Senden Bana Kalan:Aşk-ı Divane (#DÜZENLENİYOR) #Wattys2020

-16-

16 yıl sonra

Takvim yaprakları hızlıca akmış, Selim ve Şebnem'in çocukları en güzel yaşlarına gelmişlerdi.Ancak geçen bu 16 yılda iki kardeş hala anlaşmazlıklar yaşıyordu..

''Anne!şu oğluna bir şey söyle ya.''

Şebnem,kızının tiz sesli bağırtısına karşı yüzünü buruşturmuştu.Bıkkınlıkla elindeki magazin dergisini bıraktı ve çocuklarına döndü.

''Çocuklar noluyor?''

''Bugün günlerden Cumartesi ve senin kıt beyinli oğlun beni sabahın sekiz buçuğunda buz gibi suyla uyandırıyor.''

''Bana bak!''

''Bakıyorum ne oldu Ozan?''

Bağrışmaları duyan Selim'inde odaya girmesiyle Masal hemen nazlı bir tavra büründü.Bu evde nazı bir tek babasına geçiyordu, bunu bildiğinden bu hakkını sonuna kadar kullanıyordu.

''Baba beni buz gibi suyla sabahın sekiz buçuğunda uyandırdı bu çocuk!''

Selim,alaycı bir sinirle oğluna çevirdi bakışlarını.Şebnem ise olayı izlemekle yetindi.

''Oğlum neden uyandırdın Masal'ı?''

''Uyandırmak zorunda kaldım çünkü aptal kızın telefonunu benim odamda unutmuş.Telefonu da beş kez durmadan çaldı.Kendi de beygir gibi yattığından o şekilde uyandırdım.''

''Birincisi ablaya aptal denilmez, ikincisi beygir sensin hatta önde gidenisin.''

''Üç?''

Baba-oğlun aynı anda sorduğu soruya karşılık Masal şaşkınlığa uğrarken Şebnem güçlü bir kahkaha patlattı.

''Ya baba!Dalga geçmesene şunun yanında..Anne sende gülme lütfen!''

''Bi kere aramızda sadece 1 yaş var o yüzden ablam olamazsın.''

''O ne demek ya.Ablanım ben senin.1 yaşta olsa büyüğünüm.''

''Sen o kıt zekanla öyle düşünmeye devam edebilirsin.''

''Bana bak elimin tersindesin bi yap-''

''Aaa yeter vallahi ikinizde susun kafam şişti dır dır dır Masal sen telefonuna sahip çık.Ozan sende ablanı bundan sonra düzgün uyandır.Şimdi konuşma bittiyse gidin elinizi yüzünüzü yıkayın kahvaltıya inin.Teyzeleriniz ve amcalarınız geliyor.''

Şebnem'in otoriter çıkan sesiyle çocuklar sadece başlarını olumlu anlamda sallamakla yetinmiş ve odalarına çıkmışlardı.Şebnem, eline tekrardan dergisini aldıktan sonra kocasına göz kırptı.

''Bayılıyorum sana Şebnem İnan.''

Şebnem,elindeki dergisini koltuğa koyduktan sonra ayağa kalktı ve kocasına sımsıkı sarıldı.

''Bende sana bayılıyorum Selim İnan.''

Selim,geri çekilerek karısının dudağına bir öpücük kondurdu, Şebnem'den anında karşılığını aldı.Evliliklerinde koskoca 17 yılı geride bırakmışlardı ama aşkları aynı tutkuyla devam ediyordu.Bütün engellere rağmen güneş onlar için doğmaya devam ediyordu..

*****

Şebnem,sıcak havanın etkisiyle üzerine kolsuz,askılı dizin biraz üstünde duran beyaz elbisesini ve beyaz ayakkabılarını giymişti.Saçını ise dağınık topuz şeklinde toplamıştı.Kalabalık olacakları için bahçedeki büyük masayı şahane donatmıştı.Sofra tamamen hazır olduğunda bakışlarını havuz kenarında oturan kocasına ve çocuklarına çevirdi ve içten gülümsedi.Hayallerinin de ötesinde bir hayat yaşıyordu ve bunun için de her gün şükrediyordu.Türlü sıkıntılar çekmiş,o sıkıntıların karşılığında ödül olarak şahane bir aileye sahip olmuştu.

Şebnem'in düşüncelerini çalan kapı sesi böldü.Bahçeden çıkıp kapıyı açtı.Karşısında Ayça,Güney,Uğur,Kainat,Can ve Melisa'yı gördü.

''Hoşgeldiniz.''

Şebnem sırayla arkadaşlarına ve yeğenlerine sarıldı ardından hep birlikte bahçeye geçtiler.Önde Selim,arkada çocuklar sırayla birbirlerine sarıldılar ve ayaküstü sohbetleştiler.

''Almilla'lar ve Aylinler gecikeceklermiş.Akşam ki mangala yetişiriz dediler.''

Şebnem,Kainat'ın dediğine kafa salladı ve 7 tabağı sofradan kaldırıp mutfağa götürdükten sonra herkesi sofraya davet etti.Arkadaşları ve onların çocukları ile beraber çok büyük bir aile olmuşlardı.Almilla'nın Özgür'le iki çocukları,Demir ve Aylin'in bir ve Kainat'la Canın'da bir çocukları olmuştu.Yıllar sonra hepsi büyümüş ve onlar da birbirleriyle çok yakın arkadaş olmuşlardı.

''Hanımlar beyler ben diyorum ki bu yaz İstanbul'un sıkıcılığını çekmeyelim.Bodrumdaki yazlıkta olalım hep beraber.''

Selim'in dedikleriyle çocuklardan sevinç nidaları yükselirken diğerlerinden de onaylar nitelikte cevap gelmişti.

''Çok iyi düşünmüşsün hayatım.''

Gerçekten de bu fikir Şebnem'in çok hoşuna gitmişti.Ne zamandır iş dolayısıyla tatil yapamıyorlardı ve Bodrum'u çok özlemişlerdi.

''O zaman bir hafta sonra Bodrumdayız.''

*****

Bölüm sonu..