" YENİ BİR MÜCADELE"

355 26 4
                                    

Bu hikaye dizinin 2. Sezonunu ele almakla birlikte tamamen yazar kurgusudur ve yalı çapkını dizisi tekrardan yayınlanmadan önce benim kendi kafamdan yazmış olduğum bir kitaptır, keyifli okumalar dilerim...
**************************
Önceki bölümün devamı olarak;
FERİT'İN AĞZINDAN;
Acıyla yere yığıldım, tarık'ın adamları gittikten sonra dedemin peşimden gönderdiği adamlar geldi, ardından ise beni arabaya bindirdiler, hastaneye gidiyorduk. Bu arada Seyran da hastanedeydi, en son taburcu olacağı söyleniyordu, fakat ben kendimi değil, Seyran'ımı düşünüyordum, o daha önemliydi. Çok acı çekiyordum, kurşun derine saplanmıştı, hastaneye giderken Seyran'ın aradığını fark etmiştim ama bu telefonu açamazdım, ancak Seyran ısrarcıydı, o, bu kadar ısrarcı davranınca içime bir korku düşmüştü, yine de açmadım, araba kanlar içinde kalmıştı, ben hemen dedemi aradım;
-" dede, ben vuruldum, hastaneye geliyoruz"
-" ne diyorsun sen çocuk, ne vurulması!?"
-" dede... Şuan hiç iyi değilim, kollarım çok acıyor, gelince konuşalım olur mu, şimdi müsadenle kapatıyorum"
( TELEFONU KAPATIR)
HASTANE ( HALİS AĞA'NIN AĞZINDAN)
Seyran biraz önce taburcu olmuştu, hastaneden çıkmak için son hazırlıklarımızı yapıyorduk ki ferit'in vurulma haberini almıştım, hemen tüm aileyi bir araya toplayıp haberi verdim ayrıca Latif'e yanımda kalmasını söyledim;
-" latif, hemen tüm aileyi bir araya getir, halis Ağa çağırıyor de"
-" tamam ağam"
( LATİF TÜM AİLEYİ BİR ARAYA GETİRİR VE HALİS AĞA SÖZE GİRER;)
-" Size acı bir haber vermek zorundayım, bu nedenle sizleri buraya topladım, biliyorum, ben böyle söyleyince endişelendiniz ama yine de sizlerden sakin kalmanızı istiyorum, şunu size söylemem gerekiyor ki, ben... Biraz önce ferit'in vurulma haberini aldım..."
( HERKES BİR AĞIZDAN; NE?! DİYE BAĞIRIR VE SEYRAN ENDİŞEYLE AYAĞA KALKAR)
-" Sakin olmaya çalışın.."
-" n-ne sakini efendim!? K-kim yapar ki bunu, Ferit size bir şey demedi mi?!"
-" hayır Seyran kızım, demedi, daha doğrusu diyemedi, sesi de kötüydü zaten, ben hastaneye gelince konuşuruz dedi sadece"
-" Allah'ım... Nedir benim bu çektiklerim, daha dün evladımı kaybettim, şimdi de kocam vuruldu.. ben bunca acıya nasıl dayanırım?"
-" sabret kızım, sabret... Allah hiç kimseye çekmeyeceği dert vermezmiş, sen bunun da altından kalkarsın eveallah"
-" peki, peki ben bunun da üstesinden gelirim, tamam, ama bana söyler misiniz efendim, siz Ferit Yusuf'u aramaya çıktığında peşinden adamlar göndermediniz mi?"
-" evet?"
-" o zaman Ferit neden bir başına vuruldu, neden adamlar Ferit'e sonradan yetişti, neden işlerini doğru dürüst yapmadılar efendim?"
-" haklısın Seyran kızım, haklısın, sen hiç merak etme, Ferit vurulduğunda yanında olan veya olmayan bütün korumalar eksiksiz bir şekilde işten çıkarılacak"
SEYRAN'IN AĞZINDAN;
Bu esnada Ferit hastaneye getirilmişti, sedyedeki halini görünce içim param parça olmuştu, onu vuran her kimse hiç acımamış ona, hemen sedyenin başına gittim, ağlıyordum, onun ellerini tuttum, onunla birlikte ameliyathanenin kapısına kadar gittiğimde kapılar kapandı, arkadan ablam geldi, sarıldı bana, bütün aile perişandı, özellikle de Gülgün anne...  İkinci kez evladının ölümüne şahit olmaktan korkuyordu, aslında haksız da sayılmazdı, bende olsam bende korkardım. Ben halis Ağa'nın yanına gittim;
-" efendim, torununuza bunu yapan her kimse bunu onların yanına bırakmayın, o şuan içerde can çekiyor, sessiz kalmayın buna..."
-" ben ki koskoca halis Korhan, bugüne kadar benim torunuma her kim zarar verdiyse bedelini misliyle ödedi, ve bundan sonra da ödeyecek!"
-" peki..."
*FERİT GÖZLERİNİ AÇAR, AMELİYATTAN ÇIKMIŞTIR VE AİLE ONU ZİYARETE GELİR*
HALİS AĞA KONUŞMAYA BAŞLAR;
-"Ferit, kim yaptı bunu sana?"
-" tarık'ın adamları"
-" ne!?" Diyerek araya girdim, tarık hapiste değil miydi, ne olmuştu, bu sırada ablam da araya girdi;
-" ne, ya Saffet'te geri döndüyse?"
Abidin abi ablama cevap verdi;
-" dönsün, sence ben bu saatten sonra, seni ona yar eder miyim?"
( Suna gülümser)
( Halis Ağa konuşur)
-" Ferit, sen merak etme, ben bunu o tarık'ın yanına bırakmam"
-" artık sende, Seyran'da yeni bir mücadele içindesiniz, düşmanlarınız, acılarınız ortak ikinizin "
-" Yusuf'u ayrı, tarık'ı ayrı bertaraf edeceğiz"
  1 hafta sonra, yazardan;
Ferit taburcu olmuş, fakat bir kaç gün dinlenmesi gerekmektedir, Seyran ve Ferit artık birlik olmaya karar vermiş, biraz olsun rahatlatmak için yürüyüşe çıkmışlardır.
SEYRAN'IN AĞZINDAN;
Yürüyüşe çıkmıştık, bu kadar acının üzerine yürüyüşe çıkmak iyi gelmişti, bir bankta oturduk, sessizce birbirimize sarıldık, o sırada arkadan tanıdık bir ses geldi;
-" Seyran!"
Ferit ve ben kalktık arkamızı döndüğümüzde tarık' la yüz yüze kaldık...
********************************
Bölüm sonu
Bölün burada bitiyor sabırla okuduğunuz için teşekkür ederim 😊

Yalı Çapkını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin