Selam milleett bir özel bölümle daha geldim... Off çok tatlı bi bölüm fikri var aklımda umarım istediğim gibi aktarabilirim... Albüm öncesi kafayı yemekle meşgulüm de... 31 mayıs hemen gelmezse muhtemelen erken ölüm gerçekleştiricek beynim... Her neyse iyi okumalar canım okurlarımm🤍 umarım beğenerek okursunuz. Bölümü atıp sınava kaçıyorum ben😱🫡
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Koca 2 yılın ardından~~
Her şey çok güzel ilerliyordu, hayatın tadını bu 8 adam ve küçük bey ve hanımefendi hiç ayrılmadan hep beraber alıyorlardı. Farklı bir şehre taşınmışlardı ve her şeyden, kötü anılardan, uzakta yaşıyorlardı. Wooyoung iş düzenini kurmuş ve San da arkadaşlarıyla beraber açtıkları pizzacıda çalışıyordu. Jiwoong kocaman olmuş ve okula başlamıştı. Anasınıfına gidiyordu, Wooyoung'un çalıştığı okulda. Mükemmel bir düzen kurmuşlardı, tam da Wooyoung'un hayalindeki gibiydi her şey.
Yine bie okul sonrası Wooyoung ve Jiwoong evden önce bir kitapçıya uğramış ve beraber kitap bakmışlardı. Jiwoong kendi için birkaç kitap bakarken Wooyoung da aradığı kitaba bakıyordu. Biraz bakındıktan sonra bulamadığını düşünüp Jiwoong'un yanına gideceği sırada gözüne rafın sonu çarpmıştı ve baktığında kitabı bulmuştu. Yüzündeki kocaman gülümsemeyle oğlunun yanına gitmişti.
"Beğendin mi bir şeyler?"
"Evet, bu ikisini beğendim."
Wooyoung gösterdiği iki kitabı alıp biraz incelemiş ve uygun olduğuna karar verip kasaya doğru ilerlemişlerdi. Ardından sıra onlara gelince ödemelerini yapıp eve dönmüşlerdi. Akşam herkes onlara davetliydi. Bu yüzden hazırlık yapması gerekiyordu. Yemek tariflerine baktığı sırada San'ı aramıştı.
"Alo, efendim sevgilim?"
"Nasılsın, ne yapıyorsun?"
"Hiç, mekandayız işte müşterilerle uğraşıyoruz. Siz ne yapıyorsunuz?"
"Ben akşama hazırlık yapıyorum, Jiwoong da bugün aldığımız kitaplara bakıyor. Okuma işinde hızlı ilerliyor."
"İyi madem. Geleyim mi yardıma?"
"Yok yok gelme, akşam görüşürüz. Çok bir şey yok zaten."
"Nasıl istersen, birazdan kapıya çıksana."
"Tamam, ama neden?"
"Kargom gelecekti birazdan evde olmuş olur."
"Peki. Gelince haber ederim sana."
"Tamam birtanem. Teşekkür ederim kolay gelsin."
"Rica ederim ne demek, size de. Selam söyle ordakilere."
"Tamam sen de Jiwoong'u kocaman öp yerime."
Vedalaşıp telefonu kapatmış ve işine devam etmişti. Az sonra kapı çalmıştı.
"Choi Wooyoung?"
"Evet burası."
Adam elindeki kocaman çiçek buketini Wooyoung'a bırakıp imzayı da aldıktan sonra gitmişti. Wooyoung ise bahsettiği kargonun bu olduğunu anlayıp tekrar San'ı aramıştı.
"Ya sen şapşal mısın adam? Ben de yanlış mı değil mi diye düşünüyorum, adam ismimi söyleyene kadar ikilemdeydim."
"Böyle alırım aklını işte. Beğendin mi?"
"Beğendim tabii, hemen suya koyacağım. Bu akşam masaya da koyarım güzel durur."
"Olur, güzel düşünmüşsün. Öyle küçük bir jest yapayım dedim. Çıkıp gelemiyorum yanına bizimkiler çalışmıyorsun gibisinden laf atmasınlar diye."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yan Benimle | WooSan
FanfictionWooyoung şimdilerde ondan nefret eden bir adamla birkaç yıl öncesinde çok severek evlenmişti. Şimdi ise hayatı ve çocuğu arasında bir seçim yapmaya zorlanıyordu. Wooyoung'un sürekli gittiği cafede bir çalışan olan, aynı zamanda Wooyoung'un kalbine...