Part 14 - Yıllar geçse bile seni unutamam

666 131 36
                                    

jimin evladım bu kadar iyi kalpli olma ben üzülüyorum

🌘

Herkes uykuya daldığı vakitte Jimin yerinden kalkmış etrafa göz atmıştı. Ryujin ve Jungkook'un sarılarak uyuduklarını gördüğünde içi burkulmuştu sanki. Bunun nedeni Jungkook'un kesinlikle kalpsiz ve duygusuz biri olduğunu düşündüğünden Ryujin'e karşı bu kadar merhametli oluşundandı. Kendisine hiç merhamet göstermemişti, kuruluyordu ona. Ama kurulsa bile onun değişeceğine imkan vermiyordu.

Ryujin'in getirdiği büyük bez çantasının içini karıştırdı. Tahmin ettiği gibi bir çift erkek ayakkabısı ve kalın kapüşonlu hırka vardı. Aldıklarını hemen giyerek son bir defa içeriyi kontrol etti. Yataktaki ikili derin uykudaydı anlaşılan. İçini rahatlatmaya çalışarak odanın kapısına yöneldi.

Kapının iki yanında bekleyen silahlı adamların olduğunu düşündüğü için ses çıkarmamaya çalışarak kapıyı açtı ve koridoru kontrol etti. Görünürde kimsenin beklemediğini fark ettiğinde oldukça şüpheli durum olduğuna kanaat getirdi. Ayakkabıların yeni olmasından kaynaklı mermer zeminde çıkan gıcırtı seslerine engel olamayarak koridoru yürüdü küçük adımlarla.

Evet Jungkook'tan kaçacaktı. Sabah olana kadar bunu düşünüp durmuştu. Jungkook'un anlattıklarına karşı duygulanmıştı fakat bir seri katille aynı alanda bulunmayı göze alacak kadar merhameti yoktu. Otel binasının asansörü bulunmadığından mecburen merdivenleri teker teker inmek zorunda kalmıştı.

Giriş kısmına yani resepsiyonun olduğu bölüme geldiğinde tekrardan temkinli davranarak etrafı incelemişti. Resepsiyonda ki adam rahat olmayan döner sandalyede uyuya kalmış horluyordu. Jimin hunu fırsata çevirerek koşar adımlarla dışarı çıktı. Sabah olmak üzere olan sokakta köpek sesleri ve bir çok araba sesleri yankılanıyordu. Dün yağmaya başlayan kar sabaha kadar devam etmiş olmalıydı, dizlerine gelecek kadar kar vardı yollarda.

Tuzlanmış olan yolun ortasında yürümeye koyuldu. Birazdan güneşin doğacak olması bu karların suya dönüşmesine neden olacaktı. Aceleci davranması gerekiyordu çünkü çamurlu sudan nefret ederdi ve güneşin doğması demek Jungkook'un uyanması demekti.

Çevreye aldırmadan koşmaya başladı. Zihninde ki düşüncelerden bu sebeple ayrılabilirdi. Koşmak insanın kafasını boşalmasına neden oluyordu. Jimin okul dönemlerinde okul binasının etrafında koşturmayı veya futbol oynamayı çok seviyordu. Tekrar okul dönemine dönmek istiyordu fakat bunun mümkün olamayacağını da biliyordu. Zaten son okul dönemiydi ve o son dönemi Jungkook mahvetmişti.

Koşarken etrafa bakmayı ihmal etmiyordu bu yüzden tabelalardan nerede olduğunu anlamaya çalışıyordu. Bu sokaklar kendisine fazla yabancı geldiğinden nereye gideceğini de bilememişti. Metrobüs durağında geldiğinde koşarak aşağıya indi. İş saati yaklaştığından insanlar metroyu doldurmuştu. Jimin için bu büyük fırsattı bu kalabalığın içinden Jungkook ve adamlarına görünmeyeceğini düşündü.

Metro durağında beklerken duvardaki bir posteri andıran haber dikkatini çekmişti. Yanına yaklaştığında poster de kendini görmüştü. Panikle etrafa bakarak kapüşonlusunun şapkasını örttü. Okul üniformalı resmiyle karşı karşıya gelmesi onun için bir travma gibi olmuştu. Bu okul üniformasının içindeyken Jungkook'tan işkence görmüştü. Tekrar postere dönerek içinden okumaya başladı.

Geçtiğimiz haftalarda Güney Kore Busan kentinde
saldırı yapılan bir lisede toplam 35 kişinin can verdiği belirlendi, bunların 24'ü lise öğrencisi 7'si öğretmen ve birinin de okul müdürü olduğu tespit edildi. Geriye kalan üç kişi, saldırıyı yapan şahısa ait oldukları var sayılan silah kuşanmalı adamlardan oluştuğu biliniyor.

My Litte Mouse ٭ Jikook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin