MESELA YANİ / Yarı texting

21

"Paketi nerene soktun sen öyle?"

Arkamdan gelen boğuk ve şaşkın sesle hemen bluzumu iyice aşağı çekiştirmiştim. Bu ses Arslan'ın sesiydi. Hadi ama gözümü sikeyim ben kör müydüm de bu herifi görmemiştim.

Acaba yüzümü duvardan çekmeden beklesem gider miydi beni tanımamıştır ya yüzüm gözükmüyor ne de olsa demi?

Ben öylece aval aval duvara bakarken bir kaç adım sesi duymuştum. Arslan'ın elinin omzumdan tutarak beni kendine çevirmesiyle birlikte onun siyah kazağıyla bakışmıştım. Sıkı göğüs kasları kazağın altından bile belli oluyordu. Bakışlarımı gözlerine odaklamak şu an pek tercih edeceğim bir durum olmadığından gözlerimi göğüslerinden karnına indirmiştim. Neredeyse göz hizamda olan karını kazak olmadan görmek nasıl olurdu acaba?

"Paket almıyorsun sanıyordum." Demesiyle bakışlarım hala karnındayken "Öyle alıverdim." Diye hızla konuşmuştum. Muhabbet uzasın istemiyordum ve az önce yaptığımı görmesi beni fazlaca utandırmıştı.

"Benimde paketim az önce bitti.  Arslan abine bir tek vermek ister misin?"

Konuşması ile sabah ona abi demem aklıma
doluşmuştu bile bana ima yapıyordu resmen.

Kızararak "Şu an müsait bir yerde değil." Diye konuşmamla birkaç adım gerilemiş beni baştan aşağı süzmüştü. Özellikle bir yerde bakışları oyalanırken tüm vücudum kasılmıştı sanki. "Biliyorum zaten nereye koyduğuna şahsım şahit oldu." Demiş ve ardından tekrar konuşmuştu."Arkanı dönüp az önce soktuğun gibi çıkar." Bakışlarım kumaş pantolonunun cebini bulmuştu. Sigara paketi olduğu belliydi gayet ama çok muhattap olmak istemiyordum bu yüzden sanki görmemiş gibi yaptım. Sorgularsam muhabbet uzardı.

"Bana emir verme." Emir yatakta olurdu sadece.
"Çıkarır mısın?" Demesiyle Arslan'a saniyelik garip bir bakış atmış ve arkama dönüştüm. Biraz uzağımda arkamda olduğundan her ihtimale karşı az önce ki kadar rahat olmayan bir tavırla  bluzu çok yukarı kaldırmadan ellerimle paketi aşağı çekerek çıkarmıştım. Tekrar önüme dönmüş tam bir tek çıkarıp uzatacakken paketi elimden çekip almıştı.

Tek kaşım havada sorgular bir şekilde onun koyulaşmış kahvelerine bakışlarımı kitlemiş, hareketlerini izliyordum. Baş parmağıyla paketin ağzını hiç zorlanmadan açmış ardından paketi hoyratça yukarı savurmuş bir iki tek sigaranın yukarı çıkmasına sebep olmuştu.

Boğucu bir yavaşlıkla paketi yüzüne yaklaştırmıştı.

Paketin dışını yüzünü yaklaştırırken kahve gözlerimin içine öyle derin bakmıştı ki yutkunmuştum. Bakışları her saniye daha da kararıyor muydu yoksa bana mı öyle geliyordu?

Paketin dışını gözlerini benden ayırmadan koklaması tekrar yutkunmama sebep olurken bunu fark etmişti. Dudağının kenarı alayla kıvrılmıştı.

Ardından bir teki dudaklarına iliştirmiş ve kafasını hafif sağa eğerek sigaranın ucunu cebinden çıkardığı çakmak ile tutuşturmuştu.

Paketi sol eliyle bana doğru " Yakala." Diyerek tam
göğsümün ortasına fırlatmıştı. İki elimle tam karnımdan yere sürüyerek düşecek paketi yakalamıştım.

Paketi olmasına rağmen hangi amaç ile paketimi istediğini anlamam ile kaşlarımı çatmıştım ama paketin vardı neden yaptın dersem madem biliyordun neden verdin diyebilirdi. Bunu es geçerek konuyu değiştim. Yoksa utançtan kızararak domates olacaktım. Konuyu dağıtmam gerekiyordu. "Sen nereden biliyorsun paket almadığımı?

Şekilli kalın kaşlarını havalandırarak çok bilmiş bir ifade takınmıştı."Aylar önce arkadaşınla bunun muhabbetini yapıyordun. Daha az iç diye paketten birkaç tane çıkarıp veriyordu. Biraz kulak misafiri olmuş olabilirim." Dediği doğruydu Badeyle bu tane işi sigara verme işi aylar önce başlamıştı.