dün , bugün ve yarın
Soğuktu bu sabah bu yüzden açtım iyice kapıyı
Fırtına dolaştı odam da tenim de
Sarıldım tüm kalbimle kendime
Şimdi üşü dedim şimdi titresin için
O gideli beri hissetmek için acıtır dururum bedenimi
Ruhum ezeli düşmanımmış gibi
Tam evimin ortasında durur resmin
Başköşeleri kötülüklere ayırdım
Ne kadar çok uyandım acıyla
Her işe başlamadan önce
Bir besmeleyle bir o dedim
Oysa o gideli beri
Hiç üşümemiş yanağı
Ellerinin tersiyle silmemiş dudağını
Onunda evinin ortasında asılı kalmış bir resim
Bilmiyorum ki nedir gördüğü
Onunla kapar açar gözlerini
Bu sabah acı acı esti rüzgâr bu yüzden pencereyi de ekledim kapının yanına
Ta yatağımın içine beynime saplantı usulca
Bir karga durdu balkonun ucunda
Acıyarak mı baktı
Yoksa yaratılıştan beri herkese acıyarak mı bakardı bilmem
Ellerimi gözlerime götürüp görmemeyi diledim
Uzun bir sessizlik oldu sonunda
Uzun ve acıyla dolu
Yangın vardı bir yerler de
Oysa kıştaydık kar yağıyordu dünya ya
Bir yanın yanarken diğer yanın donmanın zevkli uykusuna yatıyordu
Bu sabah uyanamadım bu yüzden hiçbir iklim konuk olmadı evime
Sadece cenazeyi almaya gelenler oldu
Bir kalp kırıklığıyla uğraşmaktan bunalmış bir hüzünle
Bir kalbin cesedini taşımaya kaç kişi çağırmalıyız ? o kalbiyle vedalaşırken kabuslar içerisinde uyanıp kara bir karga görmüştü balkonun da ona bakmıştı ve yüreğinden teşekkür etmişti kan ter içinde belki de bir ruh onu beklerken utanmıştı acı çekmeye