Merhabaa, yeni bir kurguma hoş geldiniz. Bu kurgumda aslında bir andan da kendi yaşadığım birkaç sorunu da ele almak istedim. Umarım beğenirsiniz. O zaman sizi giriş bölümümüzle baş başa bırakıyorum. Bölüm sonunda görüşmek üzere.
*****
Şşt.
Sessiz ol.
Yoksa ölürsün.
Tıpkı ailen gibi.
Bir silah sesiyle beraber hıçkırarak ağlamam daha da şiddetlendi. Aşağıdan bir ses gelmiyordu hatta çıt çıkmıyordu ama ben duyuyordum, ne olduğunu bile bilmeden duyuyordum. Kim olduğunu bilmediğim bir adamın gelmesiyle beraber annem beni bu odaya getirmişti. Ailemin bir sürü düşmanı olabilirdi. Durumumuz iyi değildi ve herkese borçlanmıştık. Evet, on yaşında bir çocuğun bunları bilmesi normal değil ama biliyordum işte.
Bir silah sesi daha...
O sesle beraber bu sefer içimden bir şeyler koptu. Hayır ilk silah aileme isabet etmemişti, hissederdim. Ama bu sefer hissettim o duyguyu. Ailem ölüyordu.
Bir silah sesi daha...
Yine hissettim. Annem bana "Çocuklar ailelerini hissederler" demişti. Bunu mu kastediyordu? Onları ölürken hissetmemi mi?
Bir an kapı açıldı. Büyük, çok büyük, kaslı bir adam içeriye girdi. Burnundan hırıltılı bir ses çıkarken bana doğru ilerledi ve adeta beni öldürmek ister gibi kolumu tuttuğu an beni sürüklemeye başladı.
"Anne," dedim. "Yardım et ona."
Bakmadı bile.
Yerlerde sürükleniyordum. Adamın yüzüne baktım, o bakmadı. Bu sefer de "Baba," dedim belki onu kurtarır diye.
Yine bakmadı.
Beni sürükleyerek götürmeye devam etti. Sonunda salona getirdi beni. "Annene bak," dedi ve beni vücudunda kırmızı lekelerle dolu annemin bedenine doğru itekledi. Düşmem umurunda bile olmadı. Anneme baktım, yüzü gözü o lekelerle doluydu. "Anne," dedim ağlarken. "Yaşıyorsun değil mi?" Annem bana cevap vermedi. Yaşıyordu o, sadece uyuyordu.
Madem uyuyordu o zaman yüzündeki kırmızı lekeler de neyin nesiydi?
Yine aynı adam beni tişörtümden çekip bu sefer de babama itekledi. Babama baktım. Babamın kalbi delik deşikti. Bu sefer de babama sordum: "Baba," dedim "Yaşıyorsun değil mi?" Babam da cevap vermedi. Sonrasında arkamda bir hışırtı duydum. Adam gitmek için hareketlenmişti ama tek hareketlenen o değildi. Yanında üç adam daha vardı. Onları tanıyor gibiydim, bu çocuk halime rağmen. O üç adamdan biri beni gördüğü gibi kafama silahın tersiyle vurdu.
Bana ne oldu bilmiyorum ama benim ailemin artık olmadığını çok iyi biliyorum.
*****
Bir aile acısı...
Giriş bölümümüz nasıldı? Bence çok yaralayıcıydı...
Sağlıcakla kalın, hoşçakalın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BANA GÜVENME
Novela JuvenilŞşt. Sessiz ol. Yoksa ölürsün. Tıpkı ailen gibi. • Çağla Saygıner hayatın ona sunduğu kötülüklerden sağ çıkarak hayatına bir şekilde devam etmeye çalışmaktadır. Çocukluk arkadaşlarıyla beraber üniversitede okumaya devam eden Çağla'nın okulunda olan...