Sonunda güneş yavaş yavaş tepede oluşmaya başladı. Kaç saattir burada oturuyordum sayamadım bile fakat eminim artık açık yerler vardır,kalkıp iş aramaya başlamam gerekiyor. Akşama kadar yorulmadan denemeyi düşünüyorum ama umuyorum ki akşama kadar sürmez de hızlıca bir iş bulabilirim çünkü daha fazla bu hayatı kaldırabileceğimi sanmıyorum. Oturduğum yerden kalktığımda kalçamın uyuşmuş olmasına yüzümü buruşturdum. Yürüyüş yapmış olacağımı düşünüp pozitif olmam gerekiyor,yoksa yakında sürekli tehlikeye girecek bir canım kalmayacak. Fazla isyankar davrandığımın farkındayım fakat resmen ömrü hayatı boyunca odasından çıkmamış ve tek arkadaşı bilgisayarı olan biri için sokakta yaşamak o kadar da iyi bir fikir değildi. Sürekli başıma bir şeyler gelip duruyordu,resmen yağmurdan kaçarken doluya yakalanıyorum. Gözlerimi ovuşturup bilmediğim sokakta ilerlemeye başladım,sanırım ileride çıkış bulabilirim. Ana caddeye çıkarsam gerisi zaten çorap söküğü gibi gelecekti. Yolda giderken de nasıl bir iş aramam gerektiğini düşünürüm.
Yürümeye devam ederken insanlar bana bakıp duruyordu,artık bakan kişilere tip tip karşılıklı olarak bakmaya başladım. Ta ki önünden geçtiğim marketin aynasında yüzümü görene kadar. Tamam,kabul ediyorum. Bu kadar berbat bir yüz beklemiyordum kesinlikle. Gözlerimin altı resmen mor değil siyaha dönmüştü. Saçım başım her yerim dağılmış,hala üzerimde hello kitty pijamaları ile sokak sokak gezdiğimi daha yeni fark ediyordum. Yüzüme bakmasalar bile bu saatte bu pijamalarla geçen birini garipsemiş olmaları normaldi sanırsam. Oflayarak önümdeki dükkanın önünde oturan bir grup adamın yanına yaklaştım. "Pardon." Dedim nazikçe,bana dönmeleri için. Adamların bakışları aynı anda bana döndüğünde birkaç saniye utanç duraksaması yaşadıktan sonra konuşmaya başladım. "Yakınlarda bildiğiniz çalışan arayan bir kafe var mı acaba?" Bakışlarını garipsemiştim,yiyecek gibi bakıyorlardı. İçlerinden kısa ve sakalı olan adam konuştu,sesine gülmemek için zor durdum çünkü sesi daha çok kadınmış da sesini erkek sesi yapmaya çalışıyormuş gibi değişik bir şekilde çıkıyordu. "Ben biliyorum. Buradan dümdüz ilerle,birkaç cadde ileride köşesinde kuruyemişçi olan bir yer var. O sokağa gireceksin. O sokağa girdikten sonra tekrar dümdüz ilerle,ileride farklı bir ana cadde var. Heh işte o ana caddeye çıktığında zaten etrafına biraz bakınsan görürsün." Gülümseyip başımı salladım,söylediği şeyleri aklımda tutmaya zorladım. Çok fazla hızlı anlatmıştı ve büyük ihtimalle eminim ki ileride tekrar sormak zorunda kalacaktım. Tek anladığım kafede bir çalışan aranıyor olmasıydı,onu da zaten ben demiştim. "Teşekkürler." Dedim anlamamış olmama rağmen. Adımlarım çok fazla yavaştı ve gözlerimi kısıp durarak dediği şeyleri hatırlamaya çalıştım. Telefonumu kullanmak istemiyordum çünkü zaten şarjım azdı,biraz daha kullanırsam biteceğini bildiğim için sürünmeyi tercih ettim. İlk önce dümdüz ilerle demişti,orayı hatırlıyorum. Kuruyemişçi dediği de aklımdaydı,sanırım hatırlıyorum. Adımlarımı hafif hızlandırıp sokakları olabildiğince hızlı şekilde geçip her sokağın dönüş noktasına bakarak kuruyemişçi görmeye çalıştım.
Neredeyse dünyanın öbür ucuna kadar yürüdükten sonra anca kuruyemiş dükkanını görebildim. Yüzümde halsiz bir sevinçle hızlıca sokağa girip sokağın çıkışına doğru ilerledim,zaten dışarıda arabalar vesaire geçtiğini gördüğüme göre o kadar da uzak bir sokak değildi. Kafede kombinim yüzünden umarım kimse bir şey demezdi. Pek mantıklı bir sebep gelmiyor aslında,'Üstünde hello kitty pijama var,seni işe alamayız'. Zaten iş bulma sebebim bu. Eğer altımda lüks bir araba ve üzerimde milyon dolarlık kıyafet varsa ne diye kafe bakayım ben? Kendi kendime kafamda yolda senaryo kurarak sinirlendiğimi fark ettiğimde birkaç saniye olduğum yerde durdum,sonra tekrar yürümeye başladım. Yalnızlıktan delirmeye başladığımı düşünmeye başladım, henüz işe gitmemiştim bile fakat kafamın içinde onlar çoktan benim hello kitty pijamalarımı eleştiriyordu. Sonunda sokak bitti,hafif geri çekilip iki tarafa doğru baktım kafeyi bulmak için. Sonunda büyük bir kafe görünce heyecanla ellerimi çırpıp kafeye doğru hızlı adımlarla ilerledim. D&C KAFE.
