"ACI KAYIP"

473 31 0
                                    

Bu hikaye dizinin 2. Sezonunu ele almakla birlikte tamamen yazar kurgusudur ve yalı çapkını dizisi tekrardan yayınlanmadan önce benim kendi kafamdan yazmış olduğum bir kitaptır, keyifli okumalar dilerim...
Ayrıca bu bölümü şarkıyı dinlereyerek okuyun, çünkü biraz duygusal bir bölüm, bilginiz olsun...
**************************
Önceki bölümün devamı olarak;
SEYRAN'IN AĞZINDAN;
Dayanamadım, bağırdım;
-" Ferit dur artık, bebek gidiyor!"
Ferit sesimi duyduğu an geldi, endişe içindeydi;
-" Seyran, ne oldu?" Nefesim kesiliyordu, zar zor konuşuyordum;
-" bebek gidiyor..." Ferit'in gözlerinden yaşlar süzülüyordu;
-" hayır, hayır, olmayacak öyle bir şey, hastaneye gideceğiz" bu sırada Yusuf neye sebep olduğunu anlayınca kaçtı, Ferit ise beni hastaneye götürdü.
Çok geçmeden korktuğum şey başıma gelmişti, bebeği kaybetmiştik, ama tabii ben bu acı haberi sonradan öğrenmiştim.
FERİT'İN AĞZINDAN;
Tarif edilemez bir acı yaşıyordum,bu esnada doktor gelmişti; Ferit bey, malesef bebeği kaybettik, başınız sağolsun"
Doktorun son cümlesi kulaklarımda yankılanıyordu; "Ferit bey, malesef bebeği kaybettik, başınız sağolsun"
Her şey benim yüzümden olmuştu, öfkeme hakim olamamıştım, Seyran'ı duymamıştım, sürekli kendimi suçlarken telefon çaldı, ifakat yengem arıyordu; -" Alo Ferit, bu saat oldu neredesiniz?"
-" alo, yenge çabuk telefonu dedeme ver, okey!?"
-" ne oldu?"
-" yenge dedim!"
-" tamam"
İFAKAT'İN AĞZINDAN;
Neyin peşindeydi bu çocuk? Hiç bir şey anlamamıştım, ama anladığım tek bir şey vardı, bir şeyler ters gidiyordu. Hemen halis Ağa'nın yanına gittim, soran gözlerle bana bakıyordu;
-" ne oldu ifakat?"
-" ağam, Ferit seninle konuşmak istiyor "
-" neden?"
-" bilmiyorum ağam, bana bir şey demedi"
-" tamam, telefonu ver"
Halis Ağa telefonu aldı ve Ferit ile konuşmaya başladı, bense bu konuşmayı çok merak ediyordum, ama bir şey söylemedim;
-" Ferit, hayırdır inşallah, ne oldu?"
-" dede.. biz bebeğimizi kaybettik, hastanedeyiz"
Halis Ağa endişeyle ayağa kalktı, bağırıyordu;
-" ne diyorsun sen çocuk, ne kaybı, ne hastanesi, Seyran kızım nasıl, ne oldu?!"
-" dede hastaneye geldikten sonra her şeyi anlatacağım, gelmeniz lazım"
Halis Ağa hemen telefonu kapattı ve latif beye seslendi, latif bey ise aceleyle içeri girdi;
-" latif! Arabayı hazırlat, hastaneye gidiyoruz"
-" tamam ağam da, hangi hastaneye gidiyoruz?"
" ***** Hastanesi"
-" tamam ağam, biz hemen hazırlıklara başlıyoruz"
-" hayır ola ağam, ne hastanesi?"
-" torunum ölmüş ifakat.."
-" ne, nasıl yani!?"
Bunu duyduğuma aslında sevinmiştim, çünkü Seyran çocuk sahibi olmazsa yalıda hükmü de geçmeyecekti, ama tabii ben sevindiğimi belli etmedim; -"duydun işte, ölmüş benim torunum.."
-" çok üzüldüm ağam, başımız sağolsun, nasip değilmiş demek ki.."
HASTANE, FERİT'İN AĞZINDAN;
Biraz sonra bir hemşire yanıma geldi;
-" Ferit bey, Seyran hanım uyandı, sizi görmek istiyor, çok uzun olmamak şartıyla girebilirsiniz"
-" peki, teşekkürler"
İçeri girdiğimde Seyran bir hayli halsiz görünüyordu, onu böyle gördükçe vicdan azabım giderek artıyordu;
-" Seyran, Birtanem, iyi misin?"
-" f-ferit bebeğim... Bebeğim ya-yaşıyor mu?"
-" Seyran, güzelim, şimdi sana bir şey söyleyeceğim ama sakin ol tamam mı?"
-" n-ne oldu?"
-" Seyran... Bebeği kaybettik"
-" ne?"
Seyran'ın o bakmaya koyamadığım gözlerinden yaşlar süzülüyor, sesi titriyordu..
-" b-bizim bebeğimiz... Öldü mü?"
-" evet Seyran, ben çok özür dilerim, her şey benim yüzümden oldu, çok pişmanım, affet ne olur..."
-" hayır, senin yüzünden değil, Yusuf yüzünden oldu, onun yumruğu karnıma denk geldi, senden tek bir şey istiyorum Ferit, o Yusuf'a bunun bedelini ödet!"
-" sana söz veriyorum Seyran, o Yusuf gerizekalısı bunun bedelini çok ağır ödeyecek, bebeğimizin intikamını alacağım!"
Seyran hâlâ ağlıyordu, onunla beraber bende ağlıyordum, ona sarıldım, birbirimizin yaralarını sardık, her zaman olduğu gibi yine birbirimizin ilacı bizden başkası olamamıştı... Kapı bir süre sonra açıldı ama ikimizin de umrunda değildi, ağlamaya ve sarılmaya devam ettik, o esnada bütün Korhan ailesi ile Kazım giller girdi içeri, bizi öyle görünce onlarda duygulanmıştı, onlar uzaktan bizi izlemeye devam ederken, bizse ağlamaya, sarılmaya, içimizi dökmeye, birbirimize merhem olmaya devam ettik.....
********************************
Bölüm sonu
Bölüm burada sona eriyor, okuduğunuz için teşekkür ederim. Bu bölüm biraz daha duygulu bir bölüm oldu, ama diğer bölümde ortalık karışacak, haberiniz ola.💖

Yalı Çapkını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin