Bu kadın ... Janny değil Marry'di ! İyi de o neden gelmişti ki buraya . Ya da bana niye söylememişti geleceğini . Bu soruları bir yana bırakıp acı içinde kıvrılan Marry'nin yanına gittim . Onu teselli etmeye çalışıyordum . Ama nafile . Ölmesi ne sadece bir kaç dakika kalmıştı ne diyecektim bilmiyordum. Korkuyordum . Ellerimin arasında ölmesinden korkuyordum . Janny'ye ne diyecektim ? Nasıl anlatacaktım ?
" Öyle bakacağına yardım etsene aptal ! "" Yapabileceğimiz hiç bir şey yok ! Marry' i o dikenlerden çıkarsakta kan kaybından ölecek! "
Bilmiyordum ne yapacağımı nereye gideceğimi bilmiyordum . Çaresizdim . Bu lanet evi nerden bulmuştum ki . Belki de bu evi satın almasam bunların hiç biri olmayacaktı . Kimse ölmeyecekti . Ama her şey için artık çok geçti . Belki ve keşkelerden hiç bir şey olmazdı .
Marry 'nin vücudu saniyeler geçtikçe direncini kaybediyordu . Artık yapacağım hiç bir şey kalmamıştı . Kanın kokusu her yeri sarmıştı . Ama bu kokuyu alan sadece biz değildik ! O faremsi yaratıklarda buradaydı !! Marry' yi yemeye gelmişlerdi .
"Christian çabuk çantanın aç !
"
"Şuan da canımızı kurtaramız gerek farkında mısın !! "
" Aç şu çantanı "
Çantamı açtığım da fişek vardı fitili ateşleyip ilerli fırlattım. İşe yaramıştı o şeyler gitmişti. Ama ne yazık ki Marry artık yaşamıyordu . Bunun verdiği acıyla yerime çivilenmiştim . Ağlayamıyordum. Ama Marry'nin o halini beynime kazımıştım .bir süre daha Marry'nin yanında kalmak istesem de gitmek zorundaydım . Her an fişek yanmasını bitirebilir , o canlılar geri gelebilirdi . .Büyük adımlarla halata doğru ilerledim ve yukarıya tırmandım . John çoktan yukarı çıkmıştı . Bir an önce Janny'yi bulup bu lanet yerden çıkmamız gerekiyordu . ürkek ama bir o kadarda hızlı adımlarım birbirini ve John'u takip ediyordu . O faremsi şeylerin karşımıza çıkması ihtimali vardı . Biraz daha ilerledikten sonra karşımızda mezar gibi bir şey vardı . Hatta evet, bu bir mezardı . Bir firavuna ait olmalıydı . Mermer mezarın hemen üstündeki duvarda değişik figürler vardı . John onlara bakmak için mezarın üstüne çıkmıştı . Çıkması baya sıkıntılı olmuştu .Çünkü mermerler oldukça yüksekti . Altı , üstü , her bir yanı mermer olan mezarın etrafında dolaştım . Mezarın üstünde de değişik figürler vardı . Ben etrafta dolaşmaya devam ederken John hala mezarın üstündeki duvara bakıyordu .
"Buldum ! "
'Ne oluyor?'diyen gözlerle ona baktığımda ;
"Çıkış yolu ! Bu taraftan . "
"Ne çıkışından bahs ediyorsun sen! Janny'i almadan bir yere gitmiyoruz . "
"Ne saçmalıyorsun ! Onu asla bulamayacağız Christian ! "
Diyerek bana bağırıyordu. Ama Janny'i burada bırakmaya niyetim yoktu .
"Ben. Janny'i .Almadan .Hiç .Bir.Yere .Gitmiyorum ! Ne gerekiyorsa yapacağım ve onu kurtaracağım . "
Diye tısladığım da John arkamdaki bir şeye odaklanmıştı . hızlı hareketlerle John'un baktığı yere döndüğümde Mike oradaydı .Korkuyor muydum ? . Asla !
Janny karşımda sapa sağlam duruyordu . Bana bir şey söylemek için dudaklarını araladığında vazgeçti . ama sonra konuştu . Ya da daha doğrusu bağırdı .
" Gidin buradan ! "
"Asla ! Seni kurtarmadan asla ! "
" Ne saçmalıyorsun Christian . Git ! "
"Hayır ! "
Arkadaşlar diğer bölüm final . Umarım keyifle okuyosunuzdur . İyi okumalar ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetli Odanın Sırrı
Science FictionHer şeyden habersiz bir adam:Christian Bir ev kiralar ama evin lanetinden habersizdir. Peki Christian binlerce kurban verilen o odada hayatta kalabilecek mi ? ©Tüm hakları saklıdır