12. Bölüm: Ay Işığındaki Kadın

6 4 0
                                    

Agh!

Gözlerimi açmadan önce kolumdaki yangın hissi beni yakıp kavurdu. Başımın altındaki pekte yumuşak olmayan yastık yüzünden boynum ağrıyor.

Kendimi zorlayarak yattığım yerde doğruldum ve etrafa bakındım. Neredeyim böyle?

Sağ tarafımdaki mutfak şu an olduğum oturma odasıyla birleşik. Oldukça mütevazı olan mutfakta pek bir şey yok gibi görünüyor. Yattığım kanepe oldukça eski.

Gözlerimi karşıma, kapının olduğu tarafa diktim. Kapının sol üstünde mutlu bir aile fotoğrafı var. Anne, bana ve küçük oğlan.

Kolumun ağrısı yaram olduğunu hatırlattı. Bakalım yaram ne alemde. Askılı tişörtümden gözüken çıplak kolum beni dumura uğrattı.

Kolumun üst kısmı garip ve iğrenç bir şekilde yanmış gibi görünüyor. Yanık kolumun içinde mavi renk ellektirik akımı gibi dolaşıyor.

Kolumun acısı artıp midem bulanınca dilimi ısırdım. Ağzıma gelen metalik tat yavaşça beni sakinleştirdi.

Pekala, buradan çıkmadan önce kolumu tedavi etsem iyi olacak. Aksi takdirde daha beter olup iltahablanabilir.

Acıdan dolayı gücünü kaybeden bacaklarımı olabildiğince hareket ettirerek soldaki kapıya ilerledim. Belki ilk yardım malzemeleri falan vardır.

Kapının ardında beni yatak odası karşıladı. Tıpkı benim odam. Dağınık. Her yer, her yerde olan odada dikkatlice etrafa, raflara falan baktım.

İnsan odasında ilk yardım malzemesi falan bulundur ya! Gerçi var olsa bile bu dağınıklıkta bulabileceğimi sanmıyorum.

Bulunduğum odada olan bir diğer kapıya yanaştım. Elimi kulbun üzerine koyduğumda duraksadım. Yanlış bir şey var.

Hızla geriye kaçıp üzerime gelmekte olan ipimsi şeyden kaçındım. Odanın kapısının önünde benden bir-iki yaş büyük bir oğlan duruyor. Yumuşak yüz hatlarına rağmen lila gözlerini kısmış sertçe bana bakarken, heybetli bedeniyle tehditkar duruyor.

L-"Kimsin sen?"

?-" Asıl sen kimsin?"

L-" İlk ben sordum. Nerede olduğumu bile bilmiyorum."

?-" Böyle bir kızdan bana zarar gelebileceğini sanmiyorum." Diye mırıldanıp yaklaştı. Böyle bir kız? Döverim ben bunu. Elini bana doğru uzattığında refleks olarak elini tutup ters tarafa döndürdüm.

?-" Ah! Seni küçük- bırak be elimi!" Kurtulmasına fırsat vermeden yakasından tuttuğum gibi çektim.

L-" Tek bir yanlış hareket yaparsan elini kırarım." İfadesiz sesime karşın duraklasada konuştu.

?-" Tamam! Sadece kolunun nasıl olduğuna bakacaktım!" Elinin acısını biraz değiştirdim.

L-" Neden bana saldırdın?"

?-" Sana ben saldırmadım."

L-" Ben de yedim."

?-" Yanlışlıkla koluna vurmuş olabilirim..."

L-" Oku da mı yanlışıkla attın?" Alaylı sesime kaşlarını çattı. Küçümseyici şekilde dilini şaklattı.

?-" O kadar dikkatsizdin ki tuzağı çalıştırdığını bile fark etmedin." Tuzak? Ormanın büyüsüne kendimi o kadar kaptırmıştım ki hiç bir şeye dikkat etmemişim. İç çektim. Bu oğlan art niyetli olmayabilir. Acı yüzünden zar zor konuşmaya başladım.

L-" Her hangi bir ilk yardım seti veya ona benzer bir şey var mı?"

?-" Var, sana yardım edeceğim." Nazikçe omzumdan tutarak beni kapıdan uzaklaştırdı. "Sen git, otur." Kapıyı açıp lavaboya girdiğinde kanepeye oturdum. Kısa sürede elinde açık mavi plastik bir kutuyla yanıma geldi.

Gölgedeki Işık Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin