23. BAYRAĞIN ÜSTÜNDEKİ KAN

5.7K 794 461
                                    

Biz geldik!! Özlediniz mi bizi?

Ben sizi çok özledim. O yüzden daha fazla beklemedim ve 2 Kitabın bölümlerini artık atmaya başladım. Umarım ilk bölümlerdeki heyecanla okumaya devam edersiniz!!

Oy verdiyseniz ve yorum yapamaya hazırsanız başlıyoruz!!

{ SINIR ; 600 Oy ve 400 Yorum. }

Gerçek asker olaylarından ve bilgilerininden bağımsızdır.

KURGU GERÇEKLİĞİ
YANSITMAZ.

Keyifli okumalar! ♥️

♪ Cem Karaca • Sen De Başını Alıp Gitme ♪ Sickick • Instro ( Infected )

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


♪ Cem Karaca • Sen De Başını Alıp Gitme
♪ Sickick • Instro ( Infected )


23. BAYRAĞIN ÜSTÜNDEKİ KAN

Helikopter gür bir ses ile havalandı. Yiğit helikopterin açık kapısının önünde, ayaklarını boşluğa doğru salmış oturuyordu. Savaş yerinde kalkarak Yiğit'in yanına yaklaştı.

Yiğit'in yanında durduğunda aynı onun gibi bacaklarını dışarıya doğru bıraktı. Bir elini Yiğit'in omzuna atı.

Yiğit gece mavisi gözlerini yanında oturan, Savaş'a çevirdi.

Savaş gördüğü çökmüş gözlerle başını hızla diğer tarafa çevirdi. Bu gözlere bakamazdı çünkü o gözlere yıllardır sahipti.

"Lale... Öldüğünde..." dedi Savaş ama sesi zor çıkıyordu. Lale ve ölüm kelimesini yan yana söylemek ona zor geliyordu.

"Gözlerim seninki gibi çöktü. İnsan bedenen çökemediğinde, gözleri çökermiş."

Yiğit başını dağlara çevirdi.

"Söz konusu sevdiğin ve vatan ise çökemesin. Onlar için her zaman dimdik ayakta kalmalısın."

Savaş, Yiğit'in omzundaki eliyle iki kere vurdu, omzuna. "Adın gibi... Yiğit, güçlü, yürekli ve kahraman olmalısın. Sen bir askersin."

Savaş elini Yiğit'in omzundan çekerek oturduğu yerden ayaklandı. Arkasını dönüp gitmeden önce, "Askerlerin sadece gözleri çöker. Vatan sağ olsun diye. Unutma." Arkasını dönerek gitti.

Yiğit ise sessizliğiyle dışarıyı izledi.

Azer timi de Lale'nin ölümünden sonra ilk defa bu kadar sessizdi.

Bu sessizlik askeriyeden beri devam ediyordu.

Saatlerdir sessizlik içinde askeriyede beklemişlerdi. Bu bekleyişin sonunda Yarbay, "Çıkın askerimi bulun! Afra'yı yuvasına geri getirin! Ne olursa olsun!" dediğinde Azer timi hazırlanarak akşam saatlerinde askeriyeden çıkmıştı.

EKİZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin