27.bölüm

1.7K 129 19
                                    

Herkese merhabaaa. Yeni bölüm geldi. Keyifli okumalar dilerim. Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

Dün akşam ani bir şekilde grup açmamla birlikte dörtlü buluşma gerçekleştirmiştik. İlk durağımız Berna'nın fikri olan piknik yapmaktı. Sahil kenarında yeşilliklerin üzerinde oturmuş aldıklarımızı yiyorduk. Berna daha çok Ekin'le konuşuyordu. Bende iksini gösterip Demir'e  ben demiştim bakışları atmakla meşguldüm.  İkisinin arasındaki uyum hoşuma gitmişti. Ne kadar inkar etselerde yakında sevgili olacaklarını düşünüyordum.

Hava çok sıcaktı. Pikniğe çıkmak için iyi bir gün seçmiştik. Üzerimdeki beyaz kısa kollu buluzumun yajasını çekiştirerek nefes almaya çalışıyordum. Ama sıcağı pek sevmediğim için bu zordu. Yanımda sırtını ağaca vermiş oturan Demir saçlarımı arkadan örmeye çalışıyordu. Bu bana daha sevgili olmamışken sınıfta saçımı ördüğü zamanı hatırlatmıştı.

"Sıcakladın mı?" diye sordu.

"Evet, çok sıcak. Ve hava daha da sıcaklamaya devam edecek gibi." diye söylendim ve yine yakamı çekiştirdim.

Demir'se saçımı örmeye devam ediyordu.

"Sınıfta saçımı ördüğün günü hatırladım." diyerek konuşmaya başladım.

"Öyle mi?" diye sordu gülerek.

"Hmhm. Daha sevgili bile değildik. Bir şey itiraf edeyim mi?" diye sordum başımı ona döndürerek.

Yüzündeki gülümsemeyle bana bakarak "Et bakalım." dedi.

Onunla sevgili olmadan önce yaptıklarının bana nasıl hissetdirdiğini daha önce hiç konuşmamıştık. Ama her biri benim için çok özeldi. Cihan Demir Korkmaz zaten başlı başına  çok özeldi. Onun yanında insanın kendini mutlu hissetmemesi imkansızdı.

" O gün saçımı örmen çok hoşuma gitmişti." diye mırıldandım kısık sesle. Gözlerinin içine bakarak itiraf etdiğim şeyle şaşırmasını beklemiştim. Ama öyle olmamıştı. Bakışlarından ne düşündüğünü anlayamamıştım.

" Zaten biliyordum güzelim." diye cevapladı Demir.

" Nerden biliyordun? " diye sordum merakla.

"Bunu itiraf etmene gerek yok ki sevgilim," diye kısık sesle konuşarak yine aklımı başımdan aldığı bir anda " senin ne hissetdiğini, neyden hoşlandığını, neyden nefret etdiğini ve daha bir sürü şeyi bakışlarından, haraketlerinden anlaya biliyorum." diye konuştu.

Beni bu kadar seven bir adamı bulabildiğim için o an kendimi şanslı hissetdim. Çünkü bu çok zordu. Seni anlayan, düşünen, seven birini bulmak zordu. Ama ben bulmuştum. Hatta o beni bulmuştu.

Ona yaklaşarak avuç içimi yanağına yasladım ve kısık sesle mırıldandım. " Seni seviyorum biliyorsun değil mi?"

Bakışları dudaklarıma düşerken bakışlarında oluşan tutkuyu fark etmem zor olmadı. " Biliyorum ama arada duymak fena olmaz." diye konuştu.

Hoşgeldin gıcık Demir. Bende nerde kaldı diyordum.

Gözlerimi devirip ona sırtımı döndüm ve saçımı örmesine izin verdim. Bir kaç saniye sonra işini bitirdiğinde elini önüme uzatdı ve "Uğur böcekli tokan yanında mı?" diye sordu.

TEKTAŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin