ALTINCI BÖLÜM

342 35 13
                                    

Evet, artık kimin okuyup okumadığını, kimin sevip sevmediğini merak ediyorum. Lütfen fikirlerinizi bana ulaştırmaktan çekinmeyin. Aksine ben sizden sessizlik değil bir tepki bekliyorum. Gidişat hakkında ve üslupla ilgili sorununuz, beğenmediğiniz bir yer varsa yine iletebilirsinziz. Oy vermeyi ve... Ve yorum yapmayı unutmayın! Şimdiden teşekkür ederim.

İyi okumalar!🤍


ALTINCI BÖLÜM



🪢

"acılar

beni

daha iyi bir insan yapmadı.

bana

hiçbir şeyi çantada keklik saymamayı

öğretmedi.

ve

birine âşık olmaya korkmaktan başka bir şey

vermedi.


ben,

arızalı bir insan olmak için

fazlasıyla gencim

ve zamanda geriye gidip

kendime, çocukluğumu geri verebilecek

olsaydım

bunu yapardım.

—anlamı neydi tüm bunların?"

🪢



Nefesi insana, günahlarından önce haram kılınmışsa, hangi sevap tanrıya bağışlatırdı kulunu?

Düşünürdün; hangi dilenci dillendirdi diye boynuma urgan, bu bedduayı. Sorardın kendi kendine. O mu günahsızdı ben mi, daha o çocuk yaşımda diye. Anlayamazdın. Aynı rahimden çıktıkların bile düşman kesilirdi başına da şaşar kalırdın.

Ev derdin, dört duvarın içindeki, sen. Yalan.

Annesiz ben bir hiçim. Kimsesiz.

Bademciklerim doğuştan yoktu benim, çok çabuk hastalanırdım. Çocuk yaşımda alınırdım ablamlara senin yüzünden hastalanıp biz de okula gidemiyoruz dediklerinde. Üzülüp sinerdim köşeme de işte küçücük bedenimi sarsan tek darbe, bu olmazdı nihayetinde.

"Annen, zaten hasta." derdi Fidan abla salondan çıkışta, koridorun köşesinde. Kimse duymasın diye kenara çekerdi, zayıf bedenimi. Anneme yaklaşmamam için tembihlerdi. "Şimdi sen ona sarılırsan, daha çok hastalanır. Mikrop kapar. Sen iyileşirsin Beyza ama annen bir daha iflah olmaz."

İflah olmadı işte. Ben ona yaklaşamadığımla kaldım. Keşke dedim her defasında kendi kendime. Daha önce öğrenseydin nane limonun nasıl yapılacağını ya da ıhlamurun boğazları yumuşattığını. Annene daha çok sarılırdın Beyza.

Ve Beyza...

Çikolata istemek yerine her defasında, paranı biriktirseydin, bir hırka alır montun altından giyerdin. Böylece bu kadar çabuk hasta olmazdın. Bilseydin, Beyza; turuncu şurubun hepsini içmenin, seni iyileştirmeyeceğini, belki de bir kerede hepsini içmezdin. Hastanelik olmuştun o gece hatırlıyor musun? Annen çok ağladı, Beyza. Zavallı Beyza. İzin vermediler hastaneye seninle gelmesine. Midendeki kasılmayla; soğuk sedyede yatarken neler geçti o küçük kalbinden, hatırlasana.

VUKUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin