2.

202 25 9
                                    

"Jungwon çabuk aşağı gel."

Babasının sesini duyar duymaz hemen onun söylediklerini yapıp odadan çıktı, ve aşağı indi.

"İş toplantısı için çıkıyorum. Evde dur ve hiçbir yere gitme. Akşam geç saatlerde gelirim. Ben geldiğimde uyanık olma."

Jungwon babasının söylediklerini onaylayıp odasına çıktı. Evde yalnız kalmıştı. Biraz huzur vericiydi ama aynı zamanda korkunçtu.

Odasında ders çalışmaya başladı. Ama istemiyordu çünkü sıkıcıydı. Beş dakika bile olmadan masadan kalkıp yatağına uzandı. Bekliyordu sadece ne olacağını bilmeden. Tekrar uykuya dalmıştı Jungwon. Uyandığında ise babası gelmiş ve başında bekliyordu.

Çocuk gözlerini açar açmaz başında dikilen babasını görünce yerinden sıçrayıp ayağa kalktı. Adam ise Jungwon'a tokat attı. Bunu yapması ile çocuk yere düştü ve neler olduğunu anlamadığı gözlerle babasına bakıyordu.

"Bakma bana öyle. Dün okulda yüzündeki yaraları kapatırken görmüşler seni. Neden kimsenin olmadığı bir yerde yapmıyorsun? Sana zarar verdiğimi düşünüyorlar."

Jungwon durumu anlayıp babasına göz devirip. Cevabını verdi.

"Özür dilerim görmemişim. Bir daha olmaz."

Adam gülerek çocuğa baktı.

"Bir daha olmazmış. Tabii ki de olmayacak. Eğer kulağıma yine öyle şeyler gelirse seni dövmekten bile beter yaparım anlıyor musun?"

"Evet anlıyorum."

Babası Jungwon'u odasına kilitleyip dışarı çıktı. Çocuk ise olayların şoku ile hâla yerde öylece duruyordu. Sırtını yatağına yaslayıp kendi kendine konuşmaya başladı.

"Bunu kim söylemiş olabilir desem biliyorum. Beni okul tuvaletinde Jay görmüştü. Ama babamı nereden tanıyor bunu anlamış değilim. Neyse yarın öğrenirim bir şekilde."

Yalnız başına konuşan çocuk yatağına çıktı ve gözlerini kapadı ama uyumuyordu. Saatler sonra babası odanın kapısını açtı ve Jungwon'u yemek için salona çağırdı.

"Gel hadi yemek hazır."

Babasının konuşmasına duygusuz bir şekilde karşılık verdi ve yemek için salona vardı. Babasının karşısına oturup yemeye başladı önündeki yemeğini.

"Jungwon yarın okula gideceksin değil mi?"

"Evet baba gideceğim."

Adam çocuğa bakıp başını salladı. Jungwon biraz şaşırmıştı, ilk kez onu düşünüyordu ama biliyordu dakikalar sonra yine eski karakterine dönecekti.

Yemeklerini yedikten sonra salona oturduklarındq babası Jungwon'a işi olduğunu söyleyip dışarı çıktı. Alışmıştı bu durumlara ama hâla düşündüğü bir şey vardı. Jay ile babasının bağlantısı nasıl olmuştu?

Üç saat boyunca salonda kitap okuyup derslerini tekrar ettikten sonra kapı açılmıştı. Gelen babasıydı. Kormuştu çünkü sarhoş gibi duruyordu. Ve haklı da çıkmıştı.

"Aptal çocuk neden hâla salondasın? Odanı süs olarak kalması için mi yaptırdım."

Jungwon yerinden kalkıp eşyalarını topladı ve acele ile odasına gitmek için yürüyordu. Ama babası saçından tutup onu kendine doğru çekince elindeki her şey kendi ile birlikte yere düştü.

"Nereye gittiğini sanıyorsun? Seni öylece bırakacağımı mı düşündün yoksa?"

Yerdeki çocuk gözleri dolu bir şekilde babasına bakıyordu.

"Baba lütfen odama gidiyorum. Seni rahatsız etmeyeceğim söz veriyorum."

Adam çocuğa bakıp gülümsedi ve onu yerden kaldırıp kolundan tuttu. Sonrasında ise karnına bir yumruk attı. Jungwon eli ile karnını tutarak yere bırakmıştı kendini. Babası ise tekmeler ile vuruyordu çocuğa. Son olarak Jungwon'un üzerine çıkıp yüzünü yumruklamaya başladı. Dakikalar sonra bu iğrenç zaman nihayet bitmişti. Babası çocuğun üzerinden kalkıp koltuğa oturdu. Sonra Jungwon'a bağırdı.

"Yerden kalk ve odana git."

Gücü olmamasına rağmen kalkmaya çalıştı. Her yeri ağrıyordu. Bir güç bulup ayağa kalktı ve yerdeki eşyalarını toparlayıp odasına gitti. Elindekileri bir kenara fırlattıktan sonra kendini yatağına attı. Ertesi gün okulu vardı ve şimdiden ne yapacağını düşünmeye başladı.

Fear ~JaywonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin