STUCK WITH U • TAEKOOK ✓

Final

Haiii ben geldiim!

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Son kez iyi okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

"Tut elini Jungkook! Babamın elinden tut!" diye haykırdı. Tek elim tamamen tutunduğum yerden kayınca kayalıklarla dolu uçuruma düşersem paramparça olacağım düşüncesiyle babasının elinden tuttum.

Taehyung'un babası beni yukarıya çekerek düşmeden kurtardığında, Taehyung kalbini tutarak rahatlamış bir şekilde nefes aldı. 

Oswald, Taehyung'un babasına gözlerini dikerek, "Bakın burada kimleri görüyorum, dirilmem için bana yardımcı olan sağ kolumda buradaymış." dedi alaycı bir sesle.

"Hazır elindeyken gücünü çekmeye başlasan iyi edersin." diye devam ettiğinde Taehyung bulunduğu yere mıhlanmış gibi bize yönelmek istese de kıpırdayamadı. "Baba bunu yapamazsın!" Taehyung'un sesi kulaklarımda uğuldadı.

"Yardım etmek için burada değilsen defol git!" diye bağırdı Namjoon bu kez. Babasını burada gördüğü için şaşırmış görünüyordu.

Babası yanımda dikilirken, bakışları Namjoon ve Taehyung arasında gidip geldi. "Sabaha kadar keyfini mi bekleyeceğim? Yap şunu, yapmıyorsan da ben yaparım!" diye bağırdı Oswald.

"Baba!" Taehyung avuçlarından ateş çıkartsa da bir fanusun içine hapsedilmiş gibi hareket edemedi. Ateşleri avuçlarında büyütse bile Oswald'a yollamaya çalışsa bile işe yaramadı. Ateşler avuçlarından çıktığı anda sönüyordu. Her ne yapıyorsa güçlerini kullanmasına ve hareket etmesine mani oluyordu.

Sadece Taehyung değil, tüm Charmin Force'lular aynı durumdaydı. Ben hariç.

Babası beni kurtarmış olsa da daha fazla yanında durmak yerine Taehyung'un yanına koştum ve kendi güçlerimi kullanarak onu sıkışıp kaldığı görünmez tuzaktan kurtarmak için güçlerime odaklandım.

"Diriltme gücün dışında hiçbir numaran yok Jungkook. Ve bu güç sana göre değil." Oswald'ın dalgacı sesi öfkemi daha çok tetikledi. Burnumdan derin nefes çektim ve sadece öfkeme odaklandım. Tıpkı gücün bana ilk geçtiği zaman yaptığım gibi...

Damarlarımdan akan melek kanına ve beni diri tutan öfkeme kendimi tamamen verecek şekilde odaklandım.

Vücudumu sarsan, içimde bastıramadığım o güç şiddetlenirken arkamda metrelerce ötemde dikilen Oswald'a doğru döndüm. 

Ellerimi havaya kaldırarak, "Geber seni pislik!" diye haykırırken gittikçe hiddetleşen gücümü doğruca ona akın edercesine saldım.

Bir hortum gibi etrafını sarmalayarak havaya kalkmasını sağladı. Siyah-beyaz ışıklı bir hortum döne döne Oswald'ı içine almış ve sımsıkı sarmalamıştı.

Oswald yaşlı ağaçlarla aynı hizaya gelecek şekilde ayakları yerden kesilince ellerini hareket ettiremediği için ayaklarını sallamaya başladı. 

Ellerimi havada tutmaya devam ederken, içimde harlandıkça harlanıp fitillenen gücüm ile onu iyice tutsak hale getirdim. Avuçlarımı sıktığım anda, onu içine alan hortum daha da daraldı ve sarmaşık misali etrafına dolandı. 

Taehyung'un babası, o esnada Taehyung dahil diğerlerini özgür bırakacak şekilde sıkışıp kaldıkları noktadan ayırdı.

Taehyung yanıma gelip tıpkı benim gibi ellerini havaya kaldırdı ve avuçlarından çıkarttığı alaz alaz yanan alev parçalarıyla havada sabit tutmaya devam ettiğim Oswald'ı cayır cayır yakmaya başladı.

Bağırarak debelenip ateşin içinden çıkmaya çalıştıkça yumruklarımı daha çok sıkıp etrafını sarmalayan güçten kurtulmasına izin vermedim.