5. BÖLÜM

28 7 0
                                        

1 AY SONRA
25 ocak 2020 cumartesi

Bugün inşallah dünyadaki son günüm olacaktı. Sabah erkenden kalktım ellerimi ve yüzümü ilk defa özenle yıkadım. Bugün evde sadece anneannem olacaktı. Biraz hastayım bahanesiyle bugünlük haftasonu kursuna gitmedim. Ailemde gitmemizi istemiyordu zaten. Okulda yaşadığımız kötü olaylar yüzünden. Anneannemin bugün hiçbir yere gitmeyeceği tutmuştu ki en sevdiği arkadaşı çağırınca hayır diyemedi. Artık evde yalnızdım. Öncelikle balkondaki salıncak ipini aldım. Daha sonra arka bahçeye gittim. Orada çok güzel ağaçlar vardı. En güzelini seçtim ve ipi salıncak kurarcasına ağaça bağladım. Daha sonra ise boynuma. Bacaklarım titreye titreye sandalyeye çıktım. Artık geriye tek bir şey kalmıştı. Cebimden dün gece müzik eşliğinde yazdığım mektubu çıkarttım ve avucumun içine aldım. Mektupta şöyle yazıyordu:

"Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında..."

Çok uzun değil mi? Evet sonuna üç nokta koydum çünkü içimi kağıda dökemedim. Çünkü yaşadıklarım şu ana kadar kimsenin umurunda olmadı. Dertlerimi anlatmaya çalışırdım insanlara fakat ya dinlemezlerdi ya da benim sözümü kesip kendi dertlerini anlatırlardı. Tanıdığım tüm insanlar kendilerini sahte hissetirdiler. Şu ana kadar kimse benim hakkımda hiçbir şey bilmedi.


Boynumda sarılı olan iple öylece bekliyordum. Ölmekten korkuyordum sanırım. Ama bir yandan o kadar çok istiyordum ki. Rüzgar yüzüme ılık ılık esiyordu ve bu harika hissediyordu. Bir dakika ne bir sincap mı? Sadece bir kaç saniyeliğine gördüğüm sincap beni o kadar mutlu etmişti ki. Neden mutlu olduğumu sormayın hayvanlara bayılıyorum. O heyecandan dolayı yanlışlıkla sandalyeden düşecek gibi oldum. Bu kadar güzel şeyler yaşamak beni vazgeçirmeye yetmedi. Çünkü daha fazla kötü şeyler yaşamak istemiyordum. 10'dan geriye saymaya başladım.

10...9...8...7...6...5...4...3 bir dakika o seste ne öyle! Lanet olsun telefonum çalıyordu. Ve arayan anneannemdi. Üzgünüm ama bu kadar yaklaşmışken geri dönemezdim. Telefonu meşgule attım. 3...2... Ve tekrar telefonum çalmaya başladı. Bu kadar önemli olmasa aramazdı sanırım. Telefonu sinirle açtım ve duyduğum şey karşısında şok oldum.

ADAVETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin