nefesim ol | Taekook texting+düzyazı

hiç öpüştün mü kim?

Bara girdik ve namjoon'u aramaya başladık, bulunca oturup bir şeyler söyledik ve oturduk.

"Noldu nasıl geçti?"

"Şöyle böyle"

Jungkook benim yerime cevaplıyordu ve bu benim işime geliyordu.

"Senin için nasıldı kim?"

Bana yöneltilen soru ile gene şom ağzımı belli ediyordum.

"Duygulu..."

"Nasıl?"

"Napcan joon sal çocuğu"

"İyi be"

İkisinin atışmasına kıkırdadım, Jungkook'ta bana kıkırdadı.

"Ee ne içiyoruz?"

"Likör"

"Ben içmiyim"

"Jeon Jungkook ve içmemek?"

"Araba kullanıcam"

"Bu ne zamandan beridir senin için bir engel?"

"Boşver joon"

Namjoon alaylı gülümsemesi ile onayladı. Bense hala içkimi bekliyordum, normalde içen biri değildim hatta sek içenleri görünce midem bulanırdı ama şuan içmek çok güzel bir seçenek gibiydi.

Barmen yanımıza geldi ardından isteklerimizi sordu;

"Fransız likörü"

Ne sarhoş olmak istiyordum nede olmamak, bira midemi bulandırırdı.

"Maalesef bizde yok"

"O zaman başka bir şe-"

"Bizim evde var evde içersin."

Jungkook'un sert konuşmasının nedenini anlayamıyordum.

"Peki"

Stresten midir bilinmez acayip tuvaletim gelmişti;

"Ben bir lavaboya gidip geleceğim"

İkiside beni başıyla onayladı ayaklandim ve tuvalete girdim, cinsel ilişki içerisinde olanları görmezden gelerek işimi hallettim, ardından bir adam beni kabine geri soktu.

"N'apıyorsunuz beyefendi"

"Güzel bir gece geçirelim mi?"

"Hayır?"

Alaylı bakışlarla adamı süzdüm şaka Felan miydi bu?

Kendimi kabinden dışarı attım ve kapıya yöneldim ama tekrar biri tarafından çekildim?

"Ya bırakır mısını- abi?"

"N'apıyorsun sen bar köşelerinde"

"Sanane? Hayatım üzerinde nasıl bir ağırlığın var çok pardon?"

"Abinim ben senin!"

"Ne zamandan beri?"

Onu hayalkırıklığı ile süzdüm ve kapıya yöneldim o ise beni takip etmeye başladı.

"Gider misin başımdan"

"Taehyung hadi ama uzun süredir görüşmüyoruz bile"

"Gelseydin görüşürdük, çok pardon ama sen Canada'da karı kızla gezerken ben burda dayak yiyordum. O yüzden siktir git"

Dolan gözlerim ile jungkook'un yanına koştum.

"Gidebilirmiyiz?"

"N'oldu sana?"

"Bu kim taehyung?"

"Sanane?"

Sırf ona inat şuan jungkook'un dudaklarına yapışasım gelmişti.

"Sen kimsin asıl?"

Jungkook çıkışınca abimde onun onun üstüne yürümeye başladı.

"Ya yeter! Jungkook gidebilir miyiz lütfen!?"

Kafasını salladı ve dışarıya çıktı.

"Beni rahatsız etme sakın! Babamı görürsen şöyle avucunu yalasın ve sikini sıvazlasın."

Abimin şaşkınlıktan ağzı açık kalmıştı, normalde hep sessiz bir çocuktum ama nereye kadar? Pekala hayat dört yıl önce annemin öldüğü haberi ile bitmemişti sonuç olarak.

Kapıdan çıktım ve direkt arabaya bindim.

"O kimdi?"

"Abim"

Anladığını belirten mırıltılar çıkardı.

"Beni neden öptün?"

"Sinirliydin ve rahatlatmam gerektiğini düşündüm"

Başımı sallayarak onay verdim.

"Şey arkadaşım yarın gelecekte..."

"Peki o zaman bir şeyler alalım mı abur cubur Felan?"

Utangaç tavırlarla kafamı salladım. Markete girdiğimizde bir şeyler almış ve ödemiştim. Babam şaşırtıcı bir biçimde kartımı iptal etmemişti.

Eve geçtiğimizde Jungkook duşa girmişti bense oturuyordum, hiçbir şey yapasım yoktu yarın pazardı ve ben ilk defa pazarı aptal yemeklere harcamayacaktım.

Ben bunları düşünürken Jungkook ıslak üstü ile odaya girdi.

"Ben çıkayım"

Başıyla beni onayladi ama tam çıkacağım sırada durdurdu;

"Hiç öpüştün mü kim?"

Bu ne biçim bir soruydu?

"Hayır, hayır öpüşmedim"

Başını salladı ve geçmeme izin verdi, odaya geri girdiğimde saçını havlu ile kuruluyordu.

"Yardımcı olayım mı?"

Başını salladı sakince yanına gittim ve havluyu aldım, kurutmaya başladığımda yaptığım minik masajla hemen mayışmıştı.

"Jungkook uzan öyle devam edeyim olur mu?"

"Hmhm"

Önce ben yatak başlığına sırtımı vererek oturdum ardından oda dizime yattı; acaba uzanmak dışında bir şey yapar mıydık bu yatakta?

Aklıma gelen şeyle yüzüm kıpkırmızı oldu, ne düşünüyordum ben.

"Niye kızardın sıcak mı?"

Elini yüzüme getirdi bu beni daha da strese sokmuştu.

"Ben bir lavoboya gideceğim"

Başını sallayarak onayladı, elimi yüzümü yıkadım ardından yere oturdum ve telefonumdan annemin ninni söylediği podcasti açtım.

"Sakinleş bebeğim, yanında canavar değil ben varım..."

Gözümden bir damla yaş firar ederken kendi kendime mırıldandım.

"Ne canavarlar var ne sen anne..."

....

Bölüm nasıl buraya geldi bir
Fikrim yok

Bxb yazsam kaç kişi okur?