Nil

40 37 6
                                    

- Allah geciktiriyor ise güzelleştiriyor.

Şiir kitabıma gelen yorum ile şaşırdım. Hiç kimse bana eşlik etmezdi yazı yazarken. Oysa çok isterdim bölüm boyunca okuyucularla sohbet etmeyi. Kitabıma gelen yorum ile musmutlu oldum. Hemen kalp emojisini gönderdim. Kalbim kadar yer kaplıyordum nasılsa.
Beni takip eden kişiye daha fazla dakika ayırmak istemiştim. Kapının açılma sesinden gelen kişiyi az çok tahmin ediyordum. Babam gelmişti. Müziğin sesini bastıracak kadar evin kapısı sarsıldı.
Depreme lüzum yok. Babamın güçlü kolları var. Sarsıntıyı duyunca telefonu attım yatağın üstüne.

Gıcıklık olsun diye babama yapacağım listeyi gözden geçirdim. Kapıyı açıp gülmeye başladım.
- Babacığım benim. Aşk böceğin olan annem seni çok özledi.
Babamın gülen ela gözleri, dalga geçtiğimi bilmenin rahatlığı ile cevap verdi bana.
- Hayatta inanmam.
Babam ardından göz kırptı bana. Bu işaret ile birlikte annemi mağdur edecektik.
- Tatlım, kızımız ne söylüyor ?
- Baba.
Gülmekten konuşamadım. Annem ile babam daha fazla gülmeye başladı. Annem beni azarlamak istedi.
- İşin gücün dünyada gülmek. Allah daha çok güldürsün seni. Ben olmaz isem kime takılacaksın acaba ?
Babam elinde bulunan balık poşetini bıraktı.
- Bu da soru mu ? Kızımızın eğlence anlayışı gülümsemek. Çok güldüğü için radarına takılır daima biri.
- Babacığım, yokluğunda annem yangının kupkuru olduğunu söyledi.

Annem hemen üstüme yürüdü.
- Dayak arıyor senin canın.
- Öyle mi anne ? Sen mi bana vuracaksın ? Hadi kaldır elini. Baba, beni karın hangi hakla tehdit ediyor ?
Babam aramıza girdi.
- Yatakta hiç yanağının kuru olduğunu söylememiştin bana tatlım. Kızımız haklı. Üçüncü kardeş istiyor.
Babam ile hiçbir maç kazanılmaz.
- Yazıklar olsun baba. Taraf değiştirdin. Çocuk falan istemiyorum. Torun sevecek yaştasın. Az utan. Kardeşim var benim zaten. Bir başka kardeşe ihtiyacım yok.
- Kızım.
Annem ortamı yatıştırmak adına naif davranıyordu.
- Nil.
- Duymuyorum anne. Zorla mı ?
Babam geri adım atıp salona geçti.
- İyi ki kardeş dedim. Sanki kızımızın yüzünün rengini çaldım. Suratsız suratsız bakma bana.
- Babam değilsin. Duydun mu ?  Annemin soyadını taşıyacağım.
- Allah bana sabır versin. Amin. Allah bana bir kız verdi. Yedi dünyaya bedel. Sana benzeyen bir kızım daha olsaydı zaten battım. Al para vereceğim sana.
- Benim param var baba. Oğluna söker numaraların. Heves kalmadım dondurmaya. Elimi sallar isem annem alır bana.

Daha çok gülüyorduk babamla. Annem tutumlu biridir. Erkek kardeşim ile ikisinin eli çok sıkı. Babamla ben cömert. Durum böyle olunca annemin bu yönü ile ortaya karışık şakalar yapıyorum.
- Annen sana daha ne yapsın acaba ? Bilezik istedin. Yapmadım mı ?
- Bilezik, demir parçası. Çok önem arz etmiyor.
- Olsun kızım. Sana elmas alsak parlak taş diye atarsın denize. O kapasite var senin suyunda.
Babamın tam hanımcı modu açılmıştı.
- Annen haklı. Evlenirsin diye sana bilezik yaptı. Ama sen kimseyi beğenmedin kızım.
Babamın cesaret dolu cümlesi birazdan kaos nedenim olacaktı.
- İyi yapıyorum. Görücü usulü evlenmiyorum. Evimden beni kovmaya çalıyorsun. Senin gibi baba olmaz olsun. Anne, babamı boşa gitsin. Sen ölür isen tek yatamaz. Fobisi var. Hemen evlenir. Servetimizi kadına verir. Erkek kardeşim ile sefil kalırız. Su uyur erkekler uyumaz. Biz kadınlar kadar duygusal zeka yok çoğunda. Gündüz kuşağında görüyorsun anne.

Babamın fişini çektim. Dili dönmez oldu. Annem ise atak yaptı.
- Ölür isem babana beş kuruş verme kızım.
Babam alınganlık edecekti. Bugüne kadar sizi ben baktım cümlesi kuracaktı. Klasik senaryo sıkıcı geldiği için bambaşka cümle kurdum.
- Baba, acıktım.
- Kızım, babanı yerden yere vur. Acıktım mı oldu ? Yine canın ne çekti duyabilir miyiz ?
- Çilek istiyorum. Doğal olsun. Yiyince kokan çileklerden. Sera çileği olmayacak. Çok büyük alma. Onlar tatsız oluyor. Aşırı ince seçme. Yiyor iken zevk alamıyorum. Orta olsun. Hasar istemiyorum. Nerede ezik gelişigüzel atma poşetin içine.
Babam kafasını salladı.
- Oldu olacak. Al eline kova. Git çilek bahçesine. Kim böyle nitelikleri sayıp çilek alıyor acaba ?
- Çilekleri unut baba. Daha önemli bir konu var. Karşı tarafta yolun orada odama geçince bir adam gördüm. Bizim eve bakıyordu.
Annemin görüp görmediğini Mestan'ı merak ediyordum.
- Karşıdan karşıya geçerken durup yolu kontrol etmiştir kızım. Her adamın karşıdan karşıya geçmesinin önemi yok. Yolun üstünde duruyor evimiz. Gayet normal.
Babamın önemsiz gördüğü şeyleri detay ile ancak ağzından alırsınız.
- Marketten çıkışta yan yana yürüdük. Siyah sakalları var. Rahat on gündür kesilmemişti. Yüz hatlarında Trabzonlu olmadığını rahatça söyleyebilirim. Piknik alanında gözüne böyle biri çarpmadı mı ?
- Hayır. Limana kayığı çektim. Piknik alanı boştu. Hava çok sıcak diye gelen kişiler fotoğraf çekilip gidiyor.

Aradığım cevaplar yoksa mutfağın balkonunda biraz rüzgarın tadını çıkarmaya gitmeliydim. Öyle yaptım. Mestan'ı görürüm tekrar diye düşünmedim hiç. Kardeşimin, bizi aramadan güne devam etmesi annemin canını sıkmıştı. Babama balık kızartıp yanına salata yaptı annem.
- Keyfinize bakmayı öğrenin.
Kardeşim konusunu yine toprakla örttüm. Bir kişi yok diye gün boyunca depresyona girmek, insan sağlığına kurşun sıkar.
Bulaşıkları yıkarken telefonum çaldı. Teyzem kahveye çağırıyordu. Annem hemen bulaşıkları öne çıkardı. Burnundan soluk alıyordu. Öfkesi taştı annemin..
- Git git. Bulaşıklar kalsın bana.
Babam aramıza müdahale etti..
- Git kızım. Sen anneni dinleme. Karım ile baş başa bırak beni.
- Zaten annemi dinleyecek değildim bana. Kendisi doğum günü partilerine giderken evi bekliyorum. Ses ettiğim görülmez. Sıra bana gelince aslan kesiliyor başımıza. Ormanda değiliz.
Babam içtiği suyu püskürttü.
- Allah aşkına kızım git. Yoksa ayı yaparsın beni.
- Baba, sen ayı isen annem aslan olamaz.
Annem masayı sildiği sarı bez ile döndü bana.
- En büyük düşmanım sensin.

Köprünün altından geçerken belaya yürümenin versiyonu artık çözdüm. Bekar erkeklerin olduğu ortamda potansiyel gelin adayı benim. Evlilik programında yarışmacı olsaydım taliplerim böyle çok gelmezdi. En böyle sevmediğim Şerife adlı kadın. Şerife bizim eski evden komşumuz. Kadının yaşı rahat yetmiş vardır. Beş yaşındaydım. Oğlu ortaokul sona gidiyordu. Söylenti yaşının kırk olduğu yönünde. Nüfus memuru değilim. Ramiz adlı oğlu bana aşık. İstemiyorum cevabını Şerife adlı komşumuz kabul etmiyor. Neler yaptığını düşününce onların kapısının önünden geçerken umarım balkona çıkmaz diye dua ediyorum. Sarı demirlerin üstünde Şerife ve bazı kadınlar oturuyor. Onları görmeden geçmenin bir çözümü var aslında. Telefonu çıkartıyorum.
- Alo teyze. Şimdi ben geliyorum. Bizim eski evin önünden.
- Gel Nil. Bekliyoruz seni.
- Teyze onun için aramadım herhalde.
Kadınlar bana bakıyor. Gülseren adlı kadın telefon görüşmesine saygı göstermek istemiyor.
-Nil, kızım. Nasılsın ?
Boşuna gitti 2 TL 88 kuruş. Çıldırdım. Zorla gülümsedim.
- İyiyim. Umarım siz daha iyisiniz. Kusura bakmayın. Teyzemle konuşuyordum. Az işimiz var. Size iyi oturmalar diliyorum. Ayrıca iyi günler.
Onlar için gün iyi olabilir. Benim için Şerife eşittir babamı tehdit eden kadın. Kızını bize vermez isen kolundan tutup almasını biliriz dedi babama.
Oğlunu sevmediğim ortada. Zorla güzellik için ailem karşıma aldığı gün onu her ortam içinde küçücük parçalara ayırmaya ant içtim. Teyzem karşıdan gülümsedi.
- Şimdi anladım. Şerife için aradın bizi. İyisin değil mi ?
- Kapat teyze. Sizin eve sadece iki dakikalık yolum kaldı.
Şerife, kadınların yüz karası. Oğlunun mutluluğu için her yolun mübah olduğunu inanan bir kadın. Başkasının kızını ev, araba veya zenginlik ile oğluna yar edeceğine inanıyor. Bazı kalplerin değeri ne dünyada ne ahirette biçilmez. Çünkü; yoktan var eden Allah kuluna sahip çıkar. Şerife ise kalbinin değil ekmeğini yemek yerine zorla gelin etme peşinde beni.
Adım Nil ise toprağa karışıp giderim. Şerife'yi ise toprağın üstünde çamur olarak bırakmam. Çamur bulaşır ise yıkarsın geçer. Çamurlaşan insan başkasının filizlerini çalmak ister. Ümidinizi başkanının zorbalığına kurban asla etmeyin. Hür ve tam bağımsız vicdanım bana işsiz kız nasılsa oğlumu alsın diye konuştu. Bu kadını yüreğim asla affetmeyecek. Anne olarak kendi oğluna gitsin oyuncak bebek alsın. Benim kalbim pil ile çalışmıyor.

Kör Kuyu 🤷Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin