Deniz mi haklı Gece mi diye düşünürken ikisinden de uzakta bir haftayı devirmiştim. Gece'yi ben uzaklaştırsam da Deniz bir süredir fazlasıyla meşguldü benim için. Ne zaman onunla konuşmaya çalışsam ya işi oluyordu ya çişi geliyordu, okul çıkışlarında ise saniyesinde yok oluyordu yanımdan. Bu bir haftayı kafamdaki soru işaretleri ve belirsizliklerle geçirdikten sonra sonunda o cuma gelmişti. Karneler dağıtılacak, 15 gün boyunca herkesten uzak kafamı dinleyecektim. Her ne kadar annem onunla beraber memlekete gitmem için kafa ütülese de onu tek başıma kalabileceğime ikna edebilmiş ve sonsuz özgürlüğümün tadını çıkarmaya hak kazanmıştım. Gözümü duvardaki ÖSYM saatinden bir an olsun ayırmıyordum. Amacım zil çaldığı anda yanımdaki kızı tutup adamakıllı konuşmaktı. Ne zaman bunu yapmaya çalışsam ellerimden kaçıp gittiği için bu sefer daha temkinliydim, öyle ki ayağına bile basmıştım bir yere kaçamaması için"N'apıyorsun Buse?"
"Konuşmamız gerek"
"İşim var"
"Biraz rötar yapıversin işin, konuşmamız gerek diyorum"
"Çıkışta beni bekle, bir yere yetişmem gerek döndüğümde konuşuruz"
Söylediği şeyle ayağını ezdiğim ayağımı kaldırmış ve çalan zille yeniden avuçlarım içinden kaçışını izlemiştim. Biliyordum ki dönmeyecekti... Hep bunu yapıyordu...
Çantamı toparlayıp karneyi kolumun altına sıkıştırmışken dolu gözlerim ve yavaş adımlarımla okulun girişine doğru yürüyordum. Aklımda onunla bugün konuşup her şeye bir açıklık kazandırmak ve tüm tatili tasasız mutlu bir şekilde o ve arkadaşlarımla geçirmek varken bu şansı yine kaybetmiştim. Hatta belki ona gerçekleri kendim söyler ve bir beklenti içinde bulunmadığımı dile getirip şu an olduğumuz gibi devam etmek isteyebilirdim... Bu Gece'nin söylediği ve gerçekliğinden emin olmadığım şeylerden sonra pekte mümkün değil gibiydi. Demir kapının girişinde boynum bükük yürümeye devam ediyorken ismimi duymamla başımı kaldırmış sesin geldiği yöne çevirmiştim kafamı.
"Hop Yıkık Buse"
Tanıdık ses yüzümü güldürürken motorcu kızın yanına varmış ve kaskını çıkarmasını beklemeye koyulmuştum. Kaskı motorun direksiyonuna koyup kolunu kaska yaslamış ve tek eliyle saçlarımı karıştırmıştı. Bir yandan saçlarımı düzeltip diğer yandan ona gülümsüyorken uzun zamandır görmediğim bu kızı ne kadar özlediğimi fark etmiştim
"Ee ne var ne yok görüşmeyeli? Gece peşini bıraktı değil mi?"
"Hm, son görüşmemizden sonra ne oldu.. Iı.. Sanırım ben Gece'yi öpmüş olabilirim"
Beklemediği itirafla elini kolunu nereye koyacağını şaşırım motorla beraber neredeyse yeri boylayacak olan Selen'e karşı gülmeden edememiştim
"Lan gülmesene, ben kızdan uzak dur diyorum sen gidip kızı öpüyorsun!"
"Ama inan düşündüğün gibi değil"
"LAN DÜŞÜNDÜĞÜM GİBİ OLSA NE DEĞİŞECEK, BİR DE KUCAĞINA ÇIKSAYDIN"
"Iı..."
"BUSE SAKIN!"
"Tamam tamam şaka yapıyorum, sadece borcumu ödemek için öpmemi istedi ve ben de öptüm. O kadar"
"Bir de çok normal bir şeymiş gibi o kadar demen yok mu..."
Bir elimi ağzıma dayayıp diğer elimle gülmekten ağrıyan karnımı tutuyorken tüm gücümü kahkahalarıma harcadığım için eğilme ihtiyacı duymuştum. Bir yandan gülmeye devam ediyorken karnımdaki elim arada Selen'in vücudunu tokatlıyor ve sonrasında yeniden karnıma yerleşiyordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
If I Really Love u | gxg |
Подростковая литератураDemek ki seninle muhattap olmak, o iğrenç sesini duymak, aptal şakalarına maruz kalmak istemiyorum? Uzak dursana benden? Madem senden kaçtığımı anladın siktir olup gitsene! Hayır Gece, gitme Burası soğuk..