Yoğun istek -sadece bir kişi- üzerine uzun zamandır sözünü verdiğim bölüm geldi sanki...
Umarım beğenirsiniz ❤️———————-
Gelen ihbarla beraber aceleyle olay yerine gitti Tuğçe. Babasının bugün izinde olmasından faydalanarak Fırat'ın peşine takılmıştı.
Yolda Fırat ona savcıya da haber verilmesi gerektiğini söyleyince vakit kaybetmeden Efe'yi aradı genç kadın.
"Savcım kusura bakmayın rahatsız ediyorum."
"Ne rahatsızlığı Tuğçe hanım, buyurun dinliyorum."
"Serdar'ın davası için olay yeri bulunmuş, oraya gidiyoruz ekiplerle."
"Tamam adresi bana at geliyorum hemen."
"Emir anlaşıldı savcım."
Olay yerinde geldiklerinde Göksu ve Anıl çoktan çalışmaya başlamışlardı. Uzun zamandır aradıkları bu olay yeri bir kaç haftadır peşinde koştukları katile daha çok yaklaştırıyordu onları.
Ormanın ortasında, ıssız bir yerdeydiler. Tuğçe herhangi bir kanıt veya işe yarayabilecek bir şey bulmak için etrafa bakınmaya başladığında, Efe'nin mavi arabasının da geldiğini gördü.
Siyah takımı aklını başından alıyordu genç kadının. Kravat takmamış olan Efe normalinden çok daha çekici geliyordu ona.
Altı gündür görüşemiyorlardı ve altı gün önce de eğlenceleri neredeyse yarım kalmıştı, o yüzden bunu saymamışlardı. Tuğçe'nin odasında tam bedenlerini birleştirecekken Eren'in eve gelmesiyle sessizliğe bürünmek zorunda kalmıştı genç ikili. Başkomiser kızının kapısını tıklatıp onunla konuşmak istediğinde hareketlerine devam eden Efe hızlanan gel gitleriyle çok zorlaştırmıştı Tuğçe'nin işini (bunun fb bölümü gelebilir).
O yüzden gözleri birleştiğinde ikisi de biliyordu birbirlerini ne kadar özlediklerini. Kravatsız gelmeyi bilerek yaptığından emindi Tuğçe, savcısı asla iş saatleri içinde kravatını çıkarmazdı.
Genç kadının da kırmızı ve parlak dudakları çekmişti Efe'nin dikkatini. Barda ilk tanıştıkları akşamdan tanıdıktı bu parlatıcı, çilekliydi ve Efe'nin en sevdiğiydi.
Giydiği siyah gömlek bembeyaz teniyle çok uyumluydu ve pantolonu paçaları geniş olsa da bacaklarının üst kısmını tamamen kavrıyordu genç kadının.
İkisi de birbirlerine kaçamak bakışlar atarken işlerine odaklanmaya çalışıyorlardı.
Tuğçe'nin ciddi yüz ifadesiyle Göksu ve Anıl'ı dinleyip onlarla bir şeyler araması genç savcının dikkatini çok dağıtıyordu. Karşıdındaki kadının üstündeki etkisi asla azalmıyordu, ne olursa olsun, nerede olursa olsun, Tuğçe parmağında oynatıyordu Efe'yi ve bunu hiçbir şey yapmadan başarıyordu. İşine böyle konsantre olduğunu görmek bile heyecanlandırıyordu genç savcıyı, bedeninin ve beyninin Tuğçe'ye verdiği tepkileri kontrol edemiyordu.
Genç kadın daha iyi saklıyordu duygularını, aynı şeyleri o da hissediyordu ama işine odaklanmak daha kolaydı onun için.
Garip ilişkilerinde Efe hep kendine hakim olamayan taraf olmuştu.
Hava biraz kararmaya başlarken Tuğçe bir anda aklına gelen fikirle gülümsedi. Babasına yakalanmak üzereyken Efe durumunu daha çok zorlaştırmıştı bir kaç gün önce, şimdi ortamın çok kalabalık olmayışından faydalanıp intikamını alabilirdi genç kadın.
Yavaşça yalnız ve biraz uzakta bekleyen savcısının yanına yaklaştı Tuğçe.
"Savcım." dedi Efe'nin çok sevdiği ses tonuyla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EfTuğ - OneShot
Romancedizide göremediğimiz minnoş çiftimiz için tek bölümlük hikayeler