Hepinize tekrardan merhaba
Bu bölümde kaldığımız yerden yani gidecekleri davetten devam ediyoruz.
İyi okumalar dilerim.💕🩷
15 dakika sonra Ayaz arabayı gösterişli bir binanın önünde durdurdu.
Kıyafet tercihim çok uygun.O pisliğin abartılı bir davet düzenleyeceğinı tahmin etmiştim.
Ayaz benim kapımı açmak için kalktığında ondan önce davranıp arabadan indim. Sonuçta ellerim vardı.
Ayazın koluna girdim ve davet salonuna doğru yürümeye başladık. Avuç içlerimin terlediğini hissediyordum.
İçeride yaklaşık 150 kişi vardı. Davet edilen kişi sayısına göre abartılı bir mekan seçimi yapmışlardı . Babamların olduğu masaya oturduk.
"Anıl'ı görmedim . Sen gördün mü?" diye sordu Ayaz sadece benim duyabileceğim bir ses ile.
"Hayır görmedim. Kendi davetine geç kalacak kadar sorumsuz biri olduğunu düşünmüyorum .
Ayaz birşey söylemek için kulağıma eğilmişken üst kattan inen merdivende Anıl ve babası belirdi. Anıl koyu kahve saçlarını jöle yardımı ile yana yatırmıştı.
Ve yeni tıraş olmuştu. Bu çocuğun yüzündeki tüyler benimkinden daha az ve bu benim çok sinirimi bozmaya başlamıştı.
Ayaz yanında olduğunu belli etmeye çalışır gibi beni belinden tutup kendine çekti. Ve dudaklarıma minik bir öpücük bıraktı.
Babamın gözleri bendeydi.
İyi olduğumu belirtmek için göz kırptım. Hafifçe gülümsedi fakat bu gülümsemesi Anıl bizim masamıza geldiğinde yok olmuştu.
Ayazın bir eli hala belimde iken boşta kalan elini yumruk yapmıştı. Beni daha çok kendine çekti bende ona daha çok sokuldum. Anıl sırıttı.
"Hoşgeldin Arven."
"Hoşbulduk."
"Uzun zaman sonra seni gördüğüme sevindim."
"Bende, o sarışın kız seni bıraktıktan sonra nasıl olduğunu merak ediyordum doğrusu."
Anıl bozulmuştu.
"Sevgilinin yanında eski ilişkinden bahsetmeyelim. Ayıp olmasın."
Dedi ve ona seslenen babasının yanına
gitti . Laf soktuğunu falan mı sanıyordu bu mal. Eğer öyle düşünüyorsa Ayazın bunu umursamadı yüz ifadesinden belli idi. Gözlerimin içine bakıyordu.
"Seni kıskanıyor ama ben ona seni kıskanma hakkı tanımıyorum."
"Biz sevgiliyken umrunda değildim. Karaktersiz elde edemediğini istiyordu her zaman."
"Seni istememesi gerektiğini ona insancıl olmayan bir dille anlatmam gerecek sanırım."
"Şuan olmaz sevgilim." dedim ve yanağına usul bir öpücük bıraktım.
Ayaz 24 yaşındaydı. İstanbul üniversitesi hukuk bölümünden geçen sene mezun olmuştu . Şuan kendi bürosu vardı ve ağır ceza avukatlığı yapıyordu.
Ben Ayazı izlerken mikrofondan gelen Ercan Banes ,Anılın babası, bir konuşma yapmaya başlamıştı.
"Öncelikle geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim.Bugün burada toplanmamızın sebebi benden sonra şirketin başıma geçecek kişiyi açıklayacak olmam. "
Hayır yani zaten bir tane oğlun var ne geren var bu kadar tantanaya.
"Benden sonra şirketimin başına çok sevgili oğlum Anıl Banes geçecek."dedi ve salonda ben ve Ayaz hariç herkes alkışlamaya başladı. Ben sadece göz devirdim.
Beni buraya davet etme amacı neydi bunun. Kıskanmamı falan mı bekliyor.
Eğer öyle ise Özel holding 'in hisse fiyatlarına baktıktan sonra yapmasını öneririm.
Ve Bay Kılsız sahneye çıkıp en az babasınınki kadar sıkıcı bir konuşma yaptı.
Konuşması bitince sandalyeyi yavaşça çekip kalktım. Ayazın sorgulayan gözleri üzerine kulağına fısıldadım.
"Tuvalete gidip geleceğim. Nerede olduğunu biliyor musun?"
"Yukarıda sağdan 4. Kapı kumral. Sana eşlik etmemi ister misin ?"
"Gerek yok sevgilim."
Merdivenlere doğru yöneldiğimde Anılın ortalıkta olmaması dikkatimi çekti.
Kendine gel Arven sanane o salaktan.
Evet bana neydi hakikaten.
Merdivenlere çıkmaya devam ettim. Ayazın dediği gibi sağdan dördüncü kapıya girdiğimde bir el kolumu tuttu ve sırtımı kapıya yasladı. Eli ile ağzımı kapattığı için konuşamıyor sadece çırpınıyordum.
"Seni özledim."
♡♡♡♡
Umarım bölümü çok çok sevmişsinizdir
Hepinize iyi bayramlar diliyorum🩷💕
