The Child Of Sun ☀️And Moon 🌙

🌈Umut

Silvaya uçuş zorlu geçmişti . Malbonte ancak kendi ayakları yere dediğinde Vikinin elini bıraktı. Dönüp etrafa baktı . Ada çok farklı bir yerdi . Göklerdeki hiç bir yere benzemiyordu.

Eragon bir zamanlar burası hakkında bir şeyler anlatmıştı . Söylediğine göre burası eskiden çok güzel bir yermiş . Gerçekten cennetin ta kendisiymiş . Ama sonra herşey değişmiş , dediğine göre buraya sonra karanlık gelmiş ve karanlık gelişiyle birlikte herşeyi yıkmış , yakmış yok etmişti . Ardından siyah küllerini bırakmıştı . Geriye sadece yıkım bırakmıştı . Doğa kendini yenilemeye çalışmıştı . Hatta bir çok şifacı çok çalışmıştı . Ama çok ta faydası olmamıştı.

Viki etrafına göz gezdirdi . Söylentilerin farkındalığını şimdi anlıyordu . Oda sanki bir çizgiye kadar bölünmüştü . Çizginin bir tarafında doğa nimetlerini sergilerken , sahip olduklarını evrenin çocuklarıyla bölüşürken , çizginin diğer tarafında hayat yoktu . Her yer ölüm kokuyordu .
Orada nefes almakta bile insan zorlana bilirdi . Oradakı bitkilerde çok farklıydı . Karanlığın zehiri karışmış bitkiler dikenliydi .

Viki : Burası çok garip bir yer . Adanın diğer tarafında kimse yaşamıyor mu ?

Malbonte : Hayır . Bildiğim kadarıyla . Bende buraya ilk defa geliyorum .

Viki : Umarım sakinleri dostcanlısı birileri olur.

Malbonte : Her ihtimale karşı bana yakın dur.
Gereksiz bir durum yaşana bilir .

Viki : kendimi koruya bilirim . - dedi ve ona dönüp kaşlarını çattı.

Malbonte : Evet , biliyorum . Biliyorum biliyorum.

Malbonte onun bu haliyle eğleniyordu . Ama görünüşe bakılırsa Viki bundan hoşlanmışa benzemiyordu . Bundan ilaveten Viki kızı için Huzursuzdu.

Viki : Acaba şimdi ne yapıyor ? Mutsuz olduğumu hissetmiş olmalıydı . Eğer öğrenirse ben bu durumu ona nasıl açıklayacaktım ?

Malbonte : Merak etme , bir şey bilmiyor .

Viki : Yine aklımı okudun .

Malbonte : çok yüksek sesle düşünüyorsun, Viki .

Konuşmaya o kadar dalışmışken ormanın derinliklerine geldiklerinin farkında bile değillerdi . Ya da Viki farkında değildi .😁

Tam o anda hiç beklenmedik bir olay oldu .
Viki metalın sert soğukluğunu boynunda hiss edinəcə irkildi . Gözlerini boynuna indirdiğinde birinin onun boynuna kılıç dayandığını gördü .

Malbonte ondan 3 - 4 metre uzakta duruyordu .
Yabancının sürpriz ziyaretini ikiside beklemiyordu. Belli ki Silvalıydı.

Malbonte : Kızı bırak.

Silvalı : Hareket etme yoksa tek bir yanlış haraketinde kız ölür . Silva sizin yüzünden yeterince eziyet çekti.

Viki : Üzgünüm , sorup - soruşturmadan ceza kesiyorsunuz . Kötü bir niyetimiz yok .

Silvalı : Herkes öyle der. Sonra ihanet eder.

Malbonte : Yardım istemek için buradayız . Yok etmek için değil.

Silvalı : Karanlığın gücünü taşıyor ve yardım istiyorsun . Bu kızda karanlığın bir yaratığı.

Malbonte sessizce çenesini sıktı. Öfkesini belli eden tek şey kararan bakışlarıydı . Başka zaman olsa , onunla böyle konuşulsa karşındaki kişi şimdi tahtalı köye doğru çıkmıştı . Ama Viki onun elindeydi . Ona zarar gelebilirdi . Ama Viki dururmu? Onu cevapsız bırakırmı ?

Viki : Sen peki ışığın yaratığımısın ?

Silvalı : Evet bize shepfa hayat verdi .

Viki : Ne Yani şimdi kendine iyi adam mı diyorsun ? Savunmasız bir kızın boğazına kılıç dayadın . Işığın yaratığı olmak böyle bir şey mi ?
Sheofa değil miydi küçük çocukları yeraltı mezarlarında yaşamaya mecbur eden?

Silvalı bir anlık düşündü . Kılıcı yavaşça geri çekti. Kendi de bir adım geri çekildi .

Silvalı : Defolup gidin buradan, bir daha da gelmeyin!

Viki : Hiçbir yere gitmiyorum . Dediğim gibi bir şifacıya ihtiyacım var. Ve onu bulmadan hiç bir yere gitmiyorum .

Adam kıza baktı . Ne cesurdu bu kız , sanki yürek yemiş ... Boğazında kılıç dayatıldığında neler söylüyor.

Silvalı : şifacıya neden ihtiyacın var ?

Viki elinde bir sıcaklık hissetti . Malbonte elini tutuyordu . Malbonte elini sıktı.

Malbonte: Ethiline arıyoruz . Bize yardım edə bilecek tek kişi o .

Adamın gözleri büyüdü. Şimdi ciddileşti .

Silvalı : Sizi ona götüre bilirim , beni takip edin ,-
dedi . İlerlemeye başladı . Malbonte Vikinin elini tutmuş . Adamı takip ediyordu .

Silvalı : Benim adım Kei , siz kimsiniz ?

Viki gerçekten şaşırmıştı. Bu adam bir az önce bunlara saldırmaya çalıştı. Şimdi arkadaş olmaya mı çalışıyor ?

Malbonte: Benim adım Malbonte , bu da karım .

Kei adını duyunca ona döndü . Tabii ki o da Malbontenin kim olduğunu biliyordu . Am Vikini duygulandıran Malbontenin onu takdim etme şekliydi .

Adam yürürken Vikiye döndü konuşmaya başladı.

Kei : Sana öyle davrandığım için özür dilerim hanımefendi . Sizi önce tanımadım . Denge taşıyıcısını bütün gökler tanıyor. Sadece çoğu kişi yüzünü görmedi.

Viki : Önemli değil .

Malbonte : Bunlar ne çabuk kaynaştılar. Birde denge taşıyıcısını tanıyamamış. Sanki denge taşıyıcısı olmasını ben istemedim . Bir iki dakika yalnız bıraksam kızı kapacak . Karım dedim ve hala benim olana yürüyor .

Malbonte ters - ters Vikiye bakıyordu . Viki bakışını farkedip sadece onun duya bileceği bir şekilde söyledi .

Viki : Bir problem mi var . Neden öyle ters -ters bakıyorsun? , Sanki hakaret ettim .

Malbonte : Evli olmayabiliriz ama hala benimsin.

Malbontenin sesi öyle bir sert geliyordu ki . Sesi Vikinin kafasında çınlıyordu .

Viki : Ay ay ay ay sen kıskandın mı yoksa ? 🤣😂

Malbonte : Alakası bile yok ¡! Adama güvenmiyorum.⊙⁠﹏⁠⊙

Viki zafer kazanmışcasına gülümsedi . 😁

Kei bir evin önünde durdu . Ormanın ortasında olmasına rağmen ev çok güzeldi.

Kei : Burası.

Kei' nin konuşmasıyla Viki ve Malbonte arasında olan telepatik konuşma sona erdi . Malbonte olduğu gibi Vikinin elini tutup eve doğru yürüdü.
Daha doğrusu sürükledi.

Viki kapıya geldiklerinde kapının açık olduğunu farketti . Kapıyı aralayıp eve girdiler.

Viki : Kimse varmı ?

? : İçeri gel kader çocuğu, bende seni bekliyordum .

DEVAM EDECEK

🔹 Sizce Ethilin Vikiye yardım edecek mi?

🔹 Malbontenin kıskançlık krizlerini nasıl buldunuz ?

🔹 Bu bölümde beğendiğiniz ve ya beğenmediğiniz sahneler hangisiydi?
Yorumlara bekliyorum .

Oy vermeyi unutmayın ❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️