(24)

202 25 75
                                    

"1416" Yoongi'nin sınıfın ortasında okul numaramı söylemesi ile gerginlikle ayağa kalktım. Matematik sözlüsü oluyorduk ve sınıf listesine göre maalesef sıra bana gelmişti. Yoongi öğretmen masasında oturmuştu, sınıf listesinden başını kaldırıp kimin kalktığına baktığında göz göze geldik.

Onunla göz temasını kesmeden tahtanın önüne geçtim, Yoongi de sandalyesinden ayrılmış ve kalçasını masaya yaslayarak bana dönmüştü. Şu an ne kadar gergin olduğumu anlayabiliyordu, bu içime az da olsa ferahlık getiriyordu.

Yoongi, elindeki soruları seçtiği matematik kitabını karıştırırken tüm sınıf bana baktığı için istemsizce olduğum yerde sallanmaya ve parmaklarımla oynamaya başlamıştım. İçimden bana kolay sorması için yalvarıyordum ama Yoongi'nin mimik oynamayan yüzünden nasıl bir şey soracağını anlayamıyordum.

Birkaç dakika sonra Yoongi kitaba bakmayı kesip bana döndü ve soruyu anlatmaya başladı.

" f(x)= 8x+15
g(x)= 3x-10
h(x)= 7x+6
ise
f(g(h(1)))= ? "

(soru yazdım burda daha napayim😭)

Yoongi'nin söylediği şeylere anlamayarak bakarken o gülüp yaslandığı yerden çekilerek yanıma adımladı. Elimdeki tebeşiri alıp anlattığı soruyu işleme dökerken ben kenara çekilip izlemiştim. Sonunda yazmayı bitirdiğinde tebeşiri bana uzatmış ve güven verircesine gülümsemişti.

"Yapabilirsin" Kimsenin duymayacağı şekilde fısıldamış ardından tekrar masaya yaslandığı yere geçmişti. Ben ise elimdeki tebeşiri döndürerek hiçbir şey anlamadığım soruya bakıyordum.

f(x) neydi mesela? Ya da ben şu karışık işlemleri nasıl bulacaktım? İçimden keşke zamanında Yoongi'yi dinleseydim diye hayıflanmaya başlamıştım bile.

Ama cidden bu benim elimde değildi. Yoongi fazla.. çok fazla yakışıklı olduğu için derste dikkatim dağılıp duruyordu. Bu onun suçuydu bir kere!

Arkadan sınıfın fısır fısır hakkımda yaptıkları dedikoduları duymam da odaklanmamı engelleyen bir diğer şeydi.

"Bu çok kolay!"

"Bunu mu yapamadın cidden?"

"Yapamadığı için hoca ona çok kızacak"

Gözlerimi kapatıp söylenilen şeyleri duymamaya çalıştım, tek istediğim şu an kimseyi umursamadan gidip Yoongi'ye sarılmaktı. Ama bu mümkün değildi, biliyordum.

Göz ucuyla Yoongi'ye baktığımda beni izlediğini gördüm. Sadece izliyordu, ilk defa bana yardım etmiyordu. Bu kendimi kötü hissetirse de ona kızamazdım. Zaten gerek dersler konusunda gerek sınavlarda bana oldukça yardımı dokunmuştu. Buna rağmen hala herkese kolay gelen bir soruyu bile çözemiyordum. Yoongi bana yardım etmemekte ve hatta kızsa bile haklıydı.

"Bilmiyorum hocam" Bedenimi ona döndürürken başımı da yere eğmiştim. Sınıfta konuşan herkes susmuş, gerici bir sessizlik olmuştu. İçimde bir yerlerde Yoongi'den bir adım beklerken o bana bakmayı sürdürüyordu.

Gerginlikten elimdeki tebeşiri un ufak etmiştim, ellerim bembeyaz olmuştu. Bunu Yoongi'nin bir süreliğine ellerime kayan gözleriyle fark etmiştim. Avcumu kapatıp ellerimi arkama koyarak sakladım. Yerime geçmek için izin alacağım sırada okul zilinin yankılanması ile derin bir nefes verdim.

Yaklaşık yarım saniye süren zil sesinin ardından Yoongi hala pür dikkat bizi izleyen sınıfa karşı bana bakarak konuştu. "Park Jimin öğretmenler odasına çıkıp beni bekle, biraz konuşalım" Başımı usulca sallayıp sınıftan çıktım, o gerici ortamdan kurtulabildiğim için şanslıydım.

bad idea right? ~YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin