Babür: "Borç"

279 26 7
                                    

Ilgaz Babür (Nick Bateman).

Bölüm Şarkısı: Dua Lipa - Physical

Arabanın ön koltuğunda, camlara yaslanmış bir şekilde, baygın bir ruh halinde yatıyordum. Şuurumu kaybetmiş gibiydim.

Soluğum camlarda buğu yaparken, araba sonuna durdu. Ilgaz beni nazikçe kaldırmak için eğilmişti. Göz kapaklarım ağırlaşmış olsa da, Ilgaz'ın sıcak sesiyle yavaşça araladım gözlerimi.

Ilgaz, kolumu omzuna dolayarak destek olurken, adımlarımı dikkatlice atarak yürümeye başladım. Ilgaz'ın güçlü omzuna yaslanırken, etrafta yankılanan bir araba sesi duyulmuştu.

Başımı geriye doğru yavaşça çevirip gelenleri gözleri bulanık bir şekilde seçmeye çalışır. Su ve Emir'di. Yutkundum. Beni üzen tek şey, kız kardeşimin dedikleriydi. Sevgili olmaları gram umurumda değildi.

Ilgaz, "Sizi eve bırakalım," derken, başımı hızla hayır diyerek salladım. Abim ve annem bu gece gelmeyeceklerdi. Abim Mihri'nin yanındaydı, annem ise gelmeyecekti bu gece. Otelin sorunları yüzünden, otelde kalıp çözmeye çalışacaktı.

Su ile yalnız kalmak istemiyordum.

''Bu gece evinde kalabilir miyim? Rahatsız etmem seni. Söz veriyorum. Koltukta yatarım.''

Sesim ağlamaklı çıkarken, önce şaşırdı. Sonra bakışlarını Su ve Emir'e çevirdi. Ne olduğunu bilmiyordu ama onlar ile ilgili olduğunu anlamıştı sanırım. Zeki bir insandı Ilgaz.

Beni biraz daha kendine sabitleyip, kendi evine doğru yürümeye başlattı. Gözlerimden yaşlar akarken, onun evine doğru yürüdük. Gözlerim kapanmak üzereydi.

Sonunda evine doğru geçtiğimde, beni koltuklardan birine bıraktı. Hemen başımda, merak ile bana bakarken, burnumu çektim. Gözlerimden ise yaşlar süzülüyordu.

''Canını sıkan bir şey yok değil mi?''

Gerçekten merak eder bir şekilde sormuştu bu soruyu. Kafamı hayır anlamında sallamıştım. Kıskandığım falan yoktu Su'yu. Canı cehennemeydi. Benim canımı acıtan tek şey, kardeşimin benim hakkımda düşündükleriydi.

Kafamı hayır anlamında sallarken, elleri yanağımdan süzülen yaşlara gitti.

''İnandırıcı değil, ama inanalım bakalım.''

Sesi tatlı bir tını ile çıkınca, bir anda gülümseyerek karşılık verdim.

''Evini işgal ettim değil mi?''

Kafasını hayır anlamında sallarken, yüzündeki yarım gülüşü kesmedi.

''Burası zaten sana aitti. Ben teknik olarak burayı işgal ediyorum.''

Dediği şey ile kafamı hayır anlamında sallarken, yerinden doğrulup mutfağa doğru ilerledi.

''Seni ayıltalım bakalım. Sabah büyük bir baş ağrısı ile uyanırsın yoksa.''

Yavaşça yerimde doğrulup, elbisemi sabitleyerek. dizlerimi göğsüme sabitledim. Onu izlemeye başlamıştım. Yorgun bakıyordum. Ta ki bir anda kapı çalana kadar. Ilgaz kaşlarını çatarken, kapıyı açmaya gitti. Kim olduğunu biliyordum. Cam kısımdan anlayabiliyordum, kimin geldiğini. Emir'di.

''Uyudu der misin lütfen?''

Ilgaz kafasını sallarken, kapıyı hafif bir aralık açarak, Emir'e baktı.

Babür +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin