8.bölüm

43 7 10
                                    

"Anne bunu alalım mı?" Elimde tuttuğun elbiseyi anneme göstererek konuştum. Annem elbiseyi görünce hemen yanıma geldi, elbiseyi elimden aldı ve üstüme tuttu. "Ya kendim doğurdum diye söylemiyorum, her şey yakışıyor benim kuzuma"bana sarıldığında karşılık verdim.

Egomun kime çektiği belli oldu. Annem kasaya doğru yürümek için harekete geçtiğinde bende hemen yürümeye başladım. Elimdeki her şeyi kasaya yığdım. Parasını ödedikten sonra alıp çıktık mağazadan. Birazcık pahalı tutmuş olabilirdi. Şey 13 bin liracık tutmuştu.

Yani fazla değildi demek isterdim ama ruhum fakir benim. Başka bir mağazaya girdiğimizde yanıma bi kaç şoför gelip elimizdeki poşetleri alıp çıktı.

Bizde rahat rahat bakmaya başladık. Annemin telefonu çalınca açtı ve kulağına koydu. Söylenen şeyler annemi sinirlendirmiş olucakki kaşlarını çatarak konuşmaya başladı.

"Neden 1 saate çıkıcaz diyorsun, bana sordun mu hazır mı bu kadın diye. Ama yok h merak etmeyin siz beni anca kendini bokunuzu düşünün" annem karşı tarafın konuşmasını dinlemeden telefonu kulağından çekti ve kapattı.

"Noldu anne" diye bir soru yönelttim. Bana bakarak derin bir nefes aldı. "Senin bu beyinsiz abin anneannenlere 1 saate çıkıyoruz demiş. Hendek bana sormadın dış kapanın mandalıyız sanki" annemin söylenmesiyle gülerek konuştum.

"Hangi beyinsiz abim. Agah abimmi yoksa atilla abimmi" dediğimde annem gülmemek için kendini zor tuttuğu yüz ifadesinden belli oluyordu. Kıpkırmızı olmuştu kadın.

"Atilla tabiki, neyse hadi gidelim hazırlanalım" deyip koluma giriş ve çekiştirmeye başladı beni. Annemin bu haline güldüm ve yürütmeye başladım. Arabaya yaklaşınca ön kapıyı açıp annemi kraliçe selamlar gibi elimi uzatarak salladım.

Annem bu halime gülerek elini elimin üstüne koydu ve oturdu. Annemin kapısını kapatıp arka koltuğa oturdum.

Sonunda evin olduğu yola gelince içimden şükür çektim. Araba durunca inip kapıya koştum. Gıcıklık olsun diye kap açılana kadar elimi zilden çekmeyecektim. Ne yapayım hoşuma gidiyo.

Zile basılı tutmaya başladım. İçerden bir şeyin kırılma sesi geldikten hemen sonra Agah abimin sesi duyuldu. "Hay ananı sikeyim" diyerek kapıyı açınca çenemi tutamayarak konuştum. "Benim annem şeninde annen abi"

"Gerçekten mü canım kardeşim ben yengem falan sanıyordum. Hadi geç içeri" diyerek kafama vurdu. Kafamı ovalayarak sinirli bakışlar atarak salona girdim. Yerde vazo kırıkları vardı.

Sehpanın üzende ise temizlik bezi vardı. Agah abime döndüğümde önceden fark etmediğime kızdım.

Belinde yazma bağlıydı, saçında tek tokalar ve ayağında ise, annemin olan pembe püsküllü topuklu terlik vardı. Agah abime olmamış olacak ki parmakları ve topuğu dışarı taşmıştı.

Agah abim fark edip "Sakın gülme" demesiyle kahkaha atmam bir oldu. Ne ara geldiğini bilmediğim annemde kahkahama ortak oldu.

"Oğlum noldu ne bu halin" sonunda kendimizi susturduğumuzda ilk annem konuşmuş oldu.
"Sorma sultanım, hep gül teyze yüzünden" dediği sırada gül teyze içeri girdi. Gül teyze kim dediğinizi duyar gibiyim. Evimizin tontuş yardımcısı olur kendisi.

"Azra kızım hadi bavulunu hazırla kızım sen geç olmasın" annem bana bakarak konuşunca başını onaylar anlamda sallayarak asansöre yöneldim. Asansör durunca inip odama geçtim.

Bavuluma götüreceğim her şeyi koyup kapatmaya çalıştım. Kapanmayınca üstüne oturarak kapatmaya çalıştım. Öyle de kapanmayınca odamdan çıktım.

Adalın odasına girdim. Bir şey demeden çekiştirerek kendi odama getirdim. "Şimdi sen oturacaksın bende kapatacağım" diyerek bavulu işaret ettim.

Kafasını salladı ve oturdu bende rahatlıkla kapattım. "Aferin ablasının gülü" diyerek omunu pat patladım."Ya ablasının gülü ne ya" diye söylenerek odadan çıkmasına sırıttım. Bu çocuk ergen olmuş.

Üstüme bir şeyler giymek için giyinme odasına girdim. Üstüme eşofman takımı geçirerek aynaya baktım. Maşallah ne kadar güzelim ya.

 Maşallah ne kadar güzelim ya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Azra'nın giydikleri)

Aşağı indiğimde herkesin bavuluyla aşağıda beni beklediğini gördüm. "Bari kırmızı hali serseydiniz" diyerek güldüm. Dediğime canım ailemde gülünce dikkatimi bir şey çekti. Asil bu ara benle pek uğraşmıyordu.

Bok kokusu alıyorum kim sıçtı.

Arabaya binip havalimanına geldik. Biliyor musunuz bizim uçağımız varmış. Uçağı görünce kocaman olmasına şaşkın şaşkın baktım. Atilla abim bu halime sırıtıp yanağımdan makas aldı.

Uçağa bindik. Uçak havalanmaya başladı. Uykum gelinde kafamı yanımda ki Agah abimin omzuna koydum.

"Azra kalk prensesim geldik" Agah abimin sesini duyunca gözlerimi araladım. Ayağı kalktım ve indim uçaktan. Yine araba bindik.

Araba durunca hemen inip etrafıma baktım. Kocaman bir konağın önündeydik. Kapıya yaklaşıp çaldık. Kapı yavaş yavaş açılmaya başladı. Hadi bakalım gazabımız mübarek olsun.

🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋
EVETTT BİR BÖLÜMÜN DAHA SONUNA GELDİK

UMARUM BEĞENMİŞSİNİZDİR

BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE

SİZİ SEVİYORUMMM

İplerimdeki EllerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin