Evet dostlar bugün yine günlerden lanet pazartesiydi. Kahvaltı ettikten sonra tezgahın üzerindeki telefonumu aldım. Kulaklıklarım taktım ve okula doğru yürümeye başladım. İlk iki ders sosyal dersiydi. Hoca raporlu olduğundan dolayı gelemeyecekti. Bu okulda en sevdiğim hoca sosyal hocasıydı. Diğerlerinin sevilecek bir yanı yoktu zaten. Sınıfta test çözerken daha doğrusu çözmeye çalışırken dikkatimi soruya veremiyordum. Çünkü iki bölmeli içi dopdolu olan bir kalemlik sınıfın bir köşesinden diğer köşesine uçuyordu. Derken boynundaki acı hissiyle gözlerim karardı. Dolan gözlerimi sorudan ayırdım ve etrafa baktım. Ne mi yapıyorlardı? Tabiki gülüyorlardı. Kızları görmeniz lazım öyle bir gülüşleri vardı ki. O an içimden tekrar o soruyu sordum "ben size ne yaptım?" Gerçekten ne yaptım? O dersi sadece uyumakla geçirdim. Teneffüs zili çaldığında farklı şeyler yapmak istedim ve tahta kalemimi alıp tahtaya resim çizmeye başladım. Bu mükemmel hevesim Ümmü Gülsüm gelene kadar sürdü. Hizmetlilerin yerleri sildiği süpürgeyi almış tahtayı silmeye çalışıyordu. Benim resmimi de silince ona nazikçe böyle yapmaması gerektiğini üstelik neden benim çizdiğim şeyi de sildiğini sordum. Ve bir anda bana bağırmaya başladı. İlk önce bu niye bağırıyor diye anlamaya çalıştım. Fakat benimle dönüşmeye başlayınca işler değişti. Kollarıma o kadar sert yumruklar atıyorduki. Üstelik bir vurduğu yere defalarca vuruyordu.Böyle bir saçmalığa dayanamayıp sınıf öğretmeninin yanına gittim . O ne mi yaptı tabiki de oda bana bağırdı. Durumu anlattım inanmadı. Kollarımı gösterdim duymazlıktan geldi. O sinirle çantamı da alıp hızlıca eve koştum. Eve geldiğimde annem kollarımdaki morlukları görünce çok sinirlenmişti. Ve ben hala kendime çok kızıyordum çünkü ona doğru düzgün karşılık vere9rmemiştim. Ümmü Gülsüm biraz hatta baya toplu bir kızdır. Okula bazenleri başörtülü bazenleri ise başörtüsüz gelir. İnsanlarla dalga geçmeyi çok sever. Boyu pekte uzun sayılmaz. Beyza kapalı bir kızdır. Dışarıdan melek gibi görünsede içini onu denemelerde geçen insanlar bilir. İmam kızı olduğu için herkes onu çok iyi biri olarak tanır. Feriha tam bir yalakadır. İnsanların arkasından konuşup yüzlerine gülmeyi çok sever. Melisa biraz yorumsuz onun için iki şey söyleyeceğim. Birincisi herkesi rakibi olarak görür ikincisi ise diğerleri gibi.
İyi okumalar dostlar.(yorum yapın ve oy verin lütfen:))
