Amcan bişey yokmuş gibi gülerken "Ne kada ayuptur yeğenum" diye alay ettiğinde sinirim yükseldi. "Siktir git" dedim nefretimi saklamadan daha da güldü, sinirim iyice artarken yumruğumu sıktım. "Zordur galuba orospu olmak he yeğenum" dediğinde artık saldıracaktım ki benden önce yanımdaki Alaeddin amcama bir yumruk salladı, merdivenden yuvarlanacak amcam son anda kendini durdurdu "O ağzını toplayacaksın yoksa seni perişan eder son nefesinde medet için Gonca diye yalvartırım." dedi karanlık bir ses tonuyla.
Çıkan sesler yüzünden herkes dışarı çıkınca abim ve Aslı yoktu muhtemelen mutfakta oldukları için sesleri duymamışlardı. Babaannem ellerini ağzına kapatıp "Uyy" dedi. Bilge şok içinde bir abisine bir bana bir amcama bakıyordu. Babaannem ortalığı karıştırmasın diye hemen "Bana hakaret etti diye vurdu bişey yok." dediğimde babaannem kanayan burnunu tutan amcama bakıp "Ben saa kaç kere dedum bu kizla doğru konuşacasun dedum" deyip mahçup bir ifadeyle Alaeddine baktı.
Alaeddin için o an hiçbirşey önemli değildi amcama bakıyordu. Alaeddinin koluna girip "Biz biraz dolaşalım en iyisi." deyip çektim kolundan merdiven kenarında duran amcama koca cüssesi ile omuz atınca amcam sendeledi. Birlikte yürümeye başladık üstümüzdeki gözleri görüyordum umursamadım. Ormanlık yola doğru yürümeye başladık. Biraz ilerleyince durduk.
Hala öfkeliydi Alaeddin, uzanıp dudağına bir öpücük bıraktım hemen tatlı tatlı gülümsedim. Bana bakınca öfkeli bir nefes verdi "Çok sinirliyim gebertirim o şerefsizi." dediğinde yeniden öptüm dudağından "Sakin ol biraz aşkım güzelce gezelim gidelim evimize." dediğimde güldü. Sarılıp göğsüne çekti beni saçlarımın arasına bir öpücük kondurup "Öyle diyorsan öyle olsun güzel zamanlar geçirelim." dediğinde gülüp sıyrıldım hemen kollarından "Hadi gidelim o zaman." deyip elinden tutup çekiştirdim. Yerinden kıpırdamayan Alaeddin beni kendine sertçe çekince çarpıştık "Bir tane öpeyim." deyip yaklaşınca dudağıma uzaklaşmaya çalıştım "Biri görür Alaeddin." dediğimde elinin biri belimdeyken diğerini boynuma yaslayıp yaklaştırdı dudaklarını "Yok kimse ilerledik baya hem ben askerim biri gelirse hissederim." dediğinde güldüm. Israrına karşı koyamayıp dudaklarımızı birleştirdim. Uzunca öpüştük nefessiz kalınca ayrıldık beni tutup bir ağaca yasladı. Kalçalarımı sıkarken inledim hafifçe boynunu öpmeye başladım. Yeniden öpüşmeye başladık elleri hala kalçamı sıkıyordu.
Tam öpüşürken bir dal kırılma sesi geldi ağacın arkasından Aslı fırladı birden "Napıyorsunuz ormanın ortasında kaçaklar. Mehmet geliyor elini çek bence deyince kaşıyla hala Alaeddinin avcunda olan kalçamı işaret etti. Alaeddin hızla toparlanıp uzaklaşınca sessizce "Hani biri gelince duyardın sen bekle Türk Silahlı Kuvvetlerine dilekçe yazıcam seni atsınlar bir işe yaramazsın sen nasıl yüzbaşı oldun zaten onu merak ediyorum." dedim Alaeddin güldü "Türk Silahlı Kuvvetleri beni her koşulda savaşmak için eğittide koşullar arasında sen yoktun." dediğinde güldüm. Abim gelip "Nereye kayboldunuz" diye sorana kadar gülüşüyorduk da.
Abime dönüp "Biraz sakinleşmek için hava almaya geldik siz napıyosunuz burada" diye sordum. Abim bir anda öfkeli bakmaya başlayıp "Ne dedi o amcam olacak da Alaeddinden dayak yedi" diye sorunca gülüşüm soldu telaşla "Bişey demedi ileri geri konuştu biraz Alaeddine o yüzden" dedim Alaeddine bakıp onay beklerken "Aynen öyle oldu o yüzden başka bişey yok" dedi öfkeli sesiyle beni onaylarken.
Alaeddinin koluna yapışıp "Hadi gidelim seni çaylığa götürecem." deyip çekiştirdim. Abim ve Aslı arkamızdan gelirken gülüşüyorlardı belli ki bişeyler yoluna girmişti onlar içinde. Köyün girişindeki yoldan abimlerden ayrıldık. Alaeddinin koluna girmiş çaylıkta küçükken her seferinde yuvarlanışımı hiçbirşey olmamış gibi ayağa kalkıp babamın ya da dedemin yanına gidişimi anlatırken gülümsüyordu bana. Çaylığa yaklaşınca "Fazla konuştum yine" deyip gülünce bana bakıp "Konuş seninle ilgili herşeyi bilmek duymak istiyorum." dediğinde gülüp yanağına bir öpücük bıraktım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mağlup
Teen FictionGenellikle sinirli gergin korkulan Yüzbaşı Alaeddin Ali Akın , cıvıl cıvıl neşeli güleryüzlü sakin Doçent Doktor Gonca Karasu. Abisi ile gittiği cenazede gördüğü askerin herşeyi olacağından habersiz genç doktor...