Kendi kendime söylendim ve telefonu kapatıp sinirle lavabonun üstüne bıraktım.
~~~
Soobin elindeki peçeteyle burnunu silip gözyaşlarını es geçti.
"Resmen siyaha boyamış saçını, delireceğim."
"Malın tekisin Soobin."
Taehyun'un kurduğu cümleyle Soobin'in gözyaşları şiddetlendi.
"Dün böyle diyip engelledi beni."
"İçinizden tek biri ona burda olduğumu söylerse öldürürüm sizi, o benim için yok artık."
Hueningkai, Soobin'i taklit ederek kafasına sert bir tokat geçirdi.
"Dün böyle derken iyiydi ama."
Kai'nin sözleri Soobin'i daha da şiddetli ağlamaya teşvik ederken yanındaki üçlü ofladı.
"Dün Yeonjun uyanıktı, dediğin her şeyi duydu. Nasıl tepki vermesini bekliyordun?"
"Beomgyu haklı. Yeonjun senin ona tüm yıl boyunca bok gibi davrandığın gerçeğini göz ardı ederek senin attığın adımı kabul etmeye çalıştı ama yine sen mahvettin her şeyi."
Taehyun'u cevapladı Soobin.
"Gidip ondan özür dileyeceğim."
Soobin ayağa kalkmaya yeltenecekken Hueningkai hızlıca durdurdu.
"Sakın!"
Soobin sorgular bakışlarla tekrardan burnunu silip sordu.
"Neden ya?"
"O şuan mutlu, hem de çok mutlu. Hepimiz biliyoruz ki en küçük bir duygu değişiminde yine her şeyi mahvedeceksin. Bırak bir süre mutlu olsun, kendini dizginlemeyi öğrenmelisin artık."
Soobin tekrar ağlamaya başladığında Hueningkai ayağa kalktı.
"Ben Yeonjun'a bakayım. Tutun şunu salakça bir şey yapmasın."
~~~
Yeonjun sırasında oturmuş huzurlu bir şekilde kitap olurken sınıf kapısından üzerine doğru atlayan bir Hueningkai'nin geleceğinden habersizdi.
Resmen kucağına düşen Hueningkai yüzünden sesli bir nida bıraktı yarısı dolu sınıfa.
"Bir kereliğine insancıl hareketler sergilesen olmaz mı?"
Hueningkai kıkırdayarak Yeonjun'un üstünden kalktı ve önündeki sıraya oturdu.
"Akşam napıyosun?"
"Seninle takılıyorum anladığım kadarıyla."
Hueningkai işaret parmaklarını birbirine vurarak Yeonjun'a masum olduğunu sandığı bir gülüş attı.
"Korkuyorum..."
Yeonjun'un cevabı üzerine somurttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Liquor [] YeonBin, BxB, TxT
FanfictionKafamın güzel olmasıyla birlikte karşımda bana bağıran babamın kelimelerini algılayamıyordum. "Kime diyorum Yeonjun?!" "Hay Yeonjun'unu siksinler..." Fısıldarcasına dediğim şeyi duymuş olacak ki daha çok sinirlendi. "Odana git!"