"YAĞIZIN ANLATIŞIYLA "
Kapıda arabanın önünde Selini bekliyordum. Yaklaşık yarım saat olmuştu. Etrafa bakındım çok hoş bir mahalleydi , en sonunda dayanamadım ve Selini aradım Bi kaç saniye sonra açtı.
"Efendim Yağız" Selin'in sesi insana huzur veriyordu. Bu sesi dinlemek için dünyalarımı verirdim.
"Seni bekliyorum" hemen cevap verdi.
"2 dakikaya geliyorum" kuru bir sesle
"Tamam" dedim ve anında kapattı.
Yaklaşık beş dakika sonra kapı sesi duydum. Kafamı çevirdiğimde gözlerim kamaşmıştı Selin küçük adımlarla yanıma geldi, nutkum tutulmuştu, gözlerini benden kaçırıyordu. Utanmıştı, dahada utandırmak istiyordum çünkü utanırken daha tatlı oluyordu.
"Çok güzelsin" hafif güldü, gamzeleri belirginleşmişti, gözlerini kaçırıyordu, "Tamam, tamam bir şey demedim utanma" hafif eliyle koluma vurdu daha fazla burda beklemeden arabanın kapısını açtım hafif gülümsedi. Koltuğa oturduğunda kapıyı kapattım. Bende arabaya bindiğimde yüzümde aptal bir gülümseme vardı. İlk defa bu kadar güldüğümü hatırlıyordum. Arabayı çalıştırdım ve gaza bastım,
"Nasılsın" gözlerimi çevirdim bana bakıyordu ve gülüyordu. "Çok iyiyim sen" bir Seline bakıyordum bir yola
"Bende iyiyim" yol boyu birbirimize bakıp gülümsedik. Yaklaşık on on beş dakika sonra vardığımızda arabayı park ettim. Selin büyük bir endişeyle bana döndüğünde "Geldik mi?" başımı salladım aynanda arabadan indiğimizde etrafa bakıyordu, kapının önünde hikmet amca bizi bekliyordu yine her zamanki gibi takım elbisesini giymişti, hikmet amca kel olduğu için kafasında asla şapkayı çıkarmazdı, Hikmet amcaya yaklaştığımızda elini uzattı, bende elimi uzattım birbirimizin elini sıktığımızda bana kaş göz haraketi yapıyordu, ben hala gülümsüyordum. Elini çektiğinde bu sefer Seline elini uzattı.
Selin'e döndüğümde Hikmet Amcan'nın eline bakıyordu.
"Ben Hikmet" Selin gülümsedi ve elini sıktı. "Ben Selin" Hikmet Amca elini geri çekti ve içeriğe geçmemiz için işaret verdi. İçeriğe girdiğimizde Seline baktım. Şaşırmış görünüyordu. Misafir Mutfağına girdiğimizde herkes sofraya oturmuş muhabbet ediyordu. Bizi gördüklerinde başlarını salladılar Karşılık verdim ve sofraya oturduk
Cerenin babasıyla bakışıyorduk. Beni hiç sevmiyordu nedenini bilmiyordum kapıdan ses duyduğumda babam gelmişti, her zamanki gibi yüzünde ki o gülümseme hiç silinmiyordu. Sofraya oturduğunda Seline baktı
Sonra gözleri bana döndü, boğazını temizledi "Merhaba kızım" ilk defa bu kadar kibar konuşuyordu. Cerenle hiç böyle konuşmuyordu, sanki tanıyormuş gibiydi Selin'in Babamın korkunç gözlerinden korkmasın diye sofranın altından elini tuttum. Elleri Buz gibiydi Seline dönmedim bile çatık kaşlarımla Babama bakıyordum. "Merhaba" sesinde titreme vardı. Neden korkuyordu anlamıyordum. Seline dönemiyorum nedeni ise Babamın bir planı var mı, yok mu onu anlamaya çalışıyordum. Gözlerini dikmişti. "Adın ne?" Selin'in elini daha sıkı tuttum. "Selin" hala sesi titriyordu, hiç ummadığım şekilde "Sizin adınız ne?" Başımı Seline çevirdiğim'de bana bakmıyordu, Babama bakıyordu, Başımı tekrar çevirdiğimde Babam gülümsüyordu, Neden güldüğünü anlamıyordum "Ziya" dediğinde yüzündeki gülümseme büyüdü. Yemeğe başladığımızda Bakışlarım Cerene döndü, rahatsız edici bakışlarıyla Selin'e bakıyordu, Selin'e döndüğümde oda Ceren'e bakıyordu. Nedense gülesim gelmişti
Yemekleri yedikten sonra oturma odasına yürüdük Selin hemen arkamdaydı, koluma birisi dokunduğunda arkama döndüm. Selin'di "Yağız benim gitmem gerek" daha yeni gelmişti kaşlarımı çattım.
"Neden" Telefonu çaldı ve Telefonunu sessize aldı. "Annemden habersiz geldim. Ve sanırsam anladı dışarıda olduğumu" boğazımı temizledim etrafa bakındım akşam olmuştu tek gidemezdi "Bırakıyım mı seni" dediğimde bir el sırtıma dokundu omzumun üstünden baktığımda Ceren'di, Masum gözlerle bakıyordu bişey olmuştu.
"YAĞIZ hadi içeride seni bekliyoruz.
Babamın seninle konuşucaklarım var çok önemli" önemli kelimesini bastırarak söylemişti kendimi cerenden kurtarıp Selin'e döndüm. Çatık kaşlara Ceren'e bakıyordu,gözleri bana döndü ve içten bir şekilde gülümsedi. Ceren hala yanımızdaydı dayanamadım.
"Tamam Ceren sen git ben geliyorum" dediğimde itiraz etmeden başını salladı ve gitti Selin'e geri baktım. "Ben kendim giderim Yağız" dedi. Ama tek yollayamazdım, başına bişey gelebilirdi telefonumu elime aldım .Selin'in yanından biraz uzaklaştım ve Ahmet abiyi aradım.
Hemen açtı "Efendim Yağız" camdan dışarıya baktım. "Ahmet abi buraya gelirmisin birisini bir yere kadar bırakıcaksın" dediğimde ehiç itiraz etmeden kabul etti. Telefonu kapatıp Selin'in yanına yürüdüm. 5 Dakika sonra Ahmet Abi yanımıza geldiğinde Selin çatık kaşlarla bana bakıyordu. "Selin, Ahmet Abi seni bırakıcak" Başını sağ - sola salladı.
"Gerek yok ben giderim." Selin'e biraz daha yaklaştım ve kolunu sıvazladım, gözleri elime baktı. "Selin, gece gece seni eve yalnız yollayamam" Başını salladı tam o an Babm yanımıza geldi. Gözlerim direkt Babam'a döndü çatık kaşlarla baktım yine gülüyordu."Gidiyormusun?" gözlerimi ayırmadım, bir planı vardı. Ama konu Selinle ilgisi yoktu, bana yeni görev vereceği için gülüyordu çok belliydi, Selin başını salladı, "Daha yeni gelmiştin"kaşlarım daha çok çatıldı, Normalde giden bir misafirin yüzüne bile bakmaz, hiç utanmadan" Sonunda gidiyormusunuz " derdi ama neden şimdi Selin'e" Daha yeni gelmiştin" demişti anlamıyordum. "Gitmem gerekiyor, herşey için teşekkür ederim" Başını salladı ve içeriğe girdi Selin'e döndüm bana bakıyordu, göz kırptı ve bişey demeden gitti. Arkasından bakakalmıştım, derin nefes verip içeriğe girdiğimde herkes oturmuş , konuşuyordu önemli bir konuydu yüzlerin'den belliydi. Ceren oturmuş bacak bacak üstüne atmış pür dikkat dinliyordu babamın sesiyle irkildim. "Yağız" Babama döndüğümde yüzündeki gülümseme silinmişti. "Efendim"
Dediğimde ellerini birleştirdi " Kızı beyendim" şaşırmış gözlerle baktım, Ceren yerinde kıpırdandı, ilk defa bir kızı beyenmişti, "Daha yakın tanımak isterim" Başımı salladım.
Ceren'e döndüğümde sinirle Babama bakıyordu, Babamın umurunda değil'di "Her neyse , Yağız sana çok önemli görev vereceğim" Evet biliyordum , koltuklardan birine oturdum ve arkama yaslandım. "Ne görevi" dediğimde Babamın bakışları Ceren'e döndü "Ama bir tek sana değil" yaslandığım yerden sırtımı çektim. " Babaannen sizi beraber sanıyor" Daha'da öne eğildim. "Evet" dediğimde bakışlarım Cerene döndü oda benim gibi pür dikkatle Babamı izliyordu.
" Şöyle bir plan kurduk yarın Ceren'i gezmeye götür bizde birkaç fotoğrafçı tutacağız siz hiç bilmiyormuş gibi mutlu mutlu geziceksiniz ve fotoğrafçılar'da sizi çekicek" Gözlerimi dikmiştim Cerene döndüğümde gülüyordu, kabul edemezdim, Selin bizi görebilirdi boğazımı temizledim. "Kabul etmiyorum" Babamın bakışları bana döndü "Niye" dediğinde sesinde ciddilik vardı. "Fark ettin mi bilmiyorum ama Selinle beraberim ya bizi beraber görürse" net cevap verdi "Görsün" güldüm hatta kahkaha attım.hiç kimse birşey demiyordu sadece bana bakıyordu.
Parmağımı Salladım. "Her şeyi kabul ederim ama bunu kabul etmem" Ceren yerimden kalktı ve bana baktı.
"YAĞIZ! Sakin ol sadece bir kaç mağazaya gircez bu kadar neden bu kadar abartıyorsun" Bi kaç saniye baktım ve göz devirdim, Selin'e bunu yapamazdım. Babam boğazını temizledi. "Babaannen sizi ayrıldığınızı düşünse ne kadar üzülür biliyorsun değil mi? Seni seviyor ve sen Babaanneni kırıcak sın öyle mi" sinirle etrafa küfür savurdum " SİKEYİM BÖYLE İŞİ!" dediğimde Babam güldü. Ceren bana dokunduğunda geri çekildim eli havada kaldı. "Yağız lütfen sadece birkaç fotoğraf neden bu kadar abartıyorsun, lütfen Yağız" Ceren'e baktığımda yalvarırcasına bakıyordu, "İstersen Selin'e haber"
"Selin'in haberi olmayacak" lafını kestim. "Selin'in hiç gitmediği yere gideceğiz sadece bir kaç fotoğraf"
Başını salladı,Babam hala gülüyordu. Daha fazla birşey demeden salondan ayrıldım. Odama girdiğimde sinirle kapıyı kapattım üstümü çıkarttım ve sadece altımda baksır kalmıştı öyle yatağa girdim ve uyumak için gözlerimi kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Karanlık Yüzü
RomanceBabası tarafından görev alan Yağız, istemeyerek bir adamı öldürmesi istenir, bir kıza aşık olur ama bilmiyorki öldürdüğü adamın kızıdır bu gizli görev para için miydi yoksa aşk mı?