•10•

281 44 3
                                    

Güney Kore'ye döneli 2 hafta olmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Güney Kore'ye döneli 2 hafta olmuştu. Ne Minho, ne de Seungmin akıllarını sürekli meşgul eden düşünceler aynı olmasına rağmen asla oturup konuşamamışlardı.

Seungmin konuşmayı ne kadar istese de korkuyordu. Minho teklifini kabul etse bile -ki bu çok düşük bir ihtimaldi ona göre- işi gereği bir anlaşma yapılmıştı ve biriyle romantik ilişki kurması yasaktı.

Tüm üyeler yurdun oturma odasında oturmuş televizyon izliyorlardı. Seungmin'in Yuta ile olan şarkısı bugün yayınlanmıştı. Televizyondaki ilk gösterimi izliyorlardı.

"Hyung, senin Japoncan bu kadar iyi miydi?!"

Seungmin gülümsedi "Abartma..gene de teşekkürler."

Şarkı bittiğinde hepsi teker teker Seungmin'i tebrik etmiş, sonrasında ise hepsi odalarına dağılmıştı.

Seungmin yatağına oturmuş düşüncelerini biraz olsun kafasından atmak için yatağının yanında duran günlüğünü alıp aklındakileri yazmaya başlamıştı.

'Üzgün hissediyorum...yani sanırım...emin değilim tam olarak. İdol olmanın verdiği sorumlulukları bile bile girdim bu sektöre. Ama birinden hoşlanabileceğimi hiç düşünmemiştim...'

'Sevilmek istiyorum...'

'Farklı bir şekilde sevilmek istiyorum. Hayran, aile ve arkadaş sevgisi dışında farklı bir şekilde sevilmek istiyorum...Herhangi biri tarafından değil onun tarafından sevilmek istiyorum.'

Bu düşüncelerinin ardından bencil ve doyumsuz biri olduğu düşüncesi onun peşinden gelmişti.

'Ne kadar doyumsuz biriyim değil mi?'

Gözlerinden akan yaşlarını fark ettiğinde günlüğünü kapatıp ellerini yüzüne kapatmıştı. Şu an böyle bir şey için ağladığına inanmak bile istemiyordu.

"Seungmin?" Aniden duyduğu Jisung'un sesiyle kafasını kaldırdı. Jisung kapıda durmuş endişeli gözlerle ona bakıyordu. "İyi misin?" diye fısıldarken diğerleri duymasın diye kapıyı yavaşça kapatmış ve yanına yaklaşmıştı "Kapıyı çaldım ama duymadın sanırım. Cevap vermeyince endişelendim." demiş ve yatağının kenarına oturmuştu.

"Konuşmak mı istersin? Yoksa kocaman bir sarılma mı?" demişti, neşelendirmeye çalışan bir sesle kocaman gülümseyerek.

Seungmin ağlamasını durduramasa da gülümsemiş ve "İkisini de istesem çok mu bencil olmuş olurum?" diye sorduğunda Jisung, kafasını hızla hayır anlamında sallayıp Seungmin'e daha çok yaklaşmış ve dediği gibi kocaman bir kucaklama vermişti. "Ne zaman istersen."

Seungmin Jisung'a sarılmaya devam ederken ağlamayı kesmiş ve "Hâlâ sevilmek istiyorum bu bencillik değil mi?" diye tekrar bir soru sorduğunda Jisung, duyduğu şeyleri anlamayarak geri çekilmiş ve şaşkınlıkla arkadaşının yüzüne bakmaya başlamıştı.

"Sevilmek derken? Sevilmediğini mi düşünüyorsun? Neden bahsettiğini anlamadım..." Arkadaşının kendini dışlanmış ve ya sevilmeyen biri olduğunu düşünmesine şaşırmıştı.

"Öyle değil..." dedi Seungmin bakışlarını kaçırarak "Başka türlü sevilmek istiyorum..." tekrardan bakışlarını Jisung'a çevirdi "Aşk gibi?"

Jisung her duyduğu ile iyice şaşırmaya başlamıştı. Seungmin ile uzun zamandır arkadaştı ama hiç bir zaman bu konularda istekli olduğunu görmemişti. Diğer üyelerle bu konularda konuşurken hiç bir zaman ağzını açıp birinden hoşlandığına dair bir şey demez, sadece kendi yorumlarını belirti o kadar.

"Sen birinden mi hoşlanıyorsun?!" diye sordu Jisung, sesini biraz yükselterek.

Az önce kendinden az da olsa şüphe ederken şu anda hiç tereddüt etmemiş ve kafasını sallayıp onu onaylamıştı Seungmin. "Evet, ama biraz sessiz olsan?"

Jisung oturduğu yerden kalkıp "İnanamıyorum. Sen aşık mı oldun cidden sen mi? Kim Seungmin mi?" şaşkınlığını devam ederken tekrar yanına oturmuş ve "Ne zaman oldu? Hayır, hayır ondan önce kim bu şanslı kişi?" diye sorduğunda Seungmin susmuştu. İstemsizce yargılayacağından korkuyordu.

Jisung durumu anlayıp elini Seungmin'in sol omzuna koyup "Seungmin, seni yargılayacağımdan korkmuyorsun, değil mi? Her kimse bana söyleyebilirsin. Tamam mı?"

Seungmin gülümsedi. Jisung'u gerçekten çok seviyordu. Derin bir nefes aldıktan sonra kucağındaki elleri ile oynarken başını eğdi ve "Minho hyung." diye sessizce cevap verdi.

"Bildiğimiz Minho hyung? Senin koruman olan?"

Başını salladı tekrardan "Evet."

Jisung "Bu yüzden mi moralin bozuk senin?" diye sordu bu sefer.

Seungmin derin bir nefes aldı "Evet.."

Jisung, yüzü düşmüş olan arkadaşına tekrardan sarılmıştı. "Neden peki?"

"Biliyorsun Jisung...idolüz biz..ondan da önce onun beni sevdiğini sanmıyorum.." Jisung kaşlarını çatarak kafasını kaldırıp ona baktı. "Ne? Kafanda kurmadığına emin misin? Siz ikiniz dışarıdan sadece idol ve koruması gibi gözükmüyorsunuz bile."

"Bilmiyorum Jisung..."

"Şu an onu çağırsan direkt senin için gelir. Var mısın iddiaya?"

"Ne iddiası?" dedi kaşlarını çatarak.

"Minho hyung'a mesaj at. Gelemeyeceğini söylerse sen haklısın. Ama gelirse bugünü onunla birlikte geçireceksin."

"Ama bu hiç bir şeyi açıklamaz ki...korumam olduğu için her türlü gelir."

Jisung gülümsedi "Bugün normalde onun tatili değil mi? Eminim herhangi biri için tatil gününü es geçmez."

Seungmin "Hâlâ bundan emin değilim Jisung.."

Jisung gözlerini devirdi ve yatağın üzerinde duran Seungmin'in telefonunu alıp ekran kilidi için Seungmin'in elini alıp parmağını kilide okuttuktan sonra mesajlar bölümüne girip yazmaya başladığında "Hey! Ver telefonumu! Jisung, bak yapma!" Seungmin hızla harekete geçse de Jisung çoktan işini halletmişti.

Jisung gülümseyerek elindeki telefonu ona çevirmişti. "Birazdan cevap gelecek bak." dediğinden bir kaç saniye sonra ekranda beliren mesajlar ile Seungmin, telefonu eline alıp mesajları okumaya başladı.

Minho hyungg

Seungmin:

Minho hyung yurda gelir misin?
Biraz dolaşmak istiyorum da

Minho hyungg:

Tamamdır
10 dkya oradayım

"Ne yapacağım ben şimdi?"

Jisung göz devirip yataktan kalktı ve Seungmin'in kollarından tutup onu da kaldırdı. "Üzerini giyinip aşağı iniyorsun. Gerisini kendin düşüneceksin. Benden bu kadar." dedi onu kıyafet odasına doğru ittirip arkasından kapıyı kapatırken.

"Of Jisung ya!"

Jisung gülmeye başladı "Sonrasında bana teşekkür edeceğine eminim! Bu yüzden söylenmeyi kes!"

03/10/2023 - Salı

•Perestiş•
10. Bölüm Sonu

-25.02.2024-

Perestiş | 2Min [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin