Kapıyı açıp içeriye girdiğimizde Ferhat'ı odasına yolladım hemen. Lavaboya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra odasının kapısını tıklattım.
"Gel Leyla." Üzerini değiştirmiş kıyafetlerini kaldırıyordu.
"Nasıl hissediyorsun? Ateşin var mı?" Yanına gidip elimi alnına koyduğumda ateşinin olmadığını anladım.
"Fena değil."
"Ihlamur yapayım mı sana?"
"İçerim." Gülümseyip başımı salladım ve mutfağa geçtim hemen. Kısa bir süre içerisinde hazırladığım ıhlamurla mutfaktan çıktım. Odasına gittiğimde göremeyince oturma odasına doğru adımladım. "Buğra'yla konuşma işini erteleyebilir misin?"
"Niye?" Elimdeki kupayı ona uzatırken yanına oturdum.
"Konuşalım biraz istiyorum." Elimle bir dakika işareti yapıp telefonu cebimden çıkardım.
"Konuşayım bakalım." Telefonu kulağıma yasladığımda birkaç saniye sonra aramam yanıtlandı.
"Buyrun Leyla Hanım."
"Olmayan ciddiyetin eğreti duruyor canım," Yapmacık bir şekilde gülümsedim. "Ayrıca resmi olması gereken benim, sen beni unuttun."
"Kafa karışıklığı gerçekleştirip mevzuyu kaynatmaya çalıştım ama başaramadım galiba. Sipariş vermek için mi aradın?"
"Yok ya, bu akşam da ben seni eksem olur mu diye soracaktım."
"Uykun olduğu için falansa kabul etmem."
"Yok, uykudan değil."
"Merak ettim o zaman, hayırdır kızım? Sen beni ekmezsin normal şartlarda."
"Şartlar normal değil demek ki Buğra."
"Detay alayım canım. Niye ekildiğimi bilmek benim hakkım." Sol elimi kaldırıp yüzümün yarısını kapatırken sırıtmamı durdurmaya çalışıyordum.
"Ferhat'la oturuyoruz da, bir şeyler konuşmamız gerekiyor."
"Ne gibi şeyler?" İmalı sorusuyla gülerek dudağımı ısırdım.
"Sana ne? Ben her şeyi soruyor muyum?"
"Sor." Umursamaz bir tavır takındığında göz devirdim.
"Git manitanla plan yap oğlum, sal bu akşam beni."
"Saldım bu akşam seni ama yarın ifadeni alacağım."
"He he, kesin öyle olur." Herhangi bir vedalaşmaya gerek duymadan telefonu kapattım ve kenara koydum.
"Haydi anlat bakalım." Kaşlarımı çattım.
"Neyi anlatıyorum tam olarak?"
"Bu yalnız takılma durumunu." İlgili bakışlarla beni izlemeye başladığında gözlerimi kaçırdım.
"Yalnız değilim."
"Leyla böyle değildin.. Ne oldu, ne bitti bilmiyorum ama böyle değildin. Aktiftin hayatında, arkadaşların vardı bir sürü." Sessiz kaldığımda derin bir nefes aldı. "Kırmak, üzmek için söylemiyorum. Merak ediyorum yalnızca." Dizlerimi kendime çekip kollarımı etrafına sardım.
"Bilmiyorum.. Buğra'yı istisna olarak görürsek; kıymet verdiğim kadar kıymet görmediğim için belki, kullanıldığım için olabilir. Sağlıklı arkadaşlığım yoktu ki benim hiç. Okul değiştiğinde iletişim kesildi hep, ben ulaşmaya çalışsam da olmadı. Kopup gittik her seferinde."
"Su sızmıyordu ama aranızda."
"Bazı şeyler olmuyor galiba Ferhat ya, ne kadar seversen sev bir şeyler olmuyor. Bilmiyorum, belki ben çok abartıyorumdur. Belki de önemsenecek şeyler değildir ama.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NASA YANİ!
Teen FictionSpontane, anlık can sıkıntısından yazılmış eğelence amaçlı bir kitaptır. Bilginize.. *** Yine bir telefon numarası sallama vakası ama bu başka türden : ) *** 0536*******: Ben de atanamayınca zengin koca arayışına çıkmıştım.. İngilizceci misin? 0536...