Herkes garip garip bakıyordu çığlıkların yankısı birkaç kez daha çınlamıştı sanki kimse inanamıyordu İngiltere ölü bedenin yanına gitti ve elini boynuna koydu belkide son umut olarak vücut sıcaklığını kontrol etti öldüyse zamanı belirlemek ölmediyse kurtarmak için fakat beden çoktan soğumuştu elini çekti
İngiltere: Arama yapacağım sıraya geçin.
Güney Kore gözlerinden akan yaşları sile sile yüksek bir sesle bağırarak konuşmaya başladı
Güney Kore: YETER ARTIK YETER YETER YETER! HEP ARAMA YAPIYORSUN AMA KATİLİ BULAMIYORSUN! HEPİMİZİN SONU BÖYLE OLUCAK! NASIL SINIF BAŞKANISIN SEN!!
Azerbaycan: sakin ol Güney Kore cidden böyle bir durumda İngilterenin elinden pek birşey gelmez zaman geriye alınamaz
Güney Kore: Ha anladım İngilterecik birşey yapamıyo ha
İngiltere: Bay Güney Kore çok biliyorsanız aramayı siz yapın ve katili bulun.
Güney Kore: ....
Türkiye: ehh
Kuzey Kore: şuan duygularımızı gösterme zamanı değil sadece katili bulmayı denemeliyiz.
Kuzey Kore yavaşça bedenin yanına gidip eğildi yerden bir kağıt aldı ve herkesin göreceği şekilde yukarı kaldırdı
Kağıtta "jnpkzgyçl" yazıyordu bu bir mesaj olabilirdi.Türkiye: bune saçmalık böyle!?!
Japonya: Katilin yazdığı bir mesaj olmalı
İngiltere: Etkinlik odasına gidelim orada konuşuruz bu konuyu.
Herkes İngilterenin peşinden Etkinlik odasına gider özel okul özel eğitim iyi öğrenciler projesini tasarladıkları herşeyin başlangıcı olan mekanın içerisinde yuvarlak bir masanın etrafındaki sandalyelere oturdular
İngiltere: sabah burada hepiniz toplanmıştınız ve birlikte yemek yemiştiniz tabi ben orada yoktum çok iyi bilmiyorum hey Bay Türkiye sabah ben gelmediğim süreçte olanları anlat
Türkiye: Tabi sabah hepimiz toplandık burada konuştuk muhabbet ettik birsüre sonra sen geldin acı haberi bize ilettin herkesin morali bu durum karşısında bozuldu ve herkes farklı yerlere dağıldı ben Kafeteryadan hiç ayrılmadık yanımda sadece Azerbaycan vardı Azerbaycan garip garip konuştu bende sıkılıp kafeteryadan ayrıldım ama Azerbaycan hala kafeteryadaydı ondan sonra kütüphaneye gittim orada Japonya ve Kuzey Kore ile kitapları düzenledim
İngiltere: hmm anladım Bay Türkiye
Çin: birinden şüpheleniyorum ama..
Güney Kore: OHA KONUŞTU-
Çin eliyle Japonyayı işaret eder
Çin: Japonya.
Japonya bu suçlanmanın karşısında endişelenir ve karşı çıkmak için telaşlı bir şekilde kafasındaki kelimeleri toplar
Japonya: Ne alaka Çin? Ben Kuzey Kore ve Türkiye ile birlikteydim! Ahh tanrım sağır falanmısın sen!?! Türkiye az önce anlattı ya hani!
Güney Kore: sakin ol Japonya şuan zor bir durumdayız herkesten şüphelenmemiz lazım ne olursa olsun. Çin yanlış bir hareket sergilemedi.
Japonya sinirli bir yüz ifadesiyle Çin'e bakar.
Japonya: peki sen Çin? Sen neredeydin?
Çin: Tamirat odasındaydım bazı robotların mekanizmalarını söküp Telefona takıp Telefonun hattını etkinleştirmeye çalışıyordum.
Japonya: yanında birisi varmıydı?
Çin: Hayır yoktu.
Japonya gözlerini faltaşı gibi açar masaya bir yumruk indirir ve gülmeye başlar
Japonya: HAHAHAHAHAHA BENDEN ŞÜPHELENMEDEN ÖNCE KENDİNE BİR BAKMALISIN ORADA OLDUĞUNA DAİR BİR KANITIN BİLE YOK!!
Rusya: Hayır onun orada olduğuna dair bir kanıtım var.
Japonya: Ne?
Rusya: Ben Kamera odasındaydım ve bazı şeyleri kayda aldım isterseniz gösteririm video kaydını Çin Tamirat odasına girdi ve hiç çıkmadı.
Kuzey Kore: ozaman bir şüpheli ortadan kalktı
İngiltere: Türkiye Azerbaycanın kafeteryada olduğunu söylemiştin
Türkiye: evet nolduki?
İngiltere: ya sen gittikten sonra Azerbaycan Bulgaristanı Öldürdüyse?
Türkiye: imkanı yok.
Güney Kore: Hayır imkanı var
Güney Kore bir reçeteyi cebinden çıkardı reçete kağıdının üzerinde tahmini zamanı Türkiye gittikten 5 dakika sonraydı
Azerbaycan: hayır ben değilim!
Türkiye: benim kardeşim katil olamaz saçmalamayın.
Amerika: ama şuan bazı deliller onu gösteriyor Türkiye.
Azerbaycan: Hayır bir kanıtım mevcut. Eğer ben katilsem 10 dakika içinde falan öldürmeliydim Bulgaristanı ve onun ölü bedenini sürüklemeliydim ben Türkiye kafeteryadan çıktıktan sonra koridora çıktım Tuvalete gittim.
Rusya: bunuda kaydetmiştim. Evet Azerbaycan Kafeteryadan çıktı ve birdaha geri gelmedi.
Kuzey Kore: iki şüpheli elendi yani ozaman?
İngiltere: evet aynen öyle
Kanada: peki sen napıyordun İngiltere? Nerelerdeydin Cinayet sırasında?
İngiltere: Resim odasındaydım birşeyler tasarlıyordum sinirim geçsin diye neden sordun Bay Kanada?
Rusya: Ama İngiltere kayıtlarda senin hiç resim odasına girdiğin bir kısım yok.
İngiltere önüne gelen saçını arkaya doğru eliyle attı ve konuşmak üzere ellerini önünde birleştirdi
İngiltere: Ha?
Amerika: HAH! KATİL ORTAYA ÇIKTI DEMEKKİ!
Kanada: Aynen
İngiltere: Huh? katil benmişim? PUAHAHAHAHHAHAHAHAHAHAHAHA!?!?!?!?! Eğer Katil ben olsaydım 10 dakika falan içinde başka birisi Kafeteryaya girmeden Bulgaristanı öldürüp bedenini sürüklemeliydim! VE OZAMAN KAMERALARA YAKALANIRDIM SİZİ APTAL CAHİLLER! KENDİNİZİ NE SANIYORSUNUZ SİZ DEDEKTİF FALANMI? HA!?!?!?!?!
İngiltere: herkes çıktıktan sonra tek bir kişi kafeteryaya geldi ve o kişide Rusyaydı
Türkiye: sen nerden biliyorsun?
İngiltere: bukadar aptal olmanızı beklemezdim. Kafeteryanın koridorunda bir Kamera var. Rusya oraya gitti kameralara yakalandı ben resim çizmekten sıkılıp odaları dolaşıyordum ve tam ben Kamera odasına girmişken görüntülerde gördüm.
Kuzey Kore: bir şüpheli daha eksildi.
Güney Kore: ozaman asıl suçlu belirlendi!
Çin: hayır belirlenmedi.
Güney Kore: Ne?
Çin: eğer Rusya katil olsaydı sizcede okadar fazla kişiyi şüphelerden arındırırmıydı?
Türkiye: haklısın...
Toplantı devam etti herkes katili bulmaya çalışıyordu.
( devam edecek )
757 kelime lan sonunda bitti amk 50+ dakikadır yazıyorum sonunda bitti!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Dikenler Countryhumans
Ficção Geralherkes yazıyo benim başım kelmi amk! smut yok Fantezi var Ölüm var Kan var Bu kitap ilk 2 bölümdeyken Almanya x Türkiye kitabıydı ama sonradan hikayeyi değiştirdim yani sadece arkadaşlar :> "Sadece kazanacak bir kişi var" "O herşeyi biliyordu" Bu hi...