Sabah olmamıştı baran için gece boyu eşini düşünüyordu 1 ay içerisinde hayatları alt üst olmuştu oysa 1 ay öncesinde eşi ve çocuğu ile evinde beraberdi şimdi eşi yoktu ve artık hiç bir zaman gelmeyecek nasıl olacaktı bilmiyordu adeta beyni durmuştu kafasında ki düşünceleri bir türlü susmak bilmiyordu bu olanları kızına nasıl anlatacak hiç bir fikri yoktu bir yerden başlaması gerekiyordu bugün kızını annesinin yanına götürmeyi planlıyordu oraya gittiklerinde neler olacaktı onu da bilmiyordu baran kızını uyandırmaya çalıştı biraz uğraştıktan sonra dila uyanmış babasına bakıyordu babası dila'ya yüzünü yıkayıp üzerini giymesi için yardım etmişti dışardan tekrardan ağıt sesleri geliyordu baran da hazırlandıktan sonra dışarı çıktılar dila halasının yanına gitmişti halası Dila'yı alıp mutfağa geçti Zehra hanımdan Dila için birşeyler hazırlamasını rica etti Esma Dila'yı mutfağa bırakıp dışarı çıktı yemek şirketinden gelmişlerdi baran sandalyeden kalkıp başsağlığı için gelenleri karşılıyordu 1 gece içerisinde adeta bitkin düşmüş ve tükenmişti oysa Baran'ın kızına sözü vardı sözünü tutamadı hakan kapıdan girer girmez baran hakan'a sarıldı hakan arkadaşının bu haline ne diyeceğini bilemiyordu oysa ki 1 gün önce baran ile konuşmuştu kardeşim dediği adamın bir gece içerisinde çöküşü gözler önündeydi hakan baran'ın omuzlarından tutup yüzüne bakmasını sağladı;
-Kendini bırakma gibi bir seçeneğin yok baran eğer sen kendini bırakıp böyle devam edersen kızın ne olacak hiç düşündün mü sen onun artık hem annesi hem babası olacaksın başka çaren yok bakıcı tuttun diyelim bakıcı belki iyi davranır belki kötü davranır artık 2 kişisin kızın için kendin için savaşmak zorundasın anladın mı beni bırakma kendini hiç bir zaman sen eğer kendini bırakırsan hiç iyi şeyler olmaz hadi gel biraz hava alalım.
-Dila içeride burda duralım olmadığımı görürse korkuyor.
-Tamam kardeşim nasıl istersen.
Hakan Baranı ilk defa böyle görüyordu Dila mutfaktan çıkıp hakan'a doğru koştu hakan gelen Dila ile kollarını açıp onu kucağına aldı dila'nın yanaklarından öpüp biraz onunla ilgilendi baran hakan ve dila'nın yanına gelip;
-Babacım hadi montunu al gel hakan abin sen ben annenin yanına gidelim.
-Annemin yanına mı gerçekten mi?
-Evet babacım hadi montunu al gel bekliyoruz seni burda.
-Olleeyyy hala annemin yanına gidiyorum ben geldiğimde oyun oynamaya devam edelim olur mu?
-Tamam halacım gelince oynamaya devam ederiz hadi koş babanın yanına.
Evdeki herkesin gözü yaşlıydı herkes Dila'ya bakıyordu Dila ona bakan gözler ile babasına daha hızlı bir şekilde koştu baran kızına bakan gözlerin ne anlama geldiğini anlıyordu.
-Hadii baba gidelim annemin yanına.
-Hadi bakalım babacım,ama annenin yanına gitmeden önce çiçek alalım annen için.
-Papatya alalım baba annem papatya çok seviyor sen anneme sürekli taç yapardın.
-Papatya alalım birtanem.
Baran kızının dediği cümle ile afallamıştı artık eşine çiçeği evinde vermeyecekti mezarına götürecekti artık baran eşini görmeye mezarlığa gidecekti gözleri dolan baran hakan'a baktı hakan Dila ile konuşmaya başlamıştı hakan komik şeyler konuşuyordu Dila ise çok mutlu bir sekilde gülüyordu annesinden halen haberi yoktu daha olayları kavrayamıyordu baran arabadan inip çiçek dükkanına girip bir buket yaptırmıştı hızlıca dükkandan çıkıp arabaya geldi çiçeği arka koltuğa bıraktıktan sonra arabayı çalıştırıp mezarlığa doğru yol aldı mezarlığa yaklaştıkça kızına bu durumu anlatmanın yollarını arıyordu mezarlığın önüne geldiler arabadan inip baran dila'nın elini tuttu hakan çiçeği Dila'ya verip mezarlığa girdiler baran betülün mezarın yanına gelip Dila'yı kucağına oturttu Dila çiçeği babasına uzattı baran çiçeği aldı ve betülün üzerinde olan toprağa bıraktı......
Baran hakanın getirdiği Yasin-i Şerif'i alıp okumaya başladı Baran'ın sesi kızını mest etmişti okuduğu Yasin-i Şerif'i hakan'a verip Dila'yı kendine döndürdü ve annesinin artık burda olduğunu gelemeyeceğini söyledi baran bunları kızına söylerken ağlıyordu Baran'ın ağlaması ile Dila'da ağlamaya başladı ve babasına sarıldı hakan barana bakıp Baran'ın artık başka bir baran olduğunu anlamıştı Dila babasının yanağından düşen göz yaşını sildi hakan Dila'yı babasından alıp biraz uzaklaştırdı Dila hakan'a sarılıp ağlamaya devam etti baran mezarlığın başında ağlıyordu dila hakanın omzunda hakan barana mesaj atıp gelmesini söyledi baran mesajı gördükten sonra arkasına bakarak dila'nın yanına geldi ve Dila'yı kucağına aldı Dila'ya tekrardan annesinin yanına getireceğini söyledi Dila babasına daha fazla sarılıp başını babasının omzuna koydu baran Dila'yı arka koltuğa bıraktıktan sonra arabayı çalıştırıp eve doğru yol aldılar....
Eve geldiklerinde ev daha fazla kalabalık olmaya başlamıştı baran erkeklerin olduğu kısma geçip başsağlığı için gelenler ile ilgileniyordu Dila ise babaannesinin yanına oturmuştu babaannesi torununun saçlarını sevmeye başladı Dila annesinin yanına gittiklerini anlattı Hatice hanım torununun dedikleri ile gözünden bir damla yaş düştü torununun saçlarını örmeye başladı Dila babaannesinin yanından kalkıp Melike'nin yanına gitti Melike Dila ile beraber oyun oynamaya onun odasına gittiler Dila ve Melike oyun oynamaya başladılar baran odaya girdiğinde oyun oynayan kızını görünce biraz mutlu olmuştu Dila babasının geldiğini görünce koşup babasına sarılmıştı baran kendisine sarılan kızına baktı bu yaşadıkları yaşına göre çok ağırdı ama kendilerinden daha kötü durumda olanlar vardı bunlar aklına gelmişti baran kızının yanağından öpüp kucağından indirdi ceketini çıkartıp yeğeni ve kızının yanına oturdu bir süre onları izledi Esma'nın odaya gelmesi ile Baran'ın bakışları esmaya döndü Esma abisinin dışarı gelmesini ortaklarının geldiğini söyledi baran çıkarttığı ceketini alıp dışarı çıktı gelen ortaklarının yanına gitti dün toplantıdan ayrılmak zorunda kalmıştı ve geri dönüş yapmamıştı Emrah ve Ömer gelen ortaklar ile ilgilenirken baran kapıdan giren aile ile şaşırmıştı betülün annesi ve babası gelmişti Baran'ın şaşırma sebebi ise Baran'ın Betül ile evlenmesi betülün babası betülü zorla evlendirdi bu yüzden Betül ve Baran görücü usulü evlilik yapmışlardı baran gelen ailenin yanına gidip;
-Sizin ne işiniz var burda ne yüzle geliyorsunuz buraya?
-Kızımızın cenazesine katılmak suç mu?
-Ulan sizin kadar pislik insanlar görmedim defolun gidin hemen.
-Hiç bir yere gitmiyoruz torunumuz nerde?
-Halen torunum diyor o betülün ve benim kızım sizin hiç birşeyiniz hemen gidiyorsunuz burdan hadi!
Emrah;
-Baran ne oluyor burda?
-Birşey yok abi geldikleri gibi gidecekler kimseye gözükmeden.
-Siz kimsiniz de bizi kızımın cenazesinden kovuyorsunuz?
-Betülün eşi olarak sizi kovuyorum beni delirtmeyin gidin.
-Bu yaptığını yanına bırakmam Baran Seyhanlı!
-Senden korkan senin gibi olsun.
Baran olayı kapatıp içeri geçti annesi yanına gelip neler olduğunu sordu Baran yok birşey dedi konuyu geçiştirmek için Fatih Baran'ın yanına gelip ortakların onunla konuşmak istediğini söyledi.
-Baran bey başınız sağolsun sabırlar diliyorum sizlere.
-Çok sağolun buralara kadar geldiniz.
-O nasıl söz baran bey estağfurullah.
-Bir kaç gün daha burdayız tekrardan görüşmek üzere kendinize iyi bakın tekrardan başınız sağolsun.
-Sağolun iyi günler.
Ömer;
-Ben sizi geçireyim.
Saat 19:00
Akşam olmuştu vakit ne çabuk geçiyordu günlerde öyle çabuk geçiyordu ama baran için ne vakit ne de günler geçmek biliyordu baran hakanı arayıp biraz dolaşalım dedi hakan geldi ve her zaman ki tepeye gittiler bu tepeye artık Betül olmadan gidiyordu tepeye geldiklerinde Mardin ayaklarının altındaydı sessizlik hakimdi sessizliği bozan ise hakandı;
-Bakıcı işini ne yapacaksın?
-Bilmiyorum babam ile konuştum tanıdık varmış onunla konuşacakmış şu günler bir geçsin o konuda hallolur.
-Hayırlısı.
-Aynen öyle.
-Sen naptın evliliği?
-Taktık şu yüzüğü parmağa çıkmıyorda.
-Niye zorlamı oldu?
-Ben istemiyorum bu kızı kızda beni istemiyor zaten ben şeyma ile evlenmek istiyorum onunla ömrümü sürdürmek istiyorum,ama bu kız var ortada.
-Bende görücü usulü evlilik yaptım o kadar kötü değil.
-Ya abi olay evliliğin kötü olması değil evin içinde resmen 2 yabancı olucak ve nefret içerisinde bakacağız birbirimize.
-Alışırsınız birbirinize bakmışsın sevmeye bile başlamışsındır.
-Hiç öyle zannetmiyorum.
-Belli olmaz,hadi eve geçelim sende bu gece bizde kal.
-Yok yok ben eve geçeyim.
-İyi sen bilirsin.
-Yarın gelirim.
-Tamam.
-Hadi Allah'a emanet.
-Sende.
Baran hakanın yanından ayrıldıktan sonra eve geçti Dila odada uyuyordu duş alıp kızının yanına uzandı biraz saçlarını sevdi kızının belikleri çözülmemiş öylece duruyordu kızını kendine çekip sarılarak gözlerini kapattı kızının kokusu Baranı sakinleştiriyordu.............Keyifle iyi okumalar yıldıza basmayı unutmayınnn ❤️🩹🫶🏼⭐💐