AŞK İZİ

1.1K 39 70
                                    

GONCADAN

Alaeddin hastaneden çıkmış eve gelmişti hep olduğu gibi yine kalabalık furyası ile eve gelmiştik. Bezginlikle ilk kez sessiz olan kalabalığa baktım. Alaeddin koltukta oturuyordu, Orhan hemen yanında oturuyor sessizce sesi kısık televizyona bakıyorlardı. Bilge ve Nilüfer koltuğa oturmuş, Bilge Nilüferin omzuna yaslanmış uyuyordu. Nilüfer halıyı izliyordu. Abim diğer çekyata yatmış başı Aslının dizlerinde uyuyordu. Bende tekli koltuğun başına ayaklarımı uzatıp küçük çocuklar gibi oturuyordum.  

Alaeddin bana baktı gülerek şuan oturduğum saçma pozisyon yüzünden ters gördüğüm Alaeddine bakıp güldüm. Alaeddin kafası ile içerdeki odayı gösterip kalktı yerinden bende hızlıca toplanıp kalktım. Bize dikkat eden var mı diye salona dönüp baktım. Orhanın bize sırıtarak baktığını görünce içimden "Ne bakıyon aslan parçası." demek gelse bile demeden ne var der gibi kafa salladım. Orhan buna karşılık daha da gülüp "Hiç." dediğinde saçımı savurup odaya doğru havalı havalı yürüdüm. 

Tam ihtişamlı bir giriş yapacakken Alaeddin belimden tutup odaya çekti. Kapıyı kapatıp beni kapıya yasladı. Kızgınca bakıp "Havalı bir çıkış yapıyordum napıyorsun?" diye çıkıştım. Gülüp kafasını boynuma yanaştırdı "Bırak şimdi havalı çıkışı." deyip boynuma gömülüp öpücükler bırakmaya başladı. Kafamı arkamdaki kapıya yaslayıp dudakları için alan yarattım. Zevkle öpücükler bırakırken boynuma saçlarını kavrayıp kendime bastırdım. 

Bir süre boynuma oyalandıktan sonra bol gelen tişörtümü tutup çıkardı tek seferde dudakları bu defa göğüslerime doğru indi. Bir kaç küçük öpücük bırakıp ardından emip ısırmaya başladığında zevkle inledim. Hızla elini ağzıma kapatıp "Yavaş ol abin gelirse yaralı halde olan sevgilin bir de dayak yer." deyince kıkırdadım. Elini ağzımdan çekip dudaklarıma kapandı. Alt dudağımı ağzının içine alıp emmeye başlayınca yine zevkle inledim. Uzunca bir süre öpüşüp dudaklarımızı ayırdık. 

Alaeddin elini kapıya yaslayıp soluklandı. Bende ellerimi omzuna koyup derin derin nefes aldım. Çenemden kavrayıp hızla yeniden dudaklarımızı birleştirdi. Üst dudağımı hızlıca emip geri çekildi. "Üstünü giy içeri gidip şunları yollayalım." dedi yalvarır gibi bir sesle. Alaeddinin bu haline gülüp yerdeki tişörtümü alıp kafamdan geçirdim hızlıca "Yaralısın onlar gitse nolur" dedim dalga geçerek. Alaeddin ters bir bakış atıp "Ne yarası değilim hem senle konuşacaklarımız vardı bu yatakta unuttun mu?" dedi. Açıkça konuşması beni utandırırken hızla kapıyı açtım. 

Alaeddin beni tutup kolunun altına aldı ve sanki yarası acıyor gibi hasta modunda salona doğru geldi. Abim bize bakıyordu koltukta kafasını kaldırmış "Neredeydniz?" diye sordu. Alaeddin yarası acıyor gibi yarasını tuttu "Yaram sızlıyor dikişler açılmış mı diye baktı Gonca." dedi kendini acındırarak. Abim inanıp "İyi misin?" diye sordu endişeyle "İyiyim ama dinlenmem lazım galiba doktorum öyle dedi." deyip başıyla beni gösterdi. Hemen destekleyip "Evet dinlenmesi lazım bu kadar ziyaret yeter." dedim. 

Orhan bana bakıp "Yenge bu ikinci kovuşun üçüncüde gelmem bir daha." deyince güldüm. Aslı ayağa kalkıp yerdeki çantasını aldı "Biz gidelim en iyisi Bilgede benle kalsın yavrum zaten perişan oldu." dedi. Hepsi birlikte ayaklanıp kapıya gittiler. Bizde geçirmek için arkalarından gittik. Kibarca bir ev sahibi edasıyla "Hepinize teşekkür ederim geldiğiniz için İyi geceler." dedim. Alaeddin hala yorgun gibi bana yaslı duruyordu. Bizimkiler merdivenden inince kapıyı kapattım. 

Kapanan tek şey kapı değildi çünkü Alaeddin kapının kapanmasıyla dudaklarıma kapanmıştı. Sertçe öpüşürken beni kucağına alacaktı ki hemen dudaklarımızı ayırıp "Kucağına almayı deneme bile dikişlerin açılır görürsün." dedim çapkınca gülümseyip "Ben bu yaralarla neler taşıdım neler?" deyince kaşlarımı çattım "Ha yaralı halde çok kız taşıdın yani kucağında peki." deyip neye uğradığını şaşıran Alaeddini arkamda bırakıp salona gittim. 

MağlupHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin