Sancar'dan,
Birkaç saat önce Birce'nin bana acımazsızca sitemlerini saydığı kamelyada tek başıma oturuyorum. Beynim asla şuanda kalmayı başaramıyor, ya geçmişin muhasebesindeyim yada geleceğin getireceklerinin korkulu telaşında.
Elindeki soğumuş çayın bardağını ne zamandır tutuyorum, ne ara buz kesti hiç bir fikrim yok...
Sen kaç ilişki batırdın Sancar abi?
Soru bu ve çok basit bir cevabı var... Hiç!
Benim ömrüm seni geriden geriye sevmekle, korumakla geçti diyebilir miyim? Desem anlar mı?
Ben senin elinde büyüdüm nasıl o gözle baktın, Hâkim'den farkın yokmuş demez mi?
Elimdeki bardak çekildiğinde irkilerek kendime geldim. Engin buz olmuş çayı döküp yerine ikimize de tazesini doldurdu,
"Çayla olacak gibi değil, sanki sana rakı masası lazım ha Sancar?" dedi kollarını kamelyanın ahşap masasına dayayarak.
"Akşama Birce'yi istemeye gideceğim ayık olmam lazım." deyip taze çaydan içtim herşey normal gibi.
"Kiminle gideceksin istemeye?" diye sordu.
İki elimle kendimi gösterdim,
"Her zaman olduğum gibi yalnız başıma Engin." dedim tereddütsüz.
"Sevdiğini alamadın diye mi Birce'yi üzüyorsun?" dediğinde dakikalardır boşluğa bakan gözlerim Engin'i buldu.
O ise devam etti,
"Tek başına kız mı istenir Sancar? Senin Birce'ye verdiğin değer bu mu? Tamam, diyelim ki sevmiyorsun ama kıymet vermesen bu işe girmezdin." dedi tek nefeste.
Seviyorum...
Hem de çok...
"Niye üzülsün Birce?" dedim içimdekileri yutarak. "Bu oyun Engin, onu Hâkim ile Erhan arasında ki savaştan kurtarmak için girdiğimiz bir oyun sadece. Niye üzülsün? Üzülmez..." Dedim aslında kendimi ikna etmeye çalışarak.
Biraz daha eğilip aramızda ki mesafeyi azalttı,
"Sen yumurtadan çıkmadın Sancar, tamam deden anne tarafınla olan bağına büyük darbe vurdu. Ama ne anneannen, ne de dayıların senden vazgeçmedi. Deden öldü gün, Vural dayın cenazeyi defnedip senin peşine düştü. Bırak gel baba tarafını, şirkettin başına geç dedi, sen istemedin. Niye istemedin onu da anlamadım ya neyse..." Dedi gözlerini kıstı iyice,
"Şimdi o insanları çiğneyip tek başına kız istemeye gidersen ilk onlara ayıp, sonra Birce'nin anne babasına. Demeyecekler mi sanıyorsun sana kıymet verse ailesini ayağa kaldırırdı diye."
Derler miydi? Ben yalanımızı büyütüp insanları dahil etmek istememiştim... Yalan büyüdükçe en çok benim inanasım geliyordu. Hele de Birce her Sancar deyişinde içimde ihtilal olduğunu bilse adımı anmazdı.
Gerçek olsa Dünya'yı yerinden oynatacağım bir günün yalan olmasına, işin aslı benim tahammülüm yoktu."Kafam çok karışık Engin..." dedim dürüstçe.
"Birce'yi yıllardır sevdiğini itiraf edersen daha rahat yol alırız." demesiyle zaman durdu. Benim kendime itiraf etmem bile yıllarımı almışken, Engin isimsiz anlattığım kızın Birce olduğunu nasıl anlamıştı? Hemde adını anmayı bile kendime yasak etmişken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çıkmaz Sokak
Любовные романы"Seni arasam kaçıp giderdin Birce..." dedi ne yapacağımı adı gibi biliyordu. Omzundan itip, "Sen de Erhan Altun'un eline geçmem pahasına aramadın beni öyle mi? Hayatım da senin kadar bencil insan görmedim." "Onların peşinde adamlarım var...