayışına afiyet olsun Dilber Sultan diye ima dolu konuştu... Dilber hanım oğlunun imalı sözlerini de hiç umursamadan, sağol oğlum hoşgeldin diyip Welat'ın sinirlerini iyice zorladı..
Annesinin bu hareketine içinden ya sabır çeken Welat bakışlarını annesinin korkuttuğu, ayakta öylece duran Hasret'e çevirerek, gözlerini yavaşça yumdu. Bu hareketi ile ona korkma demek istedi.. Hasret onun gözleri ile yaptığı işareti anlayıp azda olsa sakinleşmişti...Hasret hala ayakta duruyor iken, bu sefer Agâh ağa Hasret'e, hadi kızın in aşağıya Welat ağaya da bir acı kahve getir diyince, Hasret duyduğu sözler ile derin bir nefes alıp, hızlıca salondan çıktı, aynı hızla mutfağa indi..
yukarda olan bitenlerden haberi olmayan Zeliha, mutfakta öylece duruyordu, Hasret'in hızlıca korkudan benzi atmış bir şekilde, birden mutfağa girişi ile korkup Koşarak onun yanına gitti . Ne oldu kuzum sana ne bu halin diyerek Hasret'in yüzünde ki korku dolu bakışlarını görünce yukarı da kötü birşey olduğunu düşündü..
daha kötü birşey olmamıştı ama her an olabilirdi.
Hasret endişe ile ona bakan Zeliha'ya titreyen sesi ileBu sefer ben kesin bittim Zeliha, Dilber hanım herşeyi duymuş, herşeyi biliyor. Tam babama dün olanları anlatacak iken Allah'tan Welat yetişti...
O gelmeseydi, Şuan babam herşeyi öğrenmiş olacaktı. Ne yapacağım ben şimdi Zeliha...
Babam herşeyi öğrenince benim okul işi kesin kapanır beni asla üniversiteye yollamaz..Kendim için de geçtim artık,
benim yüzümden Welat da zor durumda kalacak.. diyip Zeliha'ya sarılarak ağlamaya başladı...Zeliha Hasret'in söylediklerinden pek birşey anlamasada, onun ağlıyor oluşu içini parçaladı..
Kollarına boynuna dolayıp hıçkırıkla ağlayan Hasret'i sakinleştirmek için Korkma kuzum niye kötü düşünüyorsun öyle,
hadi ne oldu yukarda tane tane bir anlat bana belki bir çare buluruz, ama böyle ağlama sen böyle ağlayınca benim de içim gidiyor.. dedi
Sonra onu biraz sakinleştirmek için Hasret'in yüzünü ellerinin arasına aldı.
Hasret'in döktüğü göz yaşlarını nazikçe sildi..Yukarıda ki salonda ise Welat ağa ve annesi Dilber hanım yan yana otururken, onların tam karşılarında Agâh ağa ve eşi oturuyordu..
Kimseden bir ses çıkmayan ortamda,
Welat ağa arada annesini öfke ile bakarken, Dilber hanım oğlunu hiç umursamadan yine söze girerek,Ee! Agâh ağa seninle Konuşmamız da benim bu deli oğlanın destursuz gelişi ile yarım kaldı dedi.
bu sözleri duyan Welat'ı ise iyice çileden çıkmıştı sanki annesi onu bilerek sinirlendirmeye çalışıyordu ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adın benim kaderim
عاطفيةtek amacı babasının intikamını almak olan bir ağa.. babası tarafından hor görülen bir kız... intikam ve acıdan doğan kara sevda... Adamın dilinden dökülen cümleler kadının kalbini parçaladı.. "Ben sana hep Hasret kalmaya mahkum edildim, ADIN BENİ...