Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bölüm şarkısı Adamlar - Orda Ortada Ahmet Ali Arslan, Gülinler - Oyun
11. Geçmiş, Şu an, Gelecek; Kader
⋆˖݁⚓️🌌݁˖⋆
Savaş Ataoğlu'ndan.
Emin adımlarla lojmanların olduğu bölgeden çıktım.
Adımlarım hep sertti. Bastığı yerde oldukça güçlü bir ses çıkartırdı. Savaş Ataoğlu'nun geldiğinin haberini verirdi. Herkesi korkutmaya yeterdi.
Ama adımlarım şu an oldukça yumuşaktı.
Çünkü Öykü'ye gidiyordum. Öykü'ye giderken adımlarım ılımlıydı. Kendinden yine emindi ama sert değildi. Güçlüydü ama bir tek ona yenilirdi.
Hastaneye gidiyordum. Sabah köyden hep beraber ayrılmıştık. O ve arkadaşları geldikleri servisle giderken biz, askeri araçla onları arkalarından takip etmiştik. Çukurca'ya vardığımızda ise onlar mola vermeden doğruca hastaneye gitmişlerdi. Biz de askeriyeye gelmiştik. Diğerleri atış ve idman yaparken ben operasyonun raporunu hazırlamıştım.
İşlerim yeni bitmişti. Şu an kaldığım eve, Caner'in evine, gitmiştim. Hızlıca duş aldıktan sonra kendimi doğruca dışarı atmıştım. Vakit kaybetmeden Öykü'nün yanına gidip gelmeliydim yoksa Hakan Yüzbaşı ikide bir nereye kaybolduğuma dair beni sorguya çekecekti.
Öykü'yü kızı gibi görürdü. Ben ne kadar oğlu olsam da kızları hep daha ağır basardı. Ömer ve Deniz'in ilişkisi yıllar ve Hakan Yüzbaşı'dan öncesine dayansa bile Deniz'e karşı oldukça korumacıydı. Hal böyleyken ona çıkıp Öykü'yü anlatsam beni vatan haini ilan ederdi.
Adımlarımı lojmanların arkasındaki otopark kısmına yönelttim. Kulağıma, daha oraya varmadan şen kahkahalar doldu. Hava güzeldi. Köye göre çok çok iyiydi hatta. Yaz havası erken gelmişti Hakkari'ye bu sene. Gerçi erken de denemezdi tabii ama. Köşeyi dönünce lojmanın çocukları bir bir kadrajıma girdi. Hepsiyle çok iyi anlaşırdık. Severdim hepsini.
Gördüğüm manzarada erkekler ve kızlar kendi aralarında maç yapıyordu. Klasikti. Bu manzaraya timle denk geldiğimiz zamanlarda hepimiz kızların tarafına geçerdik ve çocuklarla maç yapardık. Gülerek yanlarına gittim. Arda topu ayağıma doğru attı. Bu, sen de bizimle oyna demekti fakat şu an yetişmem gereken çok önemli bir yer vardı. Gitmem gerekiyordu.
Arabamın anahtarını cebimden çıkartarak topun gelmesini beklerken kilidi açtım. Ayağıma değen top ile kafamı eğerek topa baktım.
Gördüğüm topla içinde bulunduğum zaman çalkalandı. Saati gösteren ibre bozulmuş gibi geriye dönmeye başladı. Akrep ve yelkovan hıza dayanamadı, yerinden fırlayıp kalbime saplandı.
