Asi sahil boyunca yürümeye devam ediyordu, o kadar uzun zamandır yürüyordu ki artık bacaklarının sızladığını hissetti ve biraz ilerisinde bulunan banka oturmak için o tarafa doğru yürümeye başladı bu sefer de. Saatlerdir ne yapacağını bilemez bir ruh hali ile bilinçsizce yaptığı hareketler (sahile gelmek ve sahilde sadece bir uçtan diğer uca yürümek) onu aşırı yormuştu. Ara ara gelen mide bulantısı hissi de işini hiç kolaylaştırmıyordu. Tekrar ağlamaya başladı, şimdi ne yapacaktı... Hamileydi...Alaz'a nasıl söyleyecekti...Ailesi...Ablası vardı bir de, Rüya...
...
Neslihan Soysalan odaklanmış bir şekilde sadece önündeki kızı izliyordu, açık kumral saçlı ve mavi gözlü kız çok güzeldi ve her ne kadar çok saçmaymış gibi hissetsede ona aşırı tanıdık geliyordu. Kızın yanında adının Cesur olduğunu bildiği muhasebe departmanında çalışan genç adam vardı. Hemen ilerisinde duran Ahmet Bey'e seslendi, uzun boylu ve saçları hafiften beyazlamaya başlamış olan adam hastanenin personel müdür yardımcısıydı. Adam yanına gelince konuşmaya başladı Neslihan Soysalan,
'Ahmet Bey bu hanım kızımız kim?' dedi
'Muhasebe departmanında çalışan gençlerimizden Cesur'un nişanlısı Neslihan Hanım, ziyarete gelmiş. Pek hanımefendi bir kızımız, öğretmenlik okuyormuş zaten. Bu naiflik ve hanımefendilik ile çokta güzel yapacağına eminim.'dedi
'İsmi nedir peki?'
'Çağla, Cesur tanıştırırken söylemişti.' dedi adam.
Neslihan Soysalan derin bir nefes aldı, dengesini sağlayamazsa düşerdi. Yanındaki duvardan destek almaya çalıştı ve birkaç saniye gözünü kapattı. Kızım...Olabilir mi böyle bir şey? Ama çok benziyordu, hem ona hem Serhan'a hem de küçüklük haline...
Kendini biraz daha toparladıktan sonra yavaş yavaş yürümeye başladı Neslihan Soysalan, hemen Çağla'nın önünde durdu ve direk gözlerinin içine bakmaya başladı. Çağla şok olmuştu, tamam buraya gelirken annesi ile karşılaşma ihtimali olduğunu biliyordu hatta belki bunu birazda olsa istiyordu ama Neslihan Soysalan'ın gelip tam önünde durması ona da sürpriz olmuştu. Cesur'da tedirgin olmuştu ve hemen konuşarak olayı yumuşatmaya çalıştı çünkü Çağla şok olmuş gibi bakıyordu.
'Merhabalar Neslihan Hanım, size nasıl yardımcı olabilirim?' dedi.
'Merhaba Cesur, bu tatlı kız kim diye bakıyordum. Nasıl güzel böyle.'
Çağla ağlamak istiyordu ama sakin kalmayı başardı bir şekilde, aldığı öğretmenlik dersleri ruh halini kontrol noktasında ona her geçen gün daha da yardımcı oluyordu.
'Nişanlım Neslihan Hanım, Çağla.' Derin bir nefes aldıktan sonra konuşmaya devam etti.
'Çağla Neslihan Hanım hastanemizin sahibi, aynı zamanda baş hekimimiz.'
'Memnun oldum' diyip Neslihan Hanımın kendisine uzattığı elini sıktı kız. Huzursuz hissediyordu çünkü Neslihan Soysalan Çağla'ya dolu dolu gözleri ile normal bakmıyordu. Çağla bir an anlamış olabilir mi diye korktu, kadına benziyordu o da canlı canlı görünce bunu daha net anlamıştı. Çağla hala elini tutmakta olan kadına bakarak tek kaşını kaldırdı istemsiz, kadın şüphelenmişti. Neslihan Soysalan Çağla'nın eline baktığını görünce ve yüz ifadesinin değişmesi ile elini yavaşça çekip tekrar konuşmaya başladı.
'Okuyor musun Çağla?' dedi.
'Evet Neslihan Hanım, Resim Öğretmenliği 3. sınıf öğrencisiyim.' dedi
'Anladım, çok güzel bir bölüm. Ailen nasıllar?'
'Annem var sadece o da iyi çok şükür, babamı yıllar önce kaybettim.' dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bambaşka Hayatlar, Aynı Aşk ve Dönülemeyen Kararlar
Novela JuvenilKaçırılan Soysalan İkizleri bir şekilde hayatta kalmayı ve büyümeyi başarırlar. Asi ve Rüya kardeş, Asi ve Yaman ise çocukluk arkadaşıdır. Yollar ve hayatlar bir şekilde kesişir ve beklenmeyen olur. Soysalan ikizleri kendilerinden çalınan hayatı ger...