"Kaçta çıkıyorsun sevgilim ?" dedim önümdeki son belgeyi imzalarken.
"Valla bugün çıkmam zor gibi savcım, sen beni bekleme."
"Neden, bir şey mi oldu ?" dedim kaşlarım çatılırken. Bu akşam için benim evimde yemek yemeği planlamıştık, yine iptal olmuş gibi görünüyordu.
"Şu anlattığım dava var ya hani doktor Cihan ve eşi, geçende de evlerinin önündeydik. Adamın beş sene önce ölen annesinin parmak izleri çıktı bulduğumuz bir delilin üstünde. Ilgaz savcı ve Fırat komiser de burada, sabahlarız büyük ihtimalle." dedi sevgilim canı sıkılmış bir şekilde.
"Bizim plan iptal yani ?" dedim ben de oflarken.
"Öyle galiba sevgilim, çok özür dilerim. Ama söz veriyorum affettireceğim kendimi."
"Valla kendinizi affettirmeniz gereken şeyler listesi gittikçe uzuyor Tuğçe hanım, ne yapmayı düşünüyorsunuz bu konu hakkında ?" dedim kalemi elimde döndürüp eskisi gibi flörtleşmeye başlarken.
"Bilemedim savcım, aklınızda vardır bir şeyler bence." dedi Tuğçe de gülümseyerek.
"Yani var gibi ama, telefonda söylenmez sanki. Hatta anlatılmaz yaşanır diye düşünüyorum."
"O kadar diyorsun ?"
"O kadar diyorum."
"O zaman yer ve zaman söyleyin savcım, görün bakalım neler yapabilecekmişim kendimi affettirmek için." dediğinde beraber geçirdiğimiz özel anlarımızın anıları doldu aklıma ve derin bir nefes alarak dudağımı ısırdım.
"Ne oldu savcım ? Sesiniz kesildi birden sanki ?"
"Tuğçe, yapma." dedim ben de kendimi toparlamaya çalışırken. Şu an adliyede bedenimin düşündüklerime tepki vermesi istediğim son şeydi. Bir kaç hafta önce bu odada yaşadıklarımız da işimi kolaylaştırmıyordu.
"Benim telefonu kapatma vaktim gelmiş anlaşılan, o zaman ben sizi aklınıza gelen fikirlerle baş başa bırakıyorum savcım yarın görüşürüz."
"Beni bu hale getir sonra hemen kapatalım de, bunun da acısını çıkarırız sevgilim. Görüşürüz madem kendine dikkat et."
"Tamam sevgilim görüşürüz, sen de dikkat kendine."
Telefonu kapatıp işlerimi bitirdikten sonra eve Tuğçe olmadan gitmenin bir anlamı olmadığını düşündüm. Kendi dosyam olmasa bile belki emniyette bir yardımın dokunabilirdi, belki işleri hızlıca bitirip eve gidebilirdik.
Bunları düşündükten sonra arabayla emniyete gidip gecemi evde olmasa bile sevgilimle geçirmeye karar verdim. İçeri girdiğimde herkes Eren başkomiserin odasında toplanmış, çalışıyorlardı.
"Savcım ?" dedi Ilgaz savcı beni görünce.
"İyi akşamlar herkese, yoğun olduğunuzu duydum. Belki bir yardımım dokunur diye geldim." dedim ben de montumu çıkarıp asarken. Sevdiğim kadının o güzel gözlerini üstümde hissetmek bile yetiyordu yorgunluğumu almak için.
"Buyurun savcım zaten kesik baş dosyası sizindi, belki bilmediğimiz şeyler vardır." dedi Tuğçe de yerinden kalkıp oturmam için.
"Saçmalama, otur sen ben şurdan bir sandalye alırım." dedim ve dışarıdan oturmak için bir sandalye aldım.
Yanına oturduğumda sevgilimin çok sevdiğim kokusu burnuma dolmuştu ve onu ne kadar özlediğimi yine fark etmiştim. Ona dönüp baktığımda ve gözlerimiz buluştuğunda bu kadın tarafından sevildiğim için ne kadar şanslı olduğumu düşünüyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EfTuğ - OneShot
Romancedizide göremediğimiz minnoş çiftimiz için tek bölümlük hikayeler