Seungcheol
Arabayı sürerken yan koltukta uyuya kalan Jeonghan'a bakıyordum ara sıra. Alkolden dolayı kızarmış yanaklarıyla bir bebek gibi uyuyordu. Gecenin ikisine kadar orada oturup yemek yiyip içmiştik ve bol bol muhabbet etmiştik.
Bana anlattıklarının onu rahatlattığına emindim ve bunun olması beni mutlu ediyordu. Jeonghan'ın artık kendi içindeki sorunlarla tek başına mücadele etmesini istemiyordum. Onun yanında olup yardımcı olacaktım ona. Bunu ilk tanıştığımız zamandan beri istiyordum. Onun elini sımsıkı tutup hiç bırakmamak.
Şimdi ise bu şansı elde ettiğime göre asla mahvetmeyecektim.
Geçmişte ikimizde hata yaptık ve bu hataları tekrarlamamak için çabalayacaktık.Evime varmamla arabayı dikkatlice park ettim. Kemerimi çözüp arabadan indim. Jeonghan'ın oturduğu tarafa gidip kapısını açtım. Onu dikkatlice kucağıma alıp arabanın kapısını geri kapattım. Kucağımda gittikçe küçülüp bana sokulan bedenle kalbim göğüs kafesimi dövmeye başlamıştı.
Zorda olsa evimin kapısını açıp ikimizide içeri soktum. Sessizce kapıyı kapatıp odama doğru çıktım. Kucağımdaki güzelliği yavaşça yatağa bırakıp gardırobumdan bize kıyafet seçmeye başladım. Rahat bir sweat ve eşofman bulduktan sonra tekrardan yatakta uzanmış bedenin yanına gittim.
Onu uyandırmak istemiyordum ama bu şekilde de yatmasına izin verseydim sabah bana kızardı. Çünkü Jeonghan bu kıyafet konusunda titiz bir insandı. Ne olursa olsun üstünü değiştirip öyle girerdi yatağa.Elimle yüzündeki saçlarını geriye iktirip yavaşça yanağını okşadım.
-Jeonghan hadi üstünü değiştireyim sonra devam edersin uyumaya olur mu güzellik?
Hafif mırıltılarla yanağına yaslı elime bastırmıştı kafasını iyice. Bu hareketine klabim erimişti. Tatlılığına gülümseyip yavaşça üstündeki kıyafetleri değiştirmeye başladım. Kendi kıyafetlerimin içinde onu görmek beni daha da aşık ediyordu kendine.
Kıyafetlerimin içinde küçücük kalan bedene bir kez daha sırıtıp yavaşça örttüm onu battaniye ile. Kafasını yastığa gömüp tekrardan uykuya dalan bedenle bende üstümü değiştirmeye başladım. Rahat kıyafetlerimi giydikten sonra bende yavaşça onun yanına uzandım.
Bu gece uyuyabileceğimi sanmıyordum. Hem onu izkemekten hemde onun anlattıkları yüzünden. Kendime kızıyordum aslında çünkü hep bilmeden Jeonghan'ı oradan vurmuştum. Bilsem yapmazdım gerçekten yapmazdım çünkü gözümdem bile sakınıyordum onu.
İlk tanıştığımızda bana sarhoşken söylediği cümlelerden azda olsa anlamıştım ailesiyle ilgili bir sorun olduğunu ama böyle bir sorun olduğunu asla tahmin edememiştim. O zaman söz vermiştim Jeonghan'a, onu kendi ailesinden bile koruyacağıma ve bu sözü tutmanın vakti gelmişti bile. Sözümü en güzel şekilde tutacağım bunu şuan yanımda uyuyan güzellik için yapacaktım.
Jeonghan'ı ilk gördüğümde içimde yeşeren duyguların bana nasıl hissettirdiğini hala dün gibi hatırlıyordum. Aklıma gelen o zamanlarla hafifçe gülümsedim. O zamanlar güzeldi ama şu anki zamana değişmezdim. Şu an olduğumuz halimiz daha güzeldi daha özeldi.
Titreyen elimle yavaşça yüzündeki saçını geriye doğru iktirdim. Oldum olası Jeonghan'ın saçlarını seviyordum uzun veya kısa olması fark etmiyordu sonuçta o saçlar Jeonghan'ın saçlarıydı. Hatta üniversitede bir ara örülecek kadar uzanmıştı saçı ve ben o yumuşak saçları öremediğim için köpek gibi pişmandım. Keşke örebilseydim o zaman. Eminim ki çok yakışırdı Jeonghan'a. Ona yakışmayan bir şey yoktu ki bu dünyada. Ne giyse ne yapsa yakışırdı ona.
Her türlü hoşuma giderdi benim.Etrafımı saran çiçek kokusuyla mayıştığımı hissederken yavaşça kafamı yastığa bastırdım. Gözlerim hala Jeonghan'ın huzurla uyuyan yüzündeyken Jeonghan'ın bana doğru yanaşmasıyla derince bir nefes almıştım. Kafası çenemin altında bir şekilde uyumaya devam ederken yavaşça elimi beline attım. Çenemin altındaki saçlara ufak bir öpücük kondurup kendimi uykunun kollarına bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Law of Love //Jeongcheol//
Fanfiction"Some hearts understand each other even in silence"