İlk maaşımdan minik bir miktarını sipariş ettiğim sandviç ve suya verdim. Sonunda karnım doymuş,enerjim az da olsa yerine gelmişti. Buğra'nın söylediği şey resmen beynimin içinde dönüyordu,mesajı tekrar tekrar okuyup sırıtıyordum. Fotoğrafı beğendiğini söylemişti. Üstelik bunu dedikten sonra bebek gibi utanıp çevrimdışı olmuştu. Ne kadar hoşuma gittiğini ben bile kestiremiyordum. Bu kadar sert görünen biri yerine kendimi baskın karakter olarak hayal etmem bile beni sabaha kadar güldürebilir. Uyumayı düşünüyordum,yarın sabah saat dokuz civarı kalkıp kafeye giderek ilk işimin deneme aşamasında kendimi patronuma kanıtlamam gerekiyor. Uyumadan önce Buğra'ya yazıp biraz uğraşmak istiyordum,aynı konuyu açarsam ne tepki vereceğini çok merak ediyordum. Koltuğun üzerinde bağdaş kurarak telefonumu açtım. Yazmamıştı.
Meliisaaa>>
-Benim bebeğim utanmış mı? Kıyamam. (21.01)
-Kaçacak mısın böyle?(21.01)
-O iç çamaşırlarının altında sana ait bir şeyler var sevgilim,gelip alman gerek.(21.02)
-Seni istiyorum. (21.02)
-Fotoğrafı beğendiğine göre,sanırım minik jestlerden zarar gelmez. Değil mi?(21.02)
-Beni beğenmen libidomu yükseltiyor.(21.03)
-Belki de seni düşünüp kendimi parmaklamalıyım, sonra o videoyu sana atmalıyım.(21.03)
-Bunu da beğenir miydin?(Görüldü)
-Geldin sonunda.(Görüldü)
Bugraa_officiall yazıyor...
Bugraa_officiall çevrimdışı
Bugraa_officiall çevrim içi
Instagram kullanıcısı
Gördüğüm saçmalıkla koltuğa vurarak kahkaha attım. Önce yazıyordu,sonra çevrimdışı oldu,ardından tekrar çevrim içi oldu ve engelledi. Tanrım. Gülmemi durduramıyorum. Yüzümde muzip bir sırıtışla hesabıma girdim yeni bir hesap açmak için. Ettiği iltifattan sonra peşini bırakmam daha da zor olacaktı,kendi kuyusunu kendi kazdı. Hızlıca rastgele bir hesap ismi oluşturduktan sonra arama yerine Buğra'nın hesabını yazdım,gördüğüm profile tıklayıp yanındaki mesaj yaz bölümüne de tıklayarak mesaj bölümüne girdim. Tek bir mesaj hakkım vardı,doğru kullanıp tekrar engel yememem gerek fakat bu benim için fazla zor bir şey. Ben ve engel yememek aynı tarafta bile olamazdı,arsız yapım yüzünden üstüne gidip yerin dibine sokmaya zorluyordum resmen. Belki de yapmam gereken mesaj yazmak değildir...
Dudaklarımı yalıyarak kamera kısmına tıkladım,kamera beni gösterirken koltuğun karşısında bulunan masanın üzerine arkasındaki tutacak sayesinde sabitledim. Yüzüm gözükmüyordu, tam da istediğim gibi sadece göğsüme kadar gözüküyordu. Üstümü çıkarıp kenara attıktan sonra altımdaki pijamamdan da aynı hızda kurtuldum. Mesaj yazarsam engel atacağını biliyordum,boşa şansımı zorlamama hiç gerek yoktu. Bu videonun ardından engel atarsa bile içim rahat olurdu. Kendine ait olan bedeni bilmesini istiyordum. Video kaydına bastıktan sonra bacaklarımı araladım,dışarıdaki kesik kesik gelen cırcır böceği sesleri ortamı daha da estetik kılıyordu. Memelerimden bir tanesinin ucunu parmağımla sıkıp parmaklarımın arasında döndürdüm,o sırada diğer elim bacağımda aşağı yukarı geziniyordu. Gözlerimi kapatarak Buğra'yı gözümün önünde canlandırdım. Benim ellerim değil de,onun elleriymiş gibi düşünmek için beynime oyun oynadım. Nefesim hızlanmaya başlamıştı bile. Dolgun dudaklarını sertleşmiş meme ucumda hayal etmek bacaklarımı titretiyordu. Onu istiyordum,onu hayal ettikçe daha da istiyordum. Dudaklarımı birbirine bastırarak koltukta biraz daha ileri kaydım. Aldığım sık nefeslerle göğsüm hızlıca inip kalkıyor,kamerada da belli oluyordu. İsmini sayıklamak istemiştim fakat sesimi henüz duymasını istemiyordum. Bacağımın üzerindeki elimi klitorisime doğru ilerleyip daire şeklinde ovmaya başladım. Zaten hassaslaşmaya çoktan başlamış bedenim bu hareketim karşısında kasıldı. Ağzımdan kısık sesli bir sızlanma dökülürken parmağımı daha çok bastırıp hızımı arttırdım. Bu videoyu izlediği zaman sertleşebilme ihtimali klitorisimi zonklatıyordu. Ağzımdan kısık sesli bir inleme kaçtı,bedenim istemsiz reflekslerle hareket edip duruyordu. Belim yay gibi geriye doğru büküldü. Şişmeye başlamış vajina dudaklarımda parmağımı gezdirerek okşadım. Daha fazlasını ona vermeyi düşünmüyordum,yerimde dikleşerek video kaydını kapattıktan sonra videoyu Buğra'ya yolladım. Nefesim hala hızlıydı, burasının kendime dokunmak için uygun bir ortam olduğunu sanmıyordum ama dayanamadığımı hissediyordum. Benden uzak durduğu zaman onu daha çok istiyordum,beni istediği zaman da kontrolüm elimden kayıp gidiyordu. Koltuğun yanındaki kıyafetlerimi alarak ayağı kalktım giyinmek için. Burada bu şekilde durmam uygun değildir. Birilerinin gelme ihtimali yüksekti. Hızlıca önce iç çamaşırlarımı ardından pijama takımımı üzerime geçirdikten sonra masanın üzerindeki telefonumu elime alarak koltuğa kendimi attım. Görüldü olmuştu, merak edip açsın diye videoyu tek görünümlük atmıştım. Eğer videoyu normal şekilde atsaydım zaten ne olduğunu gördüğü için girmeme ihtimali vardı. Sol altta yazan Görüldü yazısını gördüğümde gözlerim şeytanca parladı. Kendi kendime hafifçe kıkırdayıp telefonu baş ucuma bıraktım. Uyuyup yarın ne yazdığına bakacaktım, başka biri sanmasına ihtimal olmadığını biliyordum çünkü benim bedenimi çoktan görmüştü. Gözlerimi kapatarak kafamda dönen şeyleri susturmaya zorlarken hatırladığım alarmla gözlerimi tekrar açtım. Tabii ya,alarm kurmazsam sabah iş için nasıl kalkabilirim acaba? Oflayarak telefonu tekrar elime aldığım sıra kendimi tutamayıp Buğra'nın attığı mesaja tıkladım.
