Liquor [] YeonBin, BxB, TxT

10

Üzerindeki sweatshirtü çıkartıp elindeki poşetle banyoya girdi ve büyük bir heyecanla açıcının kutusunu açtı.

~~~

Duştan çıkıp aynadaki yansımasına baktı.

Saçı pembeydi, pamuk şeker pembesi hem de.

Dün yere attığı mor kutuya baktı önce, sonra ise saate.

Komodinin üzerindeki mektupta yazan saate ve konuma baktı.

Yerdeki kutuyu alıp içerisindeki kıyafetleri giydi.

Aynada bir süre kendine baktı ve dolabından beyaz Converselerini çıkarıp onları da ayaklarına geçirdi.

Aynada gördüğü manzara onu gülümsetmişti.

Masasına ilerlemeden önce kapısını kilitledi ve masasının önüne oturup en alttaki kilitli çekmecesini açtı.

Siyah kutunun içerisinde yer alan makyaj malzemelerini çıkarıp önce kaşlarını sabitledi.

Daha sonrasında göz altını kapatıp biraz bronzer ve hafif bir allık uyguladı.

Beyaz eyelinerla göz pınarlarına, göz kapağından yanlara doğru süzülen parıltılar çizdi.

Dudağının kendi renginde nude renk bir kalemle dudaklarını çerçeveleyip üzerine çilekli bir nemlendirici sürdü.

Aynada bir süre daha kendini süzdü ve garip bir şaşkınlıkla eliyle gülüşünü kapatıp kıkırdadı.

Telefonunu, cüzdanını ve ev anahtarını cebine yerleştirip makyaj malzemelerini eski yerine kilitledi ve ses çıkarmamak adına küçük hareketlerle odasının kapısını açıp dışarıdan kilitledi.

Küçük adımlarla merdivene ilerleyip aşağıda birilerinin olup olmadığını kontrol etti.

Kimsenin olmadığını görünce hızlı ama yumuşak adımlarla ilerleyip kapıdan çıktı ve ses çıkarmamaya özen göstererek dış kapıyı da kapattı.

~~~

Partinin yapılacağı evin önüne geldiğinde taksiciye parayı uzatıp araçtan indi ve içerisi şimdiden insan dolmuş eve baktı.

Onun evi kadar olmasa da büyük bir evdi ve bahçedeki siyah dekorasyonlara karşıt insanların bembeyaz kıyafetleri tam bir görsel şölen oluşturuyordu.

Bahçeden içeri girdiğinde ona çevrilen gözlere aldanmamaya çalışarak evin açık kapısının içerisine girdiğinde müzik sesinin iyice artmasıyla yüzünü buruşturdu.

Biraz ileride merdivenin korumalığına yaslanmış, elinde kırmızı şarabını tutup arkadaşlarıyla sohbet eden Soobin'i gördüğünde şaşkınlıktan dudaklarının aralanmasını engelleyemedi.